şarkılarındaki ezgiler sizi hafiften gülümsetirken, sözleri "oha lan beni anlatıyo" dedirtir. bi süre dinledikten sonra gruptakiler sanki dostunuzmuş da sizin için şarkı söylüyormuş gibi hissedersiniz.
çoluk çocuğun eline düşmeden evvel güzel, şirin bir gruptu, kendi kendilerine çalarlardı, kayıt şirketlerinden uzak dururlardı, tabii bu bahsettiğim zamanlarda alex turner'ın sivilceleri var, sesi ergen sesi daha, çatallaşıyor falan bazen. yedi sekiz yıl öncesi be, ne nutella vardı o zamanlar, ne tumblr...
ama bu ağzına macaron tıktığım tumblr kızlarına ne zaman beatles, nirvana, guns n roses kutsal üçlüsü yetmedi, ne zaman arctic monkeys'i keşfettiler, o zaman, zaten kendini john lennon zanneden gerizekalı alex'in tripleriyle de düşüşe geçtiler. lan eskiden millete flourescent adolescent'i atınca ne biçim ismi var derlerdi, şimdi herkesin ağzında bir do i wanna know, bir r u mine. bok gibi ulan yeni albümleri tumblr kızları, bok gibi. fanıysanız gidin de ilk albümlerini dinleyin şu grubun, nasıl dibe vurduğunu görün. gitarlı justin bieber'dan başka bir şey değiller gözümde artık. neyse, ben kooksçuydum hep zaten.
son olarak allah'ın türkiye'sinde bile her beş kızdan yedisinde bu grubun tişörtü varken bu gruba hala indie grup diyenler, rica edeceğim, siktirip gider misiniz acaba?
"do i wanna know" diye bi' şarkıları vardır ki, eşliğinde karton karton sigaralar yok olmuştur. Replay tuşu dava açsa müebbet yiyebileceğim, en sonunda media player'ın "yeter lan artık sabahtan beri. bi bıkmadın!" diyerek çalışmayı durdurduğu görüldüğü şarkıya sahip yegane gruptur.
hiç bir kaltağın önerisini almadan keşfedip yıllardır dinlediğim grup. son albümleri ingiltere'de yılın albümü seçilmiş. dibine kadar da hak ediyorlar. tek sıkıntı adamları görünce şoke oluyorum her seferinde. 2-3 tane ergen mi yapıyor lan bu müziği diyerekten.