gözümün önünde adım adım yaşlandın. hiç durmayan, sürekli bir şeylerle uğraşan o kadın artık sağlık sorunlarıyla boğuşuyor. tabi bunda yıllarca baktığın anneni yitirmenin payı büyük. üstüne eniştemin kanser haberi..
söylemiyorum ama sana bir şey olmasından çok korkuyorum. sana bir şey olursa ben yapayalnız kalırım. n'olur hep iyi ol.
senin henüz tanımadan seven tek kişi annedir değil mi o her derdini tribini nazını sıkıntını çeker hatta dersin ki ben bile kendimi bu kadar çekemezken o nasıl katlanıyor bana?
her türlü özel güzel sözü hak eder de çıkmaz işte dilinden o en güzel cümleler nedendir bilinmez.
Çocukluğumdan beri içimi yiyip bitiren sorundur. Herhalde içinde bulunduğumuz kültür gereği karşımızdaki annemiz bile olsa gözlerinin içine bakıp seni çok seviyorum diyemedik. Anneme söyleyemediklerimi her gece allahtan yalvararak istedim. Annemi benden önce alma bana onun acısını yaşatma. Keşke içimdeki o çocukça utanç olmasa da annemin gözlerinin içine bakıp seni çok seviyorum bu aptal dünyada beni yalnız bırakma her gece yan odada varlığını hissetmesem sabahı edemem kendine benim için çok iyi bak ve ne olur ben ölmeden sakın ölme diyebilsem.
Biliyorum seni çok fazla hayal kırıklığına uğrattım. Ve benim hakkımda söylemediğim o kadar çok sır var ki söylersem üzülürsün diye diyemiyorum. Üzgünüm aynı dini paylaşmıyoruz. Üzgünüm senin istediğin hayatı yaşayamıyacağım. Üzgünüm her zaman istediğin gibi bir erkekle evlenemem. Üzgünüm senin istediğin gibi ibadet edip tanrıya inanamam. Ve çok üzgünüm bunları sana söylemeyeceğim sırf sen ağlama diye, çünkü biliyorum sabahlara kadar evladım cehenneme gidecek diye ağlayacaksın. Ama ağlaman ikimizi de daha kötü hissettirecek. Özür dilerim anne ama bunların hiçbirini değiştiremem. böyle doğmam hiç kimsenin suçu değil lütfen kendini suçlama ve bir gün sana kadınlardan hoşlandığımı söylediğimde lütfen beni evlatlıktan reddetme.
