bir işe yaramaz diye yerden aldığı terliği kafama atar ve terliğin sivri yeri gelerek gözümü şişirir ve hayati önem kısmınıda burdan yakalamış olur bu entry.
daktilo : o haşur huşur ses çıkaran şey ne işine yarıyorki yaz bilgisayarında.
anne o antikaydı
evet çok antika bişeydi bende hurdacıya verdim yer kaplıyodu.
mandalda alsaydın bari
-anne benim kablosuz mausum nerede?
+o ne ki evladım?
-bilgisayarın yanında siyah bişey vardı ya anne.
+hee, bu yaşta oyuncak mı oynanırmış, komşunun çocuğuna verdim. pek sevindi çocuk.
-?%&
çocukluktan beri varolan meslek isteğimi bitiren hatayı yapmıştır annem. sitilist olmak isterken bütün bir kiloluk dosyayı evden taşınırken çöpe atmıştır. o gün bu gündür kıyafet çizmeye küsmüşümdür.
bir de bu sana küçük geliyor artık diye benim "verme kimselere!" ısrarıma rağmen, evden çıkışımla beraber çocukluk kıyafetlerimi, oyuncaklarımı, tokalarımı ve saklamaya ant içtiğim her şeyimi çingene çocuklarına vermiştir. amacı sevap işlemek ve garibanları mutlu etmekmiş. şimdi de tutturmuş saklayabildiğim tek kıyafetim olan çiçekli fırfırlı geceliğimi verecekmiş. andım var ki göremezsin yüzümü dedim. hala vermiyor ya da vermediğini söylüyor. hepsinin hatırası var ya! ayıp günah!
alyan anahtarı! gitarın akordunu kilitlemek için kullanılan bu aparatın işe yaramayacağını düşünüp annenin atması, nabur bulmanıza sevk eder sizi. Tabi salonda bırakmasak belki atmazdı o ayrı.
- ayakkabı kutuları..
bütün kutuları boşaltıp, tüm ayakkabılarınızı tek bir büyük sepette toplarlar. sizin özenle sakladığınız ayakkabı jelleri, kağıtları uçup gider.
- bilgisayar ve modeme ait kablolar..
eğer ki bir yığın halinde eline geçerse affetmeyeceği olaydır. işine yarıyordu madem ne diye tutuyordun öyle derler.
içinde onlarca cd ve kaset bulunan kutudan yalnızca özay gönlüm' e ait olanları alıp çöpe gönderdiği queen, deep purple, vivid entertainment, jethro tull, ilhan irem ve daha sayamadığım niceleri. insan üzerinde "neoklasik ve keynesyen iktisat" yazan vivid cdlerini bari saklar değil mi, büyük düşüncesizlik, çok kırgınım.
şükrü saraçoğlu stadyumudur. arkadaşın ödevi için yaptığım kocaman maketi gereksiz diye aynı arkadaşın annesi çöpe atmıştır. bu mantığı anlamak mümkün değildir.
kendisine göre eski diyerek yepisyeni eşyalarımı köydeki akrabalara gönderen kutsal kadın.
attığı eşyalarımın toplanmasıyla topkapı sarayında bi sergi düzenlenebilir.
ama annedir candır canandır.
yıllardır biriktirdiğim, özenle sakladığım ve müthiş bir arşiv haline getirdiğim; fenerbahçe posterleri, gazete kupürleri ve daha bir çok materyali gözünü kırpmadan çöpe atmıştır.
beni evden uzaklaştırıp yapmıştır bunu ki; bende saf gibi inanmışımdır.
içi hafiften çatlamış seramik kupa.
neymiş efendim mikroplar yuva yaparmış. yahu günde 3 kere bulaşık makinesine giren kupada mikrop ne arar?
hiç değilse saksı yapsaydık, hatırası vardı bee.