küçükken gerçekleşen bir olaydır. bir doğa olayıdır.
bugünki içtiğim su herzamankinden daha kötüydü. birden eskiden sular böyle değildi diye düşünürken, annemin sokaktaki tulumbadan bana su içirdiği anı hatırladım. ilk başta ben kendim içeceğim diye tuttururdum. denerdim. 5 yaşında mıyım artık neyim bilmem de becerememiştim minicik ellerle. sonra annem içirmişti. o zamanki sular ve tulumba harikaydı ancak annenin elinin değmesinin suya nasıl bir güzellik kattığını nedense bugün farkettim. biraz duygulandım...
not: anne özlemi çeken yazar arkadaşların affına sığınarak yazılmıştır...
şahane bi tespit yapmış arkadaşımın entrysine eklenecek çok bi şey de yok aslında ama iki satır yazayım istedim.
çeşmeye erişemeyecek kadar küçük, annenin mutfak masasına sizin için hazırladığı bardaktan içmeye gidemeyecek kadar tembelsinizdir. hemen anneye koşulur lavabonun oralardayken. o su o kadar lezzetlidir ki hiçbi su öyle lezzet vermez artık. o avuçlar o kadar büyüktür ki litreyle su içseniz o kadar doyurmaz sizi. allah acılarını göstermesin bize.