evlendiğiniz kişiyle kavga ettiğiniz zamanlardır. ne koşulda olursa olsun her zaman sizin iyiliğinizi ister. bazen kırıcı da olsalar genelde hep arayı düzeltmeye çalışırlar.
Komsu tecavuzu ile hamile kalan kiz cocugu haberini okuduktan sonra, annenin cocukken kimsenin evine gitmenize izin vermedigini hatirladiginiz an olabilir.
siz endoskopi olurken kapıda sizden daha çok aglamış halde bekleyip, kapı açılır açılmaz sarılıp çok mu acıdı diye sordugunda onun sizden daha çok canı acıdıgını hisseder ve işte o an degerini anlarsınız.
sabah uyanınca, terliklerini kapının önünde bırakmış oldugunu görüp, şaşkın bir halde kahvaltı masasındakilere "annem nerde" dediğiniz ve aglamaklı bir anane sesinin size cevap verdiği an. zorunlu ayrılıklar. zamanı belli olmayan gidişler. ve anneden geriye kalan hızlıca yazılmış bir not...
Uzak bir yolculuğa çikacağı zaman ilk önce makara yaparsınız. Sonra günler ilerledikçe evdeki işler arttıkça annenin değerini anlar onun özlemini çekersiniz. Ah annem olsaydı da şunu yapsaydı vs...
üstünüzü açık giydiğiniz soğuk bir günde derse gitmek için yurttan çıkarken arkanzıdan "oğlum şu montunuda al üstüne hasta olacaksın" diyen kimsenin olmadığı bir zaman.
yurtdisinda oldugunuzda ve annenizi sizi ozleyip agladigini duydugunuzda... iciniz burkulur.pisman olursunuz gecen zamana. bir sabah kendisine supriz yapip doyasiya sarilmak istersiniz ama olamaz iste o an o andir.
şuan için sözlüğü karıştırmaya başladığım an,bunun dışında artık olmayacağını düşündüğüm heran..anam canım anam seni çok seviyorum..ulan iyi halt ettiniz ağlattınız lan beni..