annenin değerinin anlaşıldığı anlar

entry420 galeri2
    120.
  1. uzagındaysanız her zaman anlarsınız ki bir de ögrenciyseniz daha ii anlarsınız.
    2 ...
  2. 119.
  3. söylediği her sözü dikkatle dinlemediğimiz zamanlarda karsılastıgımız kotu olayların sonunda bi 'ah' cektiginde..
    0 ...
  4. 118.
  5. önüne gelen sıcak yemeğe kaşığı çalıp ağzına götürdüğün andır.
    0 ...
  6. 117.
  7. uzakta iken erkan oğur'dan "pencereden kar geliyor" şarkısı dinlendiğinde, hastayken, ev arkadaşıyla tartışıp ağlayacak diz ararken, okuldan,işten yorgun geldiğinde sıcak çorba istediğinde...
    0 ...
  8. 116.
  9. Tanım: insanın .mına koyan anlardır.

    Tanım argo oldu. Entry de kişisel olacak. Formata aykırı belki.. içimden geldiği gibi, ben olarak! Kimsenin yaşamasını istemediğim için... Benim hissettiklerimle, benim cümlelerimle...

    Annemin değerini yaşarken hep bildiğimi sandım. Güzel bir çocukluk geçirdim. Annemle arkadaştım, dostum. Öğretmenimdi. ilkokul öğretmenim. " Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum". Uğruna köle olacağım tek kadın, tek insan!

    Ancak!

    Üzdüğüm zamanlar oldu onu. ipe sapa gelmez sebeplerle.. Çocukluğumun getirdiği toylukla kırdığım, incilttiğim zamanlar...

    Değerini daha iyi anladığım zamanlar ve pişmanlık! Yutkunamama, uyuyamama sebep olan! Kalbimi korlayan, isyana sürükleyen, çıldırtan, öldüren...

    Trafik kazası haberiyle sarsıldı çelimsiz vücudum..

    Doktorun " üzgünüm" demesiyle ...

    Gitgide sararan resimleri, teninin kokusunun kayboluşu...

    Çocukluğum, gençliğim, anılarım...

    Toprak kokusu, yağmurun sesi, şarkılar...

    Anne kelimesinin geçtiği her an...

    Gördüğünüz rüyalar..

    Kaşınız, gözünüz, benliğiniz...

    Anımsatan her şey..

    Kısaca her şey...

    Hani eski zaman masalları anlatır
    Hüznümü huzura dolarsın
    Kaşım gözümden çok içim bir parçan
    Annem sen benim yanıma kalansın

    Hani bir biblon vardı kırdığım
    Üstüne ne kırgınlıklar yaşadın
    Ama bil ki ben de parçalandım
    Annem ben senin yanına kalanım

    Annem annem
    Sen üzülme
    Sözlerin hep yüreğimde

    Uzayan sohbet gecelerinde
    Rolleri unutup dost oluuruz
    Bizi bağlayan bu kan değil yalnız
    Annem biz birbirimize kalanız

    Ben kararlı uçarken yolumda
    Sen çatık kaşların altında
    Katıksız sevgiyle bakarsın
    Annem sen benim yanıma kalansın

    Annem annem
    Gel üzülme
    Ben hala senin
    Dizlerinde
    5 ...
  10. 115.
  11. sigara içtiğinizi babanızdan yıllardır gizlemesi. sizi kollaması.
    0 ...
  12. 114.
  13. dizine yatacak kimse bulamadığın anlar
    3 ...
  14. 113.
  15. bir bayan için doğum yaptığı andır. annelik duygusunu , anne olmanın güzelliğini ilk yaşadığı anda gelir aklına insanın annesi. onu doğururken ne çektiği...

    yaşamadan anlamak olmaz...
    2 ...
  16. 112.
  17. uzaklara yolcu etmişsinizdir... gardrobunu açtığınızda kıyafetlerinden gelen parfüm kokuları, gözlerinizin dolmasına neden olur....
    5 ...
  18. 111.
  19. gözlerini anlamsız bir şekilde dimdik tavana bakar gördüğünüz andır.
    anne... anne... diye bağırıp cevap alamadığınız andır.
    düz giden çizginin biraz olsun hareketlenmesini istediğiniz andır.
    soğuk bedenini iliklerinizde hissettiğiniz andır.
    bir kış günü insanların acele acele bir kuyuyu kapattıkları andır.
    5 ...
  20. 110.
  21. karşılıksız, koşulsuz sevdiğini anladığınız her an.
    0 ...
  22. 109.
  23. aksi iddia edilemez şekilde gömlek ve pantolon utusu yapılan anlardır.
    1 ...
  24. 108.
  25. anlaşılması için özel bir an olması gerekli değildir, söz konusu anne ise her an her zaman değerlidir o.
    4 ...
  26. 107.
  27. Başka hiç kimse anne kadar isabetli terlik fırlatamaz.
    Koşu yoluna terlik fırlatacak zeki & çevik.
    Hiçbir kadın onun seni sevdiği kadar sevemez ve düşündüğü kadar düşünemez.
    2 ...
  28. 106.
  29. yıllarca ondan kaçmak için, bi türlü orta yolu bulamadığınızdan...
    çok sinirli oldugu için, sakince konuşamadığınızdan...
    siz hep yanında olduğunuz için, başkalarına olan sinirini, stresini de sizden çıkardığından...
    kaçmak istediniz. ama kırmadan, incitmeden, kızdırmadan...
    mecbur kalmış gibi.
    iki yüzlü gibi.
    başka bi şehire alışmaya çalışırken siz, sizin yokluğunuzu daha az hissetmek için o...
    neler yaşadınız, neler öğrendiniz.
    aranızdaki sevgi "yakın olmak için uzak dur benden" şeklinde miydi?
    bir anda nasıl da düzelmişti aranız, uzaklık mıydı gerekli olan.
    hep gelmesin istediğiniz bi gün vardı ama yine de çocukluğunuzdan beri sabahın beşinde mezarlığa gizlice girip hem korkudan hem soğuktan titreyerek çalıp, havanın ağarmasını bile beklemeden verdiğiniz leylaklar vardı anneler gününde ama yine de bi eksiklik olmaz mıydı o çiçekleri verirken ve her yıl aynı şiiri okurken...

    annciğim seni ben
    çiçeklerden yemişten
    sarı saçlı bebekten
    canımdan çok severim...

    bayramda hep garip gelirdi onun elini öpmek. küçücüktü çünkü, sizinkisi kadar küçük. sanki el öpmek el boyutuyla alakalıydı... çocuk aklı işte.
    ama o bir aydan fazla dayanamadığınız uzaklık neler yaptırdı size, önceden söyleseler inanmazdınız. telefonu kapatırken seni seviyorum anne bile dediniz.
    söyledikleri teker teker çıktı, çocukken her dışarı çıkmanıza izin vermediğinde başınıza kötü bir şey geldiğinde olduğu gibi kiminle görüşme dediyse hayatınızdan kötü bi şekilde gitmedi mi...
    benim hayatımda öyle oldu, ne dediyse çıktı.
    şimdi hasta olup, tüm gün yattığınızda "annem olsa da bi çorba yapsaydı" demez misiniz.
    eğer ki anne varsa hastalıklar uzun sürer hep, naz yapmak daha bi güzeldir. ah deseniz anında müdahale vardır.
    zaten çocukken de her ağladığımızda istemsiz şekilde "anne" kelimesi çıkmaz mıydı ağzımızdan. sanki programlanmış gibi.
    ondan dayak yediğimizde ağlasak bile "anne" diye ağlardık.
    annenin değerinin anlaşıldığı anlar...
    keşke her an olsa. bunu en çok hak edenler...
    küçücük elleri öpülesiceler.
    4 ...
  30. 105.
  31. anneyle babanın sizi arabayla yurda bıratığı andır...
    3 ...
  32. 104.
  33. 1 ay boyunca salça ekmekle beslenmek.
    1 ...
  34. 103.
  35. 102.
  36. eger evlenince beceriksiz bi kariya düstüyseniz durumunuz feci derecede vahimdir. anne yemegini acaip özlersiniz
    1 ...
  37. 101.
  38. 100.
  39. kendi evinize tasindiktan sonra apartmana girdiginizde gelen muazzam yemek kokulariyla ilk anda heyecanlanip hemen akabinde tek basina yasadiginizi, o kokularin da karsi komsunun mutfagindan geldigini idrak ettiginiz andir.
    0 ...
  40. 99.
  41. yaşanan tüm kötü şeye, onca tartışmaya rağmen gece odanıza girip balkon kapısını kontol ettiği ve üstünüzü örttüğü anlar.
    1 ...
  42. 98.
  43. 97.
  44. sizi sevdiği için sizden birşeyler bekleyen, sevgisi için hak talep eden bir insanı hayatınıza soktuğunuzu anladığınız andır.
    3 ...
  45. 96.
  46. aynı kandan olmasanız bile sanki oz gibi 40 derece atesiniz varken basınız da bekleyip eklem agrılarınızı gecirmek icin sirke aspirin yapıp acınızı hafifletmek icin cırpınıyorsa, "ne olursa olsun sana karısma yetim yok ama uzulmeni hic istemem bir kere daha dusun ama yok illa kararlıysan sonuna kadar destekcinim" diyorsa ve bunları birilerine yaranmak icin degil gercekten icinden geldigi icin yapıyorsa "o zaman doguran mı buyuten mi degerli" diye sorup buyuten elbet dediginiz an.
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük