- niye geç kaldın kızım?
+ Leventteydim anne anca geldim. trafik de vardı.
- Ne işin vardı leventte senin, naptın?
+ halletmem gereken işlerim vardı anne. geldim işte.
- hangi leventteydin?
+ 1.levent anne.
- O kim kızıım akşamın bu saatinde hiçbir şey de söylemiyorsun?
+ ?!....
- anne evde ne yemek var?
- ıspanak var.
- biliyorsunuz ıspanak yemediğimi neden ıspanak yapıp duruyorsunuz offf.
- sana tavuk yaptım oğlum merak etme.
_ heeee baştan sölesene anne burda stres oldum 2 dakikada
gece saat 2 civarında anne odaya girer muhabbet başlar;
+oğlum sen çok oturuyorsun pc başında.
-ee
+kötü kötü sitelere girmiyorsun değil mi?
-tabi ki giriyorum. (porno sitelerinden bahsettiği düşünülerek)
+yok oğlum, açık saçık siteler değil şöyle satanistli siteler
-satanistli? yok anne ne işim olur?
+afferin oğlum. girme öyle yerlere
canım benim.
Anneyle tartışma çıkmış en son git gözümün önünden istemiyorum birşey senden cevabı alınınca yanından ayrılıp odaya gidilmiştir. Aradan 10-15 dakika geçtikten sonra anne mutfaktan seslenir;
-Kıızıııım? Gel hadi sen şu tatlını yap misafirler gelince indirelim.
-bugün çorumda çok yağmur yağdı. bursa nasıl?
+yok yağmur falan güzel havalar.
-görürsün sen, yarın sağanak geliyomuş, üç dört gün sürecek. yurt genelinde olacak bu yağışlar.
+hadi ya öyle miymiş...
-burada dün güzeldi, bugün de birden yağmaya başladı, ne olduğunu anlamadık bile. bir de hava da soğudu birden, iki çorapla geziyom, ayağında çorap var mı? basma çıplak ayakla yerlere.
+yok ama hemen giyerim annecim.
-oraya da eskişehire de iyi yağacak. balkanlardan geliyo yağışlar.
+ay anne alemsin valla, nereden biliyon kız sen bu kadar şeyi?
-ben meteorolojik bi kadınım.
+zuhahaa.
anne: ben namaz kılarken biraz daha uzakta dur.. dkomnenos: niye ?
anne: çünkü o zaman sana ibadet etmiş gibi oluyorum. dkomnenos: yaa.. (!) neyse.
anne: dkomnenos ! * var ya senin bu kızın ataist gibi ! dkomnenos: oha ataist ne. kro ! swh.
anne: evet kro sensin. haha.
market dönüşü, çok yakınımızdan mis gibi ıhlamur kokuları yayılıyor. Lakin sağa bakıyorum, sola bakıyorum etrafımıza hoşluk salan kokunun kaynağını bir türlü bulamıyorum... derken anneciğim;
- kızım gördün mü bak şu küçücük ağacın yaptığı güzelliği?...
- ne ağacı, ne güzelliği annem?!...
- yahu canım, ıhlamuru diyorum, ıhlamuru!...
- haaa... orda mıymış o güzelim kokunun kaynağı?...
hay sen çok yaşa annem yaaa... ben de deminden beri bakınıyorum, arıyorum,
meğer burnumuzun dibindeymiş de ben görememişim...
- peeeeh!... sen daha bi koca bile bulamadın, küçücük ağacı mı bulacaktın!
- hönk?!
konuya yavaştan girer...
- yorgun görünüyorsun uyuyamadın mı gece
+ eh işte
- geç gittin herhalde
+ hı hı
Muhabbet bu noktada değişmeye başlar
- ablanda kaldın di mi?
+ evettt
- yeni saçları nasıl olmuş
+ (sıçtık ablam saçlarını boyatmış mı kestirmiş mi, boyattıysa hangi renk püüüüff, kestirdiyse ne kadar en iyisi genel cevaplar) güzel güzel yakışmış bence
- bana yalan söylemeeee nerdeydin akşammmm
medyum anneler medyum
korkalım bence
saat öğleden sonra 3 suları.. balkonda yemek yemişizdir. annem kalkar içeri geçer:
-off yoruldum şuraya bir uzanayım.. (balkonda oturan babama seslenir) gel sen de yat karşı koltuğa ya dinlenelim biraz boşver işi gücü
(yatma eylemini duyan ben dayanamadan lafa karışırım)
+enee yatıyoz mu hadi yatalım, ben de şuraya yatarım
-sen zaten yeni kalktın nereye yatacan?! yataktan kıçın kalkmadan başın tekrar yatıyor!
+bi daha de bi daha de
-kıçın diyorum kıçııın, daha kalkmadan başını sokuyon yatağa!
+hoho bu dediğini yazacam. **
-aman kaçırma zaten bir şeyi de.. osursak gidip yazacan. cık cık cık..
* annem benim seni çok seviyorum.
- bende seni seviyorum kuzum.
edit: eşşek kadar olduk kuzuluktan çıkamadık. lakin annenin kuzusu olmakta çok güzel be sözlük.
bidaha edit: hadi artılamayın anlarımda neden eksiliyorsunuz? size inat kuzuluğa devam.
+ oğlum bu feysbuktan beni tanımadıklarım görmesin istiyorum, nasıl yapıcaz onu? zor mu?
- ohooh anne o iş yaa. izmir genel müdürlüğünü arayıp narlıdere feysbuk şubesine ulaşıcaz da, yok işte kimlik doğrulaması şusu busu...
+ hiiii, yapma ya oğlum. boşver kalsın o zaman. (üzgün surat)
- şaka yahu olur mu öyle şey, yaparım hemen yontma taşlım.
+ devrilesice.
- anne ben evlenmek istemiyorum ama sevgilimle beraber yaşayacağım.
+ vay ben seni doğuracağıma daş doğursaydım, bağrıma daş basaydım! oyy oyy ühühühüh...
-anne! dayanıklılık ilkesine göre güliver gibi bir devin olması mümkün değilmiş. niye sence? açıklama yapmamış adamlar!
+çünkü dev diye bir şey yok.
-?!
iç ses:(einstein detected)
-kızım üniversiteyi bitirdin hani artık diyorum bi iş güç baksan
-tamam anne bakıyorum
-bak konu komşu sorup duruyor kızın mühendis çıktı mı diyolar
-anne mezun oldum yaaa
-mezun olduğunu biliyorum mühendis oldun mu
-anne 4 sene mühendislik fakültesinde okuyan kimdi
-okudun da ne oldu mühendis oldun mu
-offf anne yaaa diplomada ne yazıyo
-ne yazıyoooo yoksa siciline işlenmiş bişey mi var ne saklıyorsun benden
-anne ne diyon sen beee
-iş diyorum işşş bütün gün bilgisayarın başındasın biraz dışarı çık da iş bak
-tamam işte bilgisayardan bakıyorum
-kim,bilgisayar mı iş bulacak sana
-internet
-internet kim?
-hay Allahım çattık, yaaa anne internette başvuru yapıyorum
-nerdeymiş bu şirket
-hangi şirket?
-internet
-ohaa.
- Anne ne yemek yaptın.
- Anne para versene arkadaşlarla sinemaya gidicez.
- Anne ben bakkala falan gitmem öbür oğlun gitsin.
- Anne sen babamla kaç yaşında evlendin.
- Anne babamla nerede tanıştınız.
- Anne beni nasıl yaptınız.
- Anne sanırım aşık oluyorum.
- Anne sınavım oldukça kötü geçti.
- Anne bizim köyün neyi meşhur.
- Anne kilo aldım beni spora yazdırda geri veriyim şu kiloları
ben: anne ne yemeği hazırladın.
anne: salata yaptım oğlum
ben: ya anne ayda yılda bir geliyorum salata mi yedireceksin.
anne: ee ben diyet yapıyorum ama.
ben: ee napalım sen zayıflıcan diye aç mı kalalım? pizza söyleyeyim bari ben.
anne: tamam benimki mantarsız olsun.
ben ?!?!?!?!
annem sabah kreplerle konuşmaktadır: aman yaa, niye böyle oldunuz? parça pinçik. allahın nimetine de laf ediyorum tövbe tövbe. aman be aman!
kreplerle annem arasındaki bu diyaloğa kulak misafiri olduktan sonra ben de mutfağa geçerim. annem de krep tabağını önüme koyar. ben de anneme şakasına takılayım derim...
-anne bu krepler biraz...
-hı?
-prezentasyon diyorum hiç olmamış.
annem bir anda arkasını dönüp ağlamaya başlar.
-anne öyle demek istememiştim. şakasına dedim. nam nam nam çok lezzetli de aslında. anne ağlama ya saçmalama. özür dilerim.
annem aslında ağlamamıştır ve sırıtarak yüzünü döner: şimdi ben hasstır şef mi oldum şefim?
-hasstır?! anne?!
-master şef olamadım di mi? hasttır mı oldum?
-?! yok yani hayır estafurullah annecim.
