telefon çalar, arayan annedir...
- oğlum napıyorsun?
+ hastayım anne biraz kulağım, burnum falan tıkalı..
- kulak için sakız çiğne, burun için sprey kullan!
+ anne biraz halsizim bide...
- portakal suyu iç oğlum ama sıkma olsun ha hazır alma!
+ anne bir de...
- yat dinlen oğlum hadi öptüm görüşürüz.
+ asdasdf
herkese öğlen bana sabahken yatakta yarı uyanık yatarken
anne: kızımmm canımmm sigaran var mı?
kacak: ....
anne: varsa ver bi tane ya vardır
dolaplar çantalar karıştırılır....
kacak: zzz...
anne: yok yani
kacak: al al bitane
paketten çıkarılınca
anne: çüşş sen paket mi taşıosun sen abarttın işi. bi de sağlıkçısın yazıklar olsun
kacak: öh ya.. bi daa vermicem sigara sana
anne: ah ahhh öl geber sende benim gibi yarım ol
kacak: zzzzz........
anne ile yemek yenmektedir. violeta pek dalgındır. mırıldanır:
- saçlarına yıldız düşmüş, koparma anne..
+ ciddimisin? neden daha önce söylemedin?
- anne, şarkı bu.
+ biliyorum ama bak beyaz varsa söyle, insan içine çıkıyorum hergün. bir baksana şu diplere.
- !?
her zamanki gibi akşam herkes bi koltukta tv seyretmektedir:
-öhü,öhü
-niye?
-ne niye anne?
-niye öksürdün?
-ne bileyim işte öksürdüm...
-zıkkımın kökünü iç emi(sigara kastedilir)
-hıng!
bir süredir telefonlaşılmayan anne neşeli bir anda aranır gayet şevkle telefon açıldığında
+anne! anne! anne!
denir
abi: ne var lan? napıyosun eşşek sıpası
der ve bütün anneyle konuşma şevkiniz söner. abiyle konuşulduktan sonra şevkinizi yeniden edinir ve abinizin telefonu annenize vermesini beklersiniz.
+anne! anne! anne!
-hııııııııck
baba: kızım nasılsın?
+nasıl ya annem yok mu bugün oralar da
baba: kızım annenin plak yine takıldı ağlıyor burda..
babanız telefonu nihayetinde annenize verir. bu defa korka korka
+anne..
-ay kızım dayanamadım
+anne ama bak ağlama böyle. bak okuldayım, bak bende ağlamaya başlıyorum. of hep senden geçti bana bu sulu gözlülük.. ee napıyorsunuz.. *
dil kursu için araştırma yapan kuzen arar. anne ile konuşan kuzen ingiltere ve yeni zelanda programlarının fiyatlarını söyler. telefon kapandıktan sonra anne açıklama yapar.
+ ingiltere'nin güneyinde varmış, yıllık .... bin dolarmış.
bir de yeni zellanda'da varmış amannn orası da deprem bölgesi!
pnar kopar...
anne'de nokia 2300 vardır. (hani şu ilk radyolu tam bayan telefonu)
kanye: anne bu telefon da ilk aldığında ne teknolojikti ha. radyosu falan vardı...
anne: gene var.
-kuzucum kalk hadi bi türk kahvesi yap içelim şööle..
+ders çalışıyorum ya..
-tabi tabi..kırk yılda bir bişey istedim yani. herşeyinizi ben mi yapıcam sizin?..
+off..puff..oltt..pekk..tamm..
.
.
.
+bu kahve bozuk ya. hiç köpürmedi şuraya bak.
-eh ya bişeyi beceremiyosun. yarın bigün bir görücü gelse rezil olucaz valla. başıma kalıcaksın bu gidişle.
+ya bak ben onu da düşündüm. görücü gelirse kapuçino ikram edicem ben. hem bakın modernlikten ölüyoruz imajı yaratmış olucaz, hem de kendinden doğal köpüklü. nasıl fikir ama?
-salak kızım benim.
+sağol.
msn başında arkadaşlarınla konuşurken...
anne:"kimle konuşuyorsun?"
velet:"arkadaşla anne"
anne:"arkadaşın kim?"
velet:"...(buraya bir isim)anne" söylediğiniz isim karşı cinstense...
anne:"sevgilin mi?"
velet:"hayır anne sadece arkadaş"
anne:"okuldan mı?"
velet:"hayır anne"
anne:"ya nerden?"
velet:"arkadaşımın arkadaşı"
anne:"senle ne alaka"
velet:"hiç öyle konuşuyoruz bir alaka yok"
anne:"ne konuşuyorsunuz ben de okuyayım"
velet:"anneeeeeeeeeeeee"
anne:"ne bağırıyorsun be" velet sinir krizleri geçirir bu noktadan sonra...
sözlüğümüzün büyük kısmının üniversitede okuyor/okumuş olduğunu veya üniversiteye hazırlandığını varsaydığımdan ve de böyle bir olayın sizlerinde başına gelmiş olması ihtimalini umarak (umuyorum çünkü böyle bişey benden başka birinin de başına geldiyse olayı normal göstermek için nedenim olacak *) annemle aramızda geçen diyalogu aynen aktarıyorum.
amaç : össye girmek **
sınava gireceğim gün annem benimle gelmek için ısrar etti ve sonunda da tartışmadan zaferle çıktı tabiki. * sınavda gülmeme neden olan diyaloglar aşağıda aktarılmıştır :
annem : bismill.....*...amin!. maşallah benim oğlumuşuma hadi bakalım hayırlısıyla gir çık. sorulara dikkat et. kaydırma yapma tamam mı?! kızlara bakma sınavına bak dikkatini dağıtma! ** kalemine silgine sahip ol emi oğlum..kimseye kaptırma kalemini silgini...
pardayan: offf tamam anneye abartma allasen ilkokula mı yazdırıyorsun sanki beni..
annem : tamam tamam söylenme gene... al bakalım yut şu bulgurları..
annem : maydonoz , dere otu , çimen ve brüksel lahanası suyu... bağırsaklara çok iyi geliyormuş oğlum... hem dün dinledim ben televizyonda uzmanlar öss'ye girecek adaylar için bir sürü kahvaltı şekli söylediler birisi de bu karışımı içmeyi önerdi zihinleri açılır öğrencilerimizin dedi... hem seda sayan da üç ay içerisinde bu karışım sayesinde tam 5 kilo vermiş oğluşum...
pardayan: bak anne sadece bir kere söyleyeceğim: ben bu-nu iç-mem!!... zaten birazdan açılacak kapılar... stres oldum iyice nolur bide böyle saçma sapan şeyler gösterme bana...
annem :(yüzü asılır)peki oğluşum kızma...
5 dakka sonra
pardayan: bak kapıları açtılar anne hadi ben gideyim artık..
annem : tamam oğlum... bak bunu da al söz bak başka bişey yok...
annem : sınavda yapamadığın soru olursa kafana takar da terlersin diye havlu işte oğlum... bak bunla yüzünü silersin çok terlersen de şunu da sırtına koyarsın...
pardayan: yaa anne ne diyorsun yaa yeter artık ben gidiyorum havlu mavlu da istemez (koşarak uzaklaşır)
annem : (iç ses) tüh bak altına koysun diye minder getirdiydim onu vermeyi unuttum...
(arkamdan bağırarak) oğlum bari yelpazeyi alsaydın!!! **
- Oo hayırdır sabahın erken saatlerinde ayakta görüyorum sizi.
+ Muratla buluşcaz anne bugün.
- eşşek sıpası işine gelince ben demeden nasıl da kalkıyosun dimi.
devamlı bilgisayar başında oturan kızına: * -kızım hani evlenince böyle düğün arabalarının önünde bebek olur ya gelin bebeği? * -eeeaa?? * -heh işte senin gelin arabanın önüne bilgisayarını koycam, hatta seni bilgisayarınla evlendircem!! * -ahahah olur valla ya mutlu mesut yaşarız işte ne güzel, torun yaparız sana laptop muahahaha * -nerede hata yaptım bilmiyorumki ben.. * * -ehuehauehea