iğrençtir. nemi öldürür. banyodan sonra saç kurutması zordur. çamaşır kurutması ekstra zordur. yaz aylarında nefes almak mümkün değildir. üstüne denizin kötü kokusunun yapışması demektir. hergün duş almak zorunda kalmaktır. **
(bkz: ankara'nın gözünü sevmek)
6 senedir antalya'da yaşayan birisi olarak söylüyorum; hergün biraz daha ankara'yı özlemektir. yaz aylarında kendinden, şehirden, insanlıktan iğrenmektir. bir türlü o temizlik hissini yakalayamamaktır. en kötüsü de ,sonbaharda yani ankara'nın bana göre en güzel olduğu mevsimde, ankara'dan uzakta nemli bir şehirde hala terlemek, hala yapış yapış olmaktır.
(bkz: memleket sevdana yürek gerek)
bir deniz o şehrin kültürünü kökten değiştirir..
ama ankara'yı sevmek için denize ihtiyacın yoktur.. sebepsiz seversin.
sırf sevdiklerin burada diye bu şehrin bağımlısı olabilirsin.. gittiğin her yerde ağır özlem duyarsın.
ankaralı olmayıp hayatının bir döneminde ankarada bulunmuş biri olarak herhangi bir ( denizli ya da denizsiz) şehirde yaşamaktan daha iyidir. ankaraya alışan bırakamaz kolay.
denizli bir şehirli olup ankara'da yaşamaktan kötü olamaz. hayır lan, olay şehrimde deniz olması falan değil ama ankara kardeşim.
neyi var yani, biri bana açıklasın?
