Şu hale bakın! Ezansız bir mescit! Ezan dediğin, gök kubbeyi hakikatle inletmek, ruhları Allah’ın davetiyle uyandırmak değil mi? Bu millete 'Allah!' dedirtmemek için yapmadıkları rezalet kalmadı. Bugün bir arızayı bahane ederler, yarın ‘rahatsız oluyoruz’ derler. Mesele, mescit meselesi değil; mesele, hakikatin sesini kısmak!
Ey millet! Bu işin bahanesine değil, perde arkasına bakın! Ezanı susturan, Allah’ın nizamına karşı ne yapmaz? Bu zihniyet, dün minareleri susturdu, bugün sesini kısmaya kalkar; ama unutmasınlar, bu milletin göğsünde Allah diyen bir iman var! Allah’ın izniyle, ezanı susturmaya kalkana karşı Allah’ı susturmayan bir gençlik yetişiyor!
Ve şunu bilin ki; mesele ne arıza meselesidir, ne de çocuk rahatsızlığı. Bu, bir zihniyet meselesidir! Onlar rahatsız oluyor çünkü ezan Allah’ı hatırlatır, Allah’ı hatırlatan her şey onların putlarını sarsar! Ama onlar ne yaparsa yapsın, bu milletin ezanı susmaz, susamaz! Zira bu topraklarda ezan, Allah’ın davasının mührüdür!
Aradığınız Dezenformasyon başkanlığına şu anda ulaşılamıyor. Arkadaşlar çok sayıda ölümlü havaalanı bombalaması davasındaki tahliyelere savunucu açıklama yayınlamakla meşgul...
Opera mı okutacaklar onun yerine saman beyinliler? Mescitte bir de zaten ezan okunmaz ki her adım başı cami, boş boş işler peşinde milletimiz yine, mesaiyi bok edip günün yarısını mescitte geçir, tembelliğine bahane ara ondan sonra gel puttaparlar, atapuut diye bağır çağır, puuuu sizin sıfatınıza şekilsizler.!