tam olarak tarihinden emin olmamakla birlikte bundan 2-3 sene önce kütüphanede sabahlarken -25 dereceye şahit oldum. bence bunun adına soğuktan başka bir şey denilmeli soğuk kelimesi yetersiz kalıyor. elleri soğuktan çatlayıp kanamayan ben ankara soğuğu gördüm demesin lütfen.
ansızın bastırıverir, daha dün buharlaşıyoruz diye isyan ediyorduk dedirtir.
bu ani sert geçişler, sağlıklı bir insanda bile eklem-kemik ağrılarına neden olabilir.
al sana karasal iklim.
lisede okula giderken yürürdüm. o yıllar( m.ö) saçlarımıza krepe atar, jöle sürerdik. okula gittiğimde saçlarım donar, petek başında saçımdaki buzları çözdürürdüm. bu kadar etkilidir.
ankara soğuğu ankaralılara işlemiyor sanırım. bu tezi izmire gittikten sonra oluşturdum. şöyle ki; malumunuz cuma izmirdeydim. gece yola çıktım. sabah oradaydım. saat 4-5 gibi tekrar yola çıktım gece 11 de ankaradaydım. izmirde hava sıcaklığı 8-9* civarında ve yağmurluydu. yola çıkmama bir saat kala sesim kısıldı. boğazım şişti. ankaraya döndüğümde sıcaklık -1 -2* civarındaydı. yattım. ertesi gün iyice kötüleştim. bir gün izin alıp dinlendim. şu anda sıcaklık burada -2 ve ben çok şükür iyiyim.
edit: bu sabah arabaya gidene kadar 30 saniye içinde bıyığım dondu.