Üsteki yorumdan sonra bildiğin, koca bir keçi bekliyordum. Ulan elinde süs köpeğiyle, kasım kasım kasılan, entel istanbul kadınından ne farki var bunun? Minicik bir şey, uslu uslu duruyor orda.
Işte bu bizim toplumun ruhundaki varoşluğun acısı. Süs köpeği olsa muasır medeniyete ulaşıyoruz, minik bir yavru keçi olsa yallah köyüne..
minnacık bir keçicik. koca köpeklerin yarısı kadar yok. sanki herkes her gün davar taşıyor metroyla. 40 yılın başı şirin bir istisnayla alıp veremediğiniz ne. neyi paylaşamadınız yarın belki küt diye ölüp gidecekken ve metroya kim nasıl biniyor bir daha asla düşünemeyecekken..tek derdiniz bu olsun.
Brüksel'de bir toplantıda dinlediğim bir anekdot:
Ilk giden kuşaktan bir gurbetçi, kesmeye niyet ettiği kurbanı metroyla taşımaya karar verir ve gelen şikayetler üzerine 2 durak sonra polis, metroda hayvan nakledemeyeceği konusunda adamla münakaşaya girer.. adam, kucağında el kadar bir köpek olan fransız kadını işaret ettiğinde, " ama o evcil hayvan" cevabını alır.. sinirlenen gurbetçi "bu da benim evcil hayvanım", der.. polis, emsal olması için kadını metrodan indirmek ister ve red cevabı alır ve mecburen bizim bıyıklı hemşehrimize de seyahat izni verir..
Avrupa, gerçek türkler'le tanışmaktadır ...