bira kasasından tv sehbası, ütüden ocak ( daha cok yurlarda görülür ), salonu baştan başa donatan çamaşır ipi, 37 ekran kayıp kumandalı tv, çalıştığı esnada fişi biraz daha uzun olsa salona kadar geleebilecek çamaşır makinası.
içi küflenmiş buzdolabı.buzdolabının çalışmadığı sürenin uzunluğuna bağlı olarak küflenme yoğunluğu değişir fakat buzdolabı elektirikten yoksunken dolap kapağı açık bırakılırsa * bu tip sorunlar yaşanmaz...
farklı çorapları kombinleyerek giymek. çünkü diğerinin teki kaybolmuştur, çamaşır makinası yutmuştur (!) vesaire vesaire. bu olay en az bir kere öğrencinin başına gelir.
sene başında çift haneli sayılarda çoraba sahip olmak, sene sonunda giyecek tek çorap bile bulamamak.ve ertesi sene sıfır çoraplarla her şeye yeniden başlamak.
Küf tutmaya yüz tutmuş kocaman bir mutfak tezgahının üstünde duran envai çeşitte bulaşığın üstünde tepsisiyle duran 3 tane türk kahvesi fincanı..fincanın altlığında duran kulak temizlek için kullanılan sap üstü pamuğu söylemedim değil mi? *
eve gelen kız görmesin diye salonda terkedilip gidilen bir çift çorabı çaktırmadan kanepenin altındaki tavlanın içine koymak. napsaydık götümüze mi soksaydık.
-deterjangillerden herhangi bir temizlik malzemesi bulundurulmadığı için buna karşılık herşeyi onunla hijyenik hale getirebildiğine inanılan ıslak mendil ve tuvalet kadıgı stoku...
-hafif burjuvamsı bir öğrenci eviyse yemek yapılmaya üşenildiği için envai çeşitte fastfood dükanının yığınla el broşürü
-bol miktarda çakma(korsan) cd dvd kitap...ha bir de ders kitabı ve notu fotokopisi fütursuzca
-kız öğrenci evlerinde olabilecek her renk ,ton, markadan makyaj mazemesi...
-ee tabiki bide salonun ortasında kaçıncı yüzyıldan kaldığı tespit edilemeyeck derecedeki yiyecek fosilleri..
national geographic ekibinin sizi cepten arayıp (öğrenci evinde ev telefonu olmaz tabi) mutfağınızda virüs ve bakteriler ile ilgili belgesel çekmek istiyoruz izin verirmisiniz diye sorması.