anıtkabir bu ülkeyi kuran adamın yettiği yerdir. bugün napeleon´un yattığı yer olan invalides paris´teki en parlak yerlerden birisiyse, anıtkabirin ışıkları da yanacaktır. elektrik tasarrufu yapmak isteyen kendi evinde yapsın o tasarrufu, mustafa kemal´iun kabrinden istemesin onu.
Çok faydalı bir tespittir. Kesinlikle bir an önce çözüme kavuşturulması gereklidir. Yandaşlara sağlanan rantların, küçük gemiciklerin hiç bir önemi olmayan ülkemde, atamın kabirinin ışıklarının çok görülmesi kadar normal bir şey yoktur. Artık, bu tarz düşünceler ne üzer, ne şaşırtır, ne de sinirlendirir insanı. Makul karşılanır. Kendisine rahat bir yaşam sunmuş, bütün bir hayatını vatanına feda etmiş Atama çok görülen o ışıklarda söndürülsündür. Atamı anlamak, yetenek meselesidir. bu yetenekten yoksun, insan zayiatlarına, söylenebilecek hiç bir şey yoktur.
ankaraya bir iş için geldiğimde kafamı kaldırıp o muhteşem kabiri görmemle tüylerimin diken diken olması anlatılamaz bir duygudur. türklüğü, saygıyı, sevgiyi, vefa borcunu yüce liderin huzurunu gördüğünüz anda tekrar damarlarınızda hissediyorsunuz. peki sen sözlük yazarı arkadaşım eğer bir yerlerin yiyorsa bu sözü benim yanımda yada atatürk sever biri yanında söyle. babamın vasiyeti olan 357.smith wessonu ağzının içine sokup seni yalvarttırmazsam banada cyborg demesinler. ben bir atatürkçüysem ölmeden önce o silahın içindeki 6 kurşunu bu vatanı bölmek isteyenlere atatürk düşmanlarına ve din düşmanlarına sıkacağım. ya annene denk gelir ya sana gelir ya bacına gelir yada sizin gibi insanlar gelir bilemem. götünüz yiyorsa gelin bunları yanımda söyleyin.
bu adam zaten nur içinde veya kemalist jargonla ifade etmek gerekirse ışık içinde yatmıyor mu? eeee ne gerek var adamı ışığa boğmaya. söndürün ışıkları oraya verilen ışıkla 3-5 fakirin evini aydınlatın sevabına?
boştur, doludur gibi saçmalıklarla muhattap olmayacağım lakin bizler yaşadıkça o ışıklar birilerini rahatsız etmeye, bize de huzur vermeye devam edecektir. bazıları kendi dünyalarındaki gerçekleriyle kumdan kale yapabilir, gidip bir çay demleyebilir, akape'nin yol kenarlarına diktiği içi çok dolu laleleri koklayabilir.
Bu başlığı açan yazar, sanırsınki her sofradan yarı tok kalkıyor, hiçbir israfta bulunmuyor. tamamen yerli ürün tüketiyor, ev-okul ev-iş arası yürüyerek gidip gelen mübarek bir varlık galiba
her gün çin kerhanesi gibi yanan boğaziçi köprüsündeki (sanırım fsm'de d ebaşlamış?) ışıklara ses çıkarmayan cahilin tespitidir. onu akepe yakıyor ya, faturası evine gelse yine ses çıkarmaz.
