sanki abd "vize mize yok o çok beğendiğiniz arap kardeşlerinizin yanına yallah arabistana" demek istermiş gibi gelmiş olan icraatidir. hem abd hem avrupa bize iyice uyuz olup şu oralarda yaşayıp boş boş konuşan gurbetçilerimizin tamamını geri yollasa keşke. başta benim yakın akrabalarımı yollasınlar o her yaz gelip "ülkenin durumu çoh eyi nankörlük etmeyin" diyenlerin ve oradan gevrek gevrek oy verenlerin suratlarını bir görebilsem..
Malum kesimin suçu hükümete yüklemeye çalışarak , abd ye domalmaya başladığı konudur.
Lenger kafalılar! ABD, pkk ya silah yardımı yapıp bizi bölmek istiyor. Karşı koyma gücümüzü kırmak için de Trip yapıyor. Bizde mi sizin gibi abd nin önüne domalalım?
Kimisi de dış siyasette yanlış politikalar uygulandığını söylüyor. Bunu koskoca Osmanlı imparatorluğu nu dağıtmadan önce düşünecektin.
Herifin uyguladığı ideolojisi kendine 90 yıldır bir milli piyade tüfeği bile ürettirmemiş hala konuşuyor.
Lan sen kimsin, emperyalist güçlerin karşısında cürmün nedir?
insanlardan bu durumlarda düşmana meydan okuyabilecek gücü veren dini , imanı bile almaya çalıştınız. Yarin bir gün savaş çıkarsa taptığınız şeyler uğruna ölmekle denenecek siniz. Bakalım "atm" ler de sıra bulabilecek misiniz?
kapitalistleri üzmüş olay. vize alabilecek durumda olsam bile siklemezdim bu olayı. içinde bulundugun cografyayı kan gölüne çevirmiş bir ülkeyi ziyaret etme, ekonomisine katkıda bulunma bir zahmet amına kodumun liberali. bu kadar da midesiz olma bir zahmet.
Boyle baslar, yikim.
ulkeyi iyice icine kapatacaklar, 10 15 sene kapali kalacagiz, sonra baska ulkeler tehdit olarak gordugu icin abd bize demokrasi getirecek, millet abdyi yollarda karsilayacak. sonra libya, vietnam, kore, somali, irak vb guney amerik gibi.
Geçmişe dönüp baktığımızda abd ile gerilim esasen 2003 yılı ırak savaşı döneminde 1 mart tezkeresi ile başlamıştır. Eğer bu tezkerede mecliste kabul edilseydi belki bugün kuzey ıraktaki çıkarlarımız açısından belki çok faydalı olacak ve oradaki kürtler bu kadar güçlü olamayacaktı, askerimiz bir nevi amerikayla birlikte ırak savaşına girecekti ama bunu insanlık onuruna yakıştıramayan meclisimiz reddedince amerikan askerleri türkiye üzerinden ırağa giremediği için farklı alternatifler denedi, peşmergelerle ittifak yaptı ve neticede bu şavaşın abd için maliyeti arttı.Hatırlayalım 4 temmuz 2003 günü abd süleymaniye de özel kuvvet askerlerimizin başına çuval dahi geçirmişti.Bu yüzden 1 mart 2003 tezkeresi Amerika ile ilişkilerimizde belkide dönüm noktasıdır.
Daha sonra 29 ocak 2009 davos zirvesinde Erdoğan ile peres arasında yaşanan one minut olayı abd nin ortadoğudaki kankası olan israil ile ilişkilerimizi bozdu. Ardından 31 mayıs 2010 tarihinde ülkemizden gazzeye giden sivil gemiye uluslarası sularda israil askerlerince saldırının yapılması mavi marmara olayı ile israille ilişkilerimiz iyice gerildi.15 temmuz sonrası Abd nin fetullahçı terör örgütü liderini ısrarla barındırması ve ülkemize vermemesi, terör örgütü pyd ypg ile suriyenin kuzeyinde ittifak yapması türkiye abd ilişkilerini iyice zayıflattı. Son zamanlarda suriye savaşı sebebiyle oluşan türkiye rusya iran ittifakı da amerikayı rahatsız etmiştir. Ayrıca yıllarca bizi düşman göstermeye çalıştıkları rusya ile ilişkilerimizin düzelmesi ve hatta S 400 füze anlaşması noktasına gelmesi abd yi son derece rahatsız etmiştir.Son zamanlarda ülkemize Hafif silah satmayı bile reddeden Abd nin tepki olarak vize başvurularını durdurması normal karşılanmalıdır. Kıbrıs savaşında abd ambargo koyunca yerli savunma sanayi daha da gelişti. Umarım ilerde de yaşanmaya devam edecek bu tür gelişmeleri ülkemiz kendi lehine kullanır.
Kuzey Irak referandumu öncesi Barzani'nin ABD ile yapmış olduğu anlaşmalardan bir kesit.
28'i Süleymaniye'de, 20'si Erbil, 13'ü Duhok'ta olmak üzere yeni açılanlarla birlikte Kuzey Irak'taki petrol kuyusu 79'a çıktı. Hepsinin anlaşması, Pentagon'un belirleyeceği şirketlere verilecek.
-Eski petrol boru hatlarının dışında yeni 6 hat daha Amerikan şirketleri tarafından inşa edilecek.
-Lockheed Martin, Erbil'in dışına silah fabrikası kuracak.
-Kuzey Irak sınırları içinde yer alacak bankaları da Washington belirleyecek.
-Kuzey Irak'ta doların dışında hiçbir para birimi kullanılmayacak.
-Kuzey Irak sınırları içinde yaşayanlara, 'Süresiz Amerikan Vizesi' ve PASAPORT verilecek.
-Barzani ve ekibinin komşularıyla yapacağı görüşmelerde, gözlemci sıfatı ile Amerikalı büyükelçi bulunacak.
-Barzani tarafından kurulacak gizli istihbarat teşkilatı CIA ile ortak çalışacak.
-Amerikan askerleri ve özel güvenlik birimleri, Kuzey Irak sınır hatlarından sorumlu olacak.
-Erbil'de yan yana çok büyük camii, kilise ve sinagog inşa edilecek.
-Barzani'nin ordusu, Amerikan askerleri tarafından eğitilecek.
-2 önemli Amerikan üniversitesi, Erbil'de açılacak.
-ingilizce eğitim zorunlu hale getirilecek.
Bir de NASA, Erbil'de gözlem merkezi kuracak.
Referandum özetle bağımsızlık değil ABD'nin güçlendirilmiş bir eyaletinin kurulmasından ibarettir vize başvurularının durdurulması ise sadece bir başlangıç.
ve inşallah ben bu senaryo karşısında yanılıyorumdur.
abd-türkiye ilişkileri açısından dip noktadır.daha düne kadar hiç olmadığımız kadar yakınız diyen çomarlar şimdi ne düşünüyor merak etmiyor değiliz.karşılık olarak biz de doğrusunu yaptık bu bir gerçek tabii ki ama bu vize ambargosunun uzaması durumunda her alanda etkisi ağır olabilir.umuyorum makul bir yol bulunur ancak abd nin taleplerine bakılırsa iş pek uzlaşmayla sonuçlanacak gibi durmuyor.baya baya nato üyesi olmasına rağmen türkiye bu coğrafyada terk edilmiş,gözden çıkarılmış bir devlet imajı görüyor.abd artık coğrafyamızda kendisine stratejik ortak olarak sanıyorum kürt oluşumunu seçmiş durumda hee bizim bu duruma gelmemizdeki en önemli etkenler de tabii ki tsk nın kumpaslarla zayıflatılması ( ki o zamanlar birileri bu davaların savcısıydı),çözüm süreci ve komşularla olan hatalı dış politikalarımızdır.
