kendileri hakkında neden bu kadar az entry girildiğini merak ettiğim grup. linkin park denen şaklabanlardan kat ve kat daha kaliteli müzik yapıyorlar halbuki.
mark tremonti ve myles kennedy gibi 2 müzik üstadına sahip grup. 2000 sonrasında çıkış yapmış gruplar arasında açık ara en iyi rock grubudur, kişisel görüşüm bu yönde.
bana göre en önemli özellikleri ise, albüm kayıtlarıyla canlı performanslar arasındaki sound farkının neredeyse olmaması. diğer rock gruplarının geneline baktığınız zaman albüm kayıtlarıyla konser performansları arasında bariz farklar var. alter bridge'de ise bu minimum düzeyde. çok büyük ve yakalanması zor bir başarı.
in loving memory ve blackbird en beğendiğim şarkıları arasında başı çekenler.
inanılmaz, mükemmel, harika ve aklıma gelmeyen onlarca övgü kelimesini fazlasıyla hakeden grup. bir the end is here parçaları vardır ki bu dünyada dinlemeden gidilmemeli. solistleri, bateristleri, gitaristleri hepsi harika, komple bir müzik grubu. beni benden alan canlı performanslarından sadece birisi için;
ab iii albümü ile beraber artık çıta daha da yükselmiş beklentiler daha artmıştır.şahsi kanaatimce ilk albümleri* de ki post grunge havası kalmamış durumda yavaş yavaş grup asıl istediği metal sounduna kaymaya başlamıştır. ayrıca solistlerinin slash le turneyi bırakıp ab ile tur programını genişletse çok güzel olacak.mark tremonti nin creed deki tek boyutluluğu artık yok tüm yeteneklerini ortaya koyuyor gerçekten müthiş gitarist.özetle alter bridge günümüzün en büyük rock/metal grubu olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
not: ayrıca solistleri myles kennedy tenordur.
2.not: ergenler dinlemeyin kafanız sikilir.gidin türk grupları dinleyin.
yeni nesil creed olarak adlandırılabilecek müthiş gurup. ancak çok çok daha iyidir. öyle ki, zaman zaman creed ile kıyaslanmasını ab'ye hakaret olarak adlandırmak gerekir zannımca. creed dinlerken, "işte kalite budur" gibi bir cümle kuramazken bu gurup için rahatlıkla söylenebilir bu. dinlerken, kalitesini hissettirir.
bu gurubun böyle taş gibi müzik yapıyor oluşunda da iki adamın büyük etkisi var:
ilki tabi ki vokal myles kennedy. kırk yaşını devirmiş olması, önündeki en büyük engel. ün ve gelişim açısından tabi. eğer myles 25 yaşında olsaydı, dünyayı sallardı. slash, guns'n roses ile ilişkisini kestikten sonra solo kariyerine odaklanmıştı. yanına da vokal olarak myles kennedy'yi almıştı. hatta bu ikisinin öyle bir sweet child o'mineunplugged kaydı var ki, myles en az axl rose kadar kotarmıştı o işi. çok dik notalara çıkabilen, geniş bir ses aralığına sahiptir.
diğer adam da creed'de de gitarları üstlenen büyük gitarist mark tremonti. sesi de güzeldir, bu nedenle sık sık myles'a geri vokal olarak destek vermiştir. opeth'in beyni mikael akerfeldt ve porcupine tree'nin beyni steven wilson gibi o da prs gitar kullanır. hatta paul reed smith kendisi adına signature model üretmiştir. creed'e kıyasla alter bridge'de çok daha dolgun ve kaliteli sololara imza atmıştır. solo çalışması da vardır all i was isimli. hoş albümdür o da.
Öyle bir şarkısı vardır ki bu grubun dinlerken adamı başka aleme götürür. Myles Kennedy 'nin nasıl bir vokal olduğunun gün yüzüne çıkmasıdır bu şarkı . (bkz: watch over you)