sana diğer tüm inançlar tamamen yanlış deniyorsa kendi inancından da şüphe duymalısın bence. allah kendi kendine var olabiliyorsa bu evren içinde neden geçerli olmasın ?
Olmayan olasılıktır çünkü Kuran'da Allah'ın var olduğu söyleniyo. Şimdi diyceksiniz ben Kuran'a da inanmıyorum. Fakat inanın ki Kuran'ın içerisinde doğru kitap olduğunu kanıtlayan çok şey var. Araştırırsanız elbet bi şeyler bulursunuz.
%1'dir ve çok düşüktür. şöyleki : bir insan bir yemek pişirirken ocağın altını yakar ve yemeği öyle pişirir. yani yemek kendi kendine pişmez bunu insan oluşturur yaratır diyelim. güneşde dünyanın ocağıdır o olmadan meyve sebze hiç bir şey olmaz. peki dünyanın ocağı güneşi kim yakmıştır? bu çok basit örnek bile yüce allah'ın olma olasılığını %99 yapar. anlayana...
vardır. ama olma olasılığı da vardır. olma olasılığı olan bir varlık bir de tanrıysa o zaman kesin vardır. fakat o tanrı allah mıdır? ya da allah tanrı mıdır onu bilmek zor işte.
bir ihtimal daha var oda ölmek den yola çıkarak pek uzak görünen bir cevap degil. varsa ki bana göre şüphesiz var kazanırım yoksa bişey kaybetmem. zaten öldükten sonra bana laf sokacak biri olmaz. hohoho göt mü oldun bak yokmuş diyecek bir kamil tanımam görmem düşünmem. iki taraflı olarak ben kazanırım.
müslümanlar allah'a "allah ın gerçekten olma ihtimali var" diye inanmıyorlar. bunu bir olasılık hesabına dayandırarak olasılığın büyük olan paydasına oynamıyorlar. müslüman olmanın ilk şartı kelime i şahadettir. bu bir yemindir.
bir müslüman ancak allahın varığına ve tekliğine ve hz muhammedin onun peygamberi olduğuna "şahitlik" ederse müslüman olur. basitçe; bir ihtimalin olasılığını kestirip buna göre tavır almak ile bir şeyi kesin ve net olarak bilmek ve buna şahitlik yapmak arasında dağlar kadar fark var.
buna dayanarak başlık konusu önerme sadece müslüman olmayanları bağlayan bir önermedir.
inanmak öncelikle kişinin etrafında bir örtü oluşturur. bu örtü kişinin sergilediği davranışlarda sorumluluk duygusunu gerektirir. çünkü inanan insanın belirli sorumluluklarının olması kaçınılmazdır. bu zamanla kişinin yaşam tarzını ve sosyal çevresini şekillendirir. o yüzdendir ki inancı sağlam olan insanlar hayata ve hayatlara değer verir. insanları ve dünyayı küçümsemez.
inanmayan insanların sosyal çevresine bir bakalım. sevginin pek para etmediği, küfürün hayatın bir parçası olduğu bir hayattır bu. internette insanların birbirine değer vermemesi de bundan kaynaklıdır. çünkü insanların çoğu artık karşılarındaki insanın çok değerli olabileceğine ihtimal vermiyorlar. inançsızlığın temelinde ister istemez bu vardır. herkes kendinden sorumludur.
ateist ortamlarında kimkime dumdumadır. vefa yoktur. bu nedenle inanç yoksunluğu çeken şehirlerde tek gecelik meşk ilişkileri revaçtadır. izmir de yaşayan bir arkadaşım anlatmıştı. herkes birbirine açıkça talip oluyor ve birlikte oluyor buralarda. ama sadece bir gecelik bir ilişki alabilirsin o sevginle oralarda. çünkü herkes birbirinden umudunu kesmiş ve bir uyuşturucu bağımlısı gibi kendi ihtiyacını giderme peşinde.
kısacası inançsız bir insana aslında yazık olur. doğaya ve insanlara karşı sevgisini istemeden kaybeder. cinsel hayatı bunalıma dönüşür. ve en sonunda yorulduğunda ağlarken dayanacağı bir ağaç bile bulamaz maalesef. o yüzden bir insanın inanması tamammen kendisi içindir.
dinini yaşayan insanların kaybedeceği hiç bir şey yok. Yaşadığı sürece dik duruşu, dürüstlüğü, insanlara karşı davranışı, vicdanı yanına kar kalır. Inanmayanlar düşünsün,çünkü kaybedecek çok şeyleri var.
etrafına bir bak. doğanın güzelliği tesadüfen mi oluştu? yahu onu bırak kendine bir bak. oku önce oku. nasıl meydana geldini öğren. bir damlacık sudan meydana geliyorsun ve bu olağan bir şey öyle mi? aklına tüküreyim senin. bir güç var. bir yaratıcı var. işte o güç allah.
oku diye boşuna denmemiş. oku ki ufkun genişlesin.