Her dönem her millet Tanrı'nın varlığını kabul etmiştir. Ha tek tanrı ha çok tanrı sonuç olarak bir yaratıcının varlığı inanmışlardır. Ancak inananların olduğu gibi inanmayanlarda vardır bu toplumların içinde. Ki inananların inandığı bir gerçek vardır o da inanmayanların durumlarının iyi olmadığı ve inanılan cennete hiç giremeyecekleridir. burada sorulacak soru inanmayanların inananlara ne gibi olumlu ve ya olumsuz sonuçar varsayabildikleri, inandıkları için ne gibi ceza verileceği. Burada karlı çikan inananlardir. En azından bir varsayım inancı var ki eğer doğruysa onlar kazanacaklar. Ya inanmayanlar?
inanç yürek işi,his işi olduğu için zaten bunu anlamayan insana kanıt göstermekte saçmadır.Gönül gözü kapalı olana inanç bağlamında ne yapsan boş ne yapsan anlamsız.
görene her şey kanıttır. yok ben madde kendi kendini var etti diyorum ve buna inanıyorum diyorsan işte bu da bir kanıt değil inançtır. yokluktan varlığa kendi kendine gelen hiçbir şey yoktur şu ana kadar. hep şey var olanın dönüşümünden ibarettir ama varlık nerden çıkmıştır o belli değil? işte kanıtların en büyüğü budur ve beyni beşeri bir takım düşüncelerin kirliliğine kapılmamış insaflı gerçek hakikat arayıcıların ulaştığı yegane sonuç da hep bu olmuştur. varlık var ise var eden vardır. varlığı var edebilen şey ise her türlü eksiklikten münezzeh bir sonsuz kudret olabilir. eğer bunu kabul etmek istemiyorsanız çok fazla kafa yormanız ve aksini iddia ederek demagoji yapmanız gerekir ki mevcut hale baktığımızda yokluk fikrine şartlanmış insanlar daha fazla kavram üstüne kavram üreterek işin içinden çıkmaya çalışırlar. kendi heva ve heveslerini, düşüncelerini rab edinen insanlardır bunlar. rableri kendi düşündükleri şeylerden ibarettir. oysa basit; varlık var ise var eden de vardır. hadi yorulmayın hümanist gençler, belki de ölçüleriniz yanlıştır, ölçülerinizi bir gözden geçirin.
inanç böyle birşeydir ki ya inanırsın ve gördüğün herşeyin mimarını sindirerek kavrarsın , ya da inanmazsın ve sana hiçbir kelime hiçbir öğreti tatminkar gelmez , Allah güneştir desem inanırmısın ? hayır.
allah vardır diyenler yığınla, çeşit çeşit kanıtlar göstermektedir. bu kanıtlara inanmayıp sonra da hiçbir kanıt gösteremiyorsunuz diyenler ateistlerdir.
allah'ın yokluğunu kanıtalayamayıp, "yaa zaten varlığı kanıtlanmamış bir şeyin yokluğunu kanıtlamaya gerek yok" diyenler de ateistlerdir.
sorun en başta.
allah'ın varlığının kanıtı yoktur önermesini temel olarak alıyorsunuz. daha sonra da bunu doğru kabul edip allah yoktura çıkarım yapıyorsunuz.
doğru olmayan tespittir.
bu durum; dışarda her yere değen o pis parmağının ucundaki mikrobun da buna benzer düşünerek, insan yoktur demesine benzer.
aslında o insanın derisi üzerindedir, fakat cehaletinden fark edemez. yanındaki mikrop, insan çok büyüktür ondan göremiyoruz
dese de bu mikrobu asla ikna edemez.
aslında görmek isteyenler için mevcut kanıtlardır. aslında burnunuzun dibinde ama ışığın hızından dolayı arada 5 milyar ışık yılı mesafe olduğu için görüntüsü ulaşamıyor.
bu tarz düşünen insanlara, diyanet vakfı tarafından hazırlanan ve 2010 yılı basımı olan kuran-ı kerim'in mealini okumalarını öneririm. orda bir çok ayette bu deliller açık bir şekilde anlatılmaktadır. önyargısız bir şekilde bakmak yeterlidir.
al lan burdayım kıvamında olsaydı zaten bu başlığı açmak yerine bünyeyi fuleli bir cemaat mensubu kıvamına sokabilecek, sınav sorularını bekleyen şakirt misali "imtihan" ın maksadını anlayamamış bünyelerin kurabileceği tespit cümlesidir.
bunun ''bilim'' değil, ''inanç'' olduğunu anlayamamanın şuuruyla ifade edilmiş cümledir. mesela bir elbisenin kendine çok ''yakıştığını'' iddia eden bir insandan bunu kanıtlamasını isteyemezsiniz. ''gidip birilerine sorsun'' diyebilirsiniz içinizden ancak sorulan herkes ''yakıştı'' dese bile bu bir kanıt değil, tekerrürdür. neden kanıt değil, sadece tekerrürdür diye soracak olursanız; daha önce sorduğunuz kişilere farklı bir zaman diliminde o giysiyi sorsanız, bu sefer beğenmediklerini dile getirebilirler. kanıt ne demektir; gerçekliği değişmez şekilde ispatlamak. ama bu değişebiliyor, demek ki inanç kavramının kanıtlanabilmesi imkansız. yani biraz daha duru, açık bir şekle dönüştürmek gerekirse; inanç, kişiden kişiye, zamandan zamana farklılık gösterebilen bir durum. bu nedenle allah'ın varlığını da yokluğunu da kanıtlamak diye bir konu yoktur, sadece inanç vardır.