allah kaderi yazar ama seçeceğimiz yolları bize bırakır zararın neresinden dönersek kar, allah affedicidir kardeşlerim vakit tevbe vaktidir . tevbe vakti her zmandır aslında . tevbe edin şayet o sağlam tevbeleri kabul eder. bağışlayandır.
allah da var kanıtımda.
şimdi; elinizde bir tane pilot kalem olduğunuzu düşünün bu kalem sanatlı bir kalem. sanatlı bir eser de sanatkarı icap eder. yani pilot kalemi yapan bir sanatkar bir fabrika ya da bir atölye var.
kalemin kapağını açıp baktığında ucunda bir mekanizma olduğunu görüyorsun. içinde de ayrı bir mekanizma var. arkasında ise mürekkebi doldurabileceğin başka bir yer var. ayrıca kapağı da mürekkebin kurumamasını sağlıyor. kalemin dışındaki düzeni incelediğinde üzerinde yazılar olduğunu görüyorsun. yani kalemde bir ölçü bir düzen var. şimdi ateist birine ' şu kalem kendş kendine olmuştur ' desen inanır mı? ' hadi bırak git işine yaa!' diyecektie değilmi? inanmaz çünkü. bu kalemin kedni kendine oluştuğunu öne süren bir tane insan bulabilir misin bu dünyada? bulamazsın!
peki, bir sürü bu marka kalemi alıp bir köşeye yığsan ve desen ki ' ateistler , bu kalemlerin hepsi kendi kendine olmuştur'
'manyak mısın ? ' derdi herhalde. bu kalem mi daha sanatlı yoksa bütün elementleriyle, sistemleriyle , organ ve dokularla bir insan vücudu mu ? herhalde zerre kadar beyni olan bir insan bile insan vücudunun daha sanatlı olduğunu söyler. beyni olmayanları bilemem artık. tek bir insan değil , bütün insanları düşün ! hadi bir tanesi tesadüf eseri oldu. dünyadaki bütün insanlar da mı tesadüf. bu evren , hayvanlar bitkiler uzay da mı tesadüf. yaw ne tesadüfmüş kardeş bu. onlarda da bir düzen yok mu. bir pilot kalem bile kendi kendine olamazken , bütün bu mevcudat, ondan milyon kat daha sanatlı olduğu halde, elbette kendi kendine olmadı. bir yaratanı var .
hadi buna cevap verin.
( ayrıca allah size bir kusur vermişse hemen bunu bozukluk olarak algılamayın, allah böyle de sizin ona iman edeceğinizi sınar . e hani allah her şeyi bilirdi diyeceksiniz biliyorum ben de demiştim . evet allah her şeyi bilir sizin neler yapacağınızı bilir fakat o bildiği halde sizi sınava tabii tutmadan ben senin iyi senin kötü olacağını biliyodum sen cennetliksin dese sen cehennemliksin dese siz diyeceksiniz ki nerde kanıtın. bizi sınamadın bile diyeceksiniz belki Müslüman olacaktım diyecektiniz. isyan edecektik. o yüzden allah bildiği halde bize yine de bu dünya yı yaratmıştır. ve gösterecektir ' bak kulum sen zina ettin, bana iman etmedin , namaz kılmadın , bana şirk koştun, ateist oldun ,!' ve bu da bize bir kanıt olacaktır.
Bu varsayımda bulunan arkadaşa şunu söylemek isterim;
Hani kafanın içinde bir ses olur sana şu iyi şu kötü,yap,yapma ya da bambaşka şeyler söyler.Onu bana gösterir misin.Gösteremezsen senin kendi düşüncelerinin var(somut) olduğunu ispat edemiyorsun diyeceğim. Yani aslında yoksun.
Bir deiste sorduğumda bana verdiği cevap ise akıl almazdı.
" bunu bilemezsin ki, inanç meselesi o şey içinde var hissediyorsun ve kabul ediyorsun."
evet böyle sıra dışı bir cevap verdi.
hülasa olarak, bu bir arzu bu bir yapı meselesi, kişinin nefsi Allahı kabul ederse eder, yoksa firavun gibi denizin yarılmasını bile kendinden sanır....
Allahın varlığının kanıta ihtiyacı olmadığından dolayidir. Her varlıkta allahın sanati kendini gösterir zaten.
O değil de allah yoktur diyenlerin hiçbir mantıklı açıklamasının olamaması gerçeği var.
Teoriden öteye gidememis bir saçmalık var. Ciddi ciddi hala bu zirvalara inanan var mı bilmiyorum. Birçok insan içinde aslında yaratıcıya inanırken bunu dile getirmiyör.
"Ateistin ateistligi ucak havada sallanana kadardır" diye Bosuna mi demişler azizim...
küçükken babama sorardım baba allah nerede diye.
her yerde oğlum derdi.
anlamazdım, saklanıyor herhalde derdim.
şimdi çocuğum olsa bana sorsa ben de her yerde derim. baktığın her yerde.
kuran en büyük kanıttır.
vicdanlı bir kalbin inkar edemeyeceği hakikattir.
inkar edenler vicdanlarını saf dışı etmeden işlem yapamazlar.
allah(c.c) kuranı kerimde kendi varlığını insanlar nezdinde bahis konusu yapmaz. böyle bir bahis konusu abesle iştigaldir zira.
allah kullarına kendisini esmasıyla yani isimleriyle sıfatlarıyla tam olarak tanımalarını ve kabul etmelerini ister. bu kulluğun gereğidir.
insan kendini yaratanı tam olarak tanımak zorundadır, çünkü şüphesiz dönüş ancak o na olacaktır.
o na döndüğümüzde yüzümüz olsun diye burada da yüzümüzü ancak allah'a dönmeliyiz.
(bkz: Zühruf Suresi 87) " Kendilerini kim yarattı diye onlara sorsan, yemin olsun, "Allah!" diyeceklerdir. Peki, nasıl döndürülüyorlar!"