3 ay önce şirketten sirke aldım. yani izinsiz aldım. geç olduğu için girdim mutfağa ve 1 tane açılmamış sirke şişesini çaktırmadan çantama atıp eve götürdüm. bakkalda sirke 2-3 liradır ama aldım işte. üşendim bakkaldan almaya ve sirke şişesini çantama koyup eve gittim.
o gün bu gündür her salata yapışımda, her çorbaya sirke koyuşum da, ne bileyim dolabı açıp her sirkeyle göz göze gelişimde pişman olurum. içim cız eder. dişimi sıkarım.
ulan amk üzümlü sirke de vardı orda ben gitmişim elmalısını almışım. insan bi etiketine bakar. ben üzümlü seviyom amk.
ehehe şaka şaka entryi sıçmadan bitiremem ben. tatilim bitti ve bugün bakkaldan alıp yerine koydum. allah korkusu herkeste olmalıdır.
1958 yapımı, siyah beyaz türk filmi. yönetmen muharrem gürses, oyuncular fikret hakan, nevin aypar, ahmet tarık tekçe, halide pişkin, suat taner, muazzez arçay, muammer gözalan, atıf kaptan, sevgi öztopal.
rahmeti gazabının önünde olan allaha karşı duyulan haklı korkudur.
bazen korku saygıdandır, bazen sevgidendir.
mesela ben babamı o kadar çok severim ki ona karşı en ufak bir hatada bulunmamak için davranışlarıma çok dikkat ederim, onu kırmamaya, saygıda kusur etmemeye özen gösteririm. bu da aslında bir korkudur. hata yapmaktan korkmaktır bu işte. tıpkı bunun gibi kendini ve babasını yaratan zata karşı duyulan haklı korkudur allah korkusu. belki korkuların en makuludur.
bir ateistin kalbinde bile ister istemez vardır bu duygu. bazen de olsa içini bir kıpırdama sarar, ürperir insan. ama büründüğü kimliğine de ihanet edemez bu insan. o yüzden dünyanın unutturan yüzüne bakar, kendini kaybeder. içer, eğlenir, coşar, oynar ve o korkuyu unutmaya alıştırır kendini. ama hayat bu. yaşlanır da o insan. ve bir kaç metrekare kefene yaklaştıkça o korku bilinç altından çıkıp beyni kemiren bir virüs haline gelmeye başlar. ve o allahtan korkmayıp allahın yarattığı karanlıktan, insanlardan korkan insan da toprağın altında yerini usulca alır. hiç itiraz etmeden kabullenir ölümü. ama ötesini bilemez. o dalga geçtiği ahiret hayatıyla yüzleşir. asıl tokatı burada yiyer. halbuki toprağın altına girmek bile zoruna gitmemişti. o kabaran kibirine yedirmişti bunu. ama hayvandan daha aşağı muamele görmek zor gelmiş olacak ki sızlamaya başlayacak ve "keşke toprak olsaydım" diyecek belki de. ve o korkunun değerini geç de olsa anlayacak.
allaha karsi hasyet * duymaktir. en guzel korkudur. rabbin kendisini sevmemesinden korkar insan. allaha saygisizlik, nankorluk etmekten korkar. ahirette allahin yuzune bakmamasindan, selam etmemesinden korkar...
esas allah korkusu budur. bu olmalidir.