allah peygamberi arş'a davet edince, peygamber muhammed'in, cennet bineği olan, ref ref adlı alete binerek, binlerce yıllık mesafeye gidip-gelmesi:
birkaç dakikada kainat fabrikası'nın merkezine uçması.
burak adlı uçan atla şimşek gibi kainatta, ahirette gezinmesi.
allah'la, peygamberlerle sohbet etmesi.
muhammed peygamber'in;
'' allah birdir, ben onun elçisiyim, allah bana mesajlar yolluyor, kervan soygunlarından, ganimetlerden allah'a pay veriyorum'' demesi.
allah'ın ''inanmayanların ellerinin-ayaklarının çaprazlama kesilmesini, kafirlerin bulundukları yerde öldürülmesini'' istemesi.
hamile kadının karnını keserek çocuğunu öldürebilen, 5 aylık bebeklere tecavüz edebilen, çocukları sırf cinsiyeti kız diye diri diri toprağa gömebilen, kedilerin köpeklerin kulaklarını kuyruklarını kesebilen, gözlerini oyabilen; milyonlarca insanı sadece dine inanıyorlar diye bir emirle yokedebilen ve bu emirleri uygulayabilen insanların varlığı allah ın varlığına dair bariz işaretlerdir.
insan doğasına aykırı olan bu varlıklar ve olaylar; şüphesiz, insanın kendi içerisinde bulundurabileceği cinsten bir psikopatoloji değildir, tanrinin psikopatolojisidir. büyük ihtimalle de "ibret olsun" diye boy göstermişlerdir.
diğer taraftan bu kadar çok pisliği insanın kendi bünyesinde bulundurduğuna inanmak, şeytan diyerek yadırganan varlığı haklı çıkartmaktır ki; daha kötü bir eylemdir.
saf aklın (vernunft) idelerinden biri (de) tanrı idesidir. tanrı idesi ne kuramsal kurguların ne de dinlerin yarattığı bir şey değildir. sadece saf aklın hiç bir koşula bağlı olmayana, bilgenin kendi deyimiyle 'totolite'ye ulaşmak istemesinde aramak lazım bunu. saf aklın varlık yapısının bir gereğidir bu. königsbergli bilge diyor ki, bunu somut bilgiye çevirmek için elimizde sentetik a priori yargıların olması lazım, vamı peki hayır. o zaman işaretler de, semiolar da hepsi boş.
zaten bariz işaret olsaydı, eşari kelamına göre imtihan sebebi ortadan kalkardı..
gelen bütün peygamberlerin biz elçiyiz demesi! mucizeleri gerçekleştirdikten sonra, isteseler en büyük benim diye bilirlerdi, demediler çünkü onlardan büyük vardı, sadece elçiyiz dediler bize bunları yaptırtan bir güç var biz o'nun kulu ve elçisiyiz diye tanıttılar. gerçekten peygamberlere bu mucizeleri yaptıran bir güç vardı.
bütün hayatını ataizme adayan antony flew den alıntıdır!
insanlıktan bildiğim hata yapabilme özelliğinin tanrının varlığına kanıt olduğuna inanmaya başlıyorum. yoksa bir tanrı bilerek hata yapmayacağına göre bu kadar kıt insanların varoluş nedeni kesinlikle tanrının varlığının bir kanıtıdır.
eyvah! inanmaya başlıyorum sanırım. ama ateisttim ben. tüh, gitti entrylerdeki tüm karizma.
insanların değil bilim - teknoloji, hayatına dair en ufak bi düzenlemeye gitmedikleri bir zamanda ** gelen eşsiz kitap, ve bu kitabın icerisinde, ancak 12 - 13 asır sonra kesfedilen bilgilerin yer alması.