Ali ismail'in fotoğraflarını görünce içim bir garip oluyor; tatlı mı tatlı, sevecen, sevgi dolu birisi olduğu çok belli. Tüm öldürülenlere içim kahroldu ama Ali ismail daha farklı, bakınca suratımda buruk bir gülümse ama yüreğimde acı bırakan olmadı. Hiç tanımadığım bir kardeşimmiş gibi hissediyorum. Gerçekten ailesini ve dostlarını düşünemiyorum. Adalet yerine bulacak, özellikle de dövüle dövüle polis tarafından öldürülen kardeşimiz için.
siyasi, dini görüşü beni ilgilendirmiyor. bir eylemcinin sokağın ortasında dövülerek öldürülmesinin hiçbir açıklaması olamaz. bir de eylemciyi döven polisse vah ki vah. susarsak bugün ona, yarın bize.
korkmadı...
tekmelerden yumruklardan korkmadı. ölümden korkmadı. inancı için dayak yemekten korkmadı. biber gazından polis dayağından korkmadı.
çünkü o ali ismail korkmazdı.
katillerin hesabını verecek korkma ali ismail rahat uyu.
Hepsine uzulmum ama en cok ali dokundu icime.
Neden bilmem
tanimiyorum kendisini
kardesimden bile kucuktu fidanim
Ismine her rasladigimda bogazim dugumlenir.
Resimlerini gordugumde gozlerim dolar.
Farkli bir sevgi tasiyorum yuregimde hiç tanimadigim bu delikanliya karsi.
Okuyamiyorum entryleri biri kotu birsey yazmistir diye.
Kabul edip sindiremiyorum.
Tanisma firsatimiz olsaydi keske senle be cocuk
saracoglunda beraber mac izleseydik
mac cikisi kofte ekmek sefasi yapardik.
Keske girmeseydin o sokaga.
Bu ulkede en cok zarari azinlik ve otekilestirilmis insanlar goruyor. En cok ta onlar bagli ve sadiklar ulkelerine
nur icinde yat bitanem . Rahat uyu mutlu ve huzurlu ol.
yanlışlıkla, kaza kurşununa kurban gitmeyen, savaşta olmadığımız veya asker olmadığı için
şehit ünvanını alamayan, mobese kameralarının, penguen belgeseli çektiği esnada, kasten, sopalarla dövüle dövüle öldürülen, can'dır.
deri eldivenli, üstü çıplak 100 kadar adam gibi hayali değil. gerçek. hem de can yakıcı derecede gerçek.
19 yaşında kaldığını, el birliğiyle nasıl öldürüldüğünü, kimlerin öldürdüğünü, öldürme emrini kimin verdiğini, annesini ve o bakışlarını asla unutmayın.
''polise emri ben verdim'' diyen ruhsuz, kalpsiz, vicdansız, kitapsız bir caninin kuduz köpekleri tarafından; kalleşçe, korkakça, kancıkça öldürülmüş delikanlıdır.
aynı soysuz, korkak köpekler burada da varlar. ''Ali ismail'i geziciler öldürdü, sokağa dökenler ölürdü, oyuna gelmeyin! aman ha! hazreti başbakanımız ne derse doğrudur, siz de bizim gibi ona biat edin, ona domalın, şirk koşmayın!'' nidaları atarak, sahiplerine olan sadakatlerini gösterip, itliklerini hakkıyla yerine getirmekteler.
Neden ayırdılar ülken için, adalet için, özgürlük için bir şeyler yapma gereksinimi duyan ama yine ülken ve adalet tarafından dövülen bedeninden o güzel ruhunu?
Ekmek almaya giden küçük kardeşimize nişan alanların sana acımayacaklarını bilemedin belki de...
Öldün ya kardeş...
Belki de hep aleviler ölüyordur bu kavgalarda ya da belki en çok da aleviler koşuyordur memleket meselelerinin ardından ne bileyim. Hep çok yakılıyoruz kardeş hep çok öldürülüyoruz. Belki de şeytan bizden çok korkuyordur ha ne dersin? indirdin mi tokadı gelip geçerken oralardan?
Ölmeseydin keşke...
Keşke uyansa artık bu millet ve sandıkta verse gereken cevabı... Ama hala bir şekilde uygulanmaya çalışılırken sevr antlaşması, hala severken millet satılmışı, sen sözlerinle sokaktayken karşılıyorsa seni palalı ve satırlı, çıkmayacaksa artık yeni bir kurtuluş savaşı; ölsek de bir ölmesek de kardeş...
Değiştiyse sözleri pratikte istiklal marşının, unutulduysa mehmet akifin şu öğüdü:
Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı...
Geldiyse yerine,
Sat bu vatanı eğer dolduysa ayakkabı kutuları...
Hiç anlamam kardeş, insan neden gider de kendisine en çok zararı dokunanı sever. Neden kul köle olur satılmışın birine. Aşklarımız da böyle değil midir aslında? En vazgeçemediğimiz ve en bağlandığımız aslında bizi en çok üzenlerdir. Bazen bunlara müstehak diye hayıflansam da sonra kıyamıyorum yeşiline, mavisine, alına, beyazına bu vatanın. Senin ölüşün geliyor aklıma, sonra atatürk' ün ölüşü, deniz gezmiş' in ölüşü, ethem'in, berkin' in... Sorumluluk duygusu içeren yanım kabarıyor, susamıyorum kardeş ve seni anlamaya başlıyorum neden attığını kendini ateşe...
Bizim de kaderimiz neticesinde ölümdür şöyle ya da böyle. Bir gün gelirsem o tarafa bir şeklide rehberim olun kardeş bir türkü de beraber söyleyelim bu vatana ve yeryüzünde kalanlara...
eskişehirde gezi parkına destek eylemine giderken kimliği belirsiz kişiler tarafından darp edilmiştir, bir süre sonra 19 yaşında beyin kanaması geçirerek hayata gözlerini yummuştur.
