Alimiz kardeşimiz vurulmuş, dövülmüş, öldürülmüş ne gelir elden içimizi yiyip bitiren bir öfke bir acıma mevcut. Gerçek hayatta dolaşıma sokamadigimiz duygular sosyal medya üzerinden ifade ile bizi biraz olsun rahatlatiyor ama artık bu rahatlik bende rahatsızlık oluşturmaya başladı. Ali ismail'i feyste, twitterda sözlüklerde her yerde duyurmaya davasına sahip çıkmaya çağırdık birbirimizi, ancak buna rağmen verilen cezalar bir şakadan farksızdı. Neler yapabiliriz yazıyor çiziyor cogumuz politik analizler köşe yazıları vs. Sokaklara da çıkıyoruz lakin neden değişmiyor hiçbir şey. Korkuyorum gelecekten devletin her an baskısını hissetmekten. Bizi bu hale getirip birbirimize kırdıran da devlet ve yardakcilari değil mi? Bizi bize düşman eden aramıza düşmanlık tohumları eken basimizdakilerden başkası değil malesef.
Yattığın yerde rahat olmadığını biliyorum.
Bakamıyorum fotoğraflarına, izleyemiyorum haberlerini.
Gözlerin ekranı delip gözlerimin içine bakarken, kalbime dokunurken nasıl inanırım öldüğüne? Nasıl inanabilirim döve döve öldürüldüğüne?katillerine ceza adı altında ödül verilmişken annenin ağladığı haberi izlemeye nasıl utanmam?
Zaman geriye aksa 10 temmuz 2013 olsa. Katiller kovalamamış olsa sen kaçmamış olsan. Yine gülsen hayata içi gülen gözlerinle. Doğum günün olsa annen yirmi yaşını kutlasa. Sen yaşasan. Türkiye üzülmese.
Ah be çocuğum. Kabrin nur dolsun.
canının toplamının değeri öldüğündeki yaşı bile etmeyen, kalbimizin ortasına sönmeyecek mum dikmiş canım kardeşimdir. allahtan rahmet dilemekle birlikte, dilimizde, boğazımızın boğumlarında takılı kalan, kilit vurulmuş dilimizden çıkamayacak sözler var... sana ağır bana ağır bu cümleler...
katillerinin 4 yıl ceza alması demek,
tırnak içinde bazı polislerin sırtını sıvazlamak, aslanım yürü demekti, farkında değildik.
farkındaydık, söyleyemiyorduk çünkü ne zaman politically correct bir şey söylemezsek elimize şak diye vurdular...
annesinin gözyaşlarıdır canımı yakan,
alimin gözleridir beni uykusuzluğa sevk eden...
sana uzanmış, kıymış bacaklar eller tekmeler tokatlardır sebebin...
dilerim ki, bir gün gelsin
ve diyelim ki alim
kanının para etmediği
ucuz görüldüğü bu ülkede
hakkını helal et biz susarak sana haksızlık ettik.
ölürken yanında değildik, en azından şimdi senin hakkını ararken, kalbine bir parça su olsun bu arayışımız...
allahım rahmet eylesin senin güzel gözlerine,
canının ucuz görüldüğü, kanının kıymeti olmadığı topraklara hakkını helal et.
akp tarafından azmettirilen, öldürme güdüsü güçlü şerefsiz çakallar sürüsünün yok yere öldürdüğü gencimiz.
bu itlerden birisinin "gezi eylemleri darbeydi, bunları sokağa sürenler suçludur" diyerek ne denli adi bir ruh yapısı olduğunu ve ilgili yerlere mesaj göndermesini iğrenerek izledik.
Yüce Türk yargısı Ali ismail Kormaz'ın katillerine iyi halide göz önünde bulundurarak 10'ar yıl ceza vermiştir.Ulan yavşaklar, orospu çocukları, bir insanın kafasına sopayla vurarak öldüren birinin iyi haline sokayım ben, o herifin nasıl iyi hali olabilir. Böyle yargı sistemininde, ülkede çevirilen dümenler için öldürülen gençleri öldüren ülkenin güvenlik güçlerinin de ta amına koyayım.
edit: http://s7.postimg.org/utet27uuj/nizam_cedit.jpg orospu çocukluğunda adeta bir dünya markası olan andaval piç kurularının eseridir.
Yolsuzluk ve hırsızlık yapmak 0 ceza.
Maden ocağın da işçi öldürtmek 0 ceza.
Adam öldürme talimatı vermek 0 ceza.
Ali ismail , Ethem , berkin , Ceylan , Uğur gibi gençleri öldürmek ise 4 yıl.
Düşünce ve ifade kapsamına giren ayrıca siyasi ve eylemlere katilmak ise onlarca yıl cezadan başlıyor.
gezi direnişi esnasında, ıssız bir köşede sürü halinde saldıran korkak kancıklarca 19 yaşında acımasızca dövülen, tedavi edilmeyen, "öldürülen" çocuk.
öldürülen çocuklar direnişin ruhuydu belki, gezi ateşi bu çocuklardan sonra yavaş yavaş söndü. hepimiz evlerimize işlerimize dönüp duruşma kararlarını iddia sonuçlarını bekler gibi izledik.
zaten adalet, dünkü 4 eski bakanın yüce divana gönderilip gönderilmeyeceğinin oylanmasıyla inceden tüyo vermişti; bugün de mahkeme hepimize teselli ikramiyesi olacak kararları sundu. şimdi celallenme, küfür etme, isyan etme gibi hakkımız olmamasının yanı sıra bir şey de değiştirmeyecek.
cehennemin tam da dibindeyiz. her yer bok kokuyor. içimiz cayır cayır yanıyor. allah hepimize cezamızı verdi. şimdi bu vicdan yarasıyla ömürlerimiz boyunca yüzleşeceğiz.
son olarak,
benim burada duruşma hakkındaki düşüncelerimi söylesem, o katillerden daha çok ceza yerim. çok komik değil mi. hadi selametle...
Vatana millete ihanet edip isyan bayrağı ile sokakları savaş alanına çevirip tüyü bitmemiş yetimin hakkı ile yaptırılan yapılara zarar verirken darp edilip öldürülen gençtir. Allah günahlarını affetsin. Öldürülmemesi gerektiğini düşünüyorum sadece caydırılması bölgeden uzaklaştırılması yeterdi.
Itibar görmek için hırsız yada katil mi olmak gerekiyor?
iyi halden indirim alabilmek için birini öldürene kadar tekmelemek, vurmak mı gerekiyor?
Dünyanın en büyük adalet sarayında keşke biraz da adalet olsaydı.
Keşke iyi hallerini değilde Ali Ismail'e vururken ki hallerini göz önünde bulundursalardı.
Ali Ismail'e son tekmeyi adalet attı.
"Bu ah kıyamete kalmaz.
Katili, karardan sonra çocuğun annesinin gözleri önünde güldürdünüz.
Kalmaz kıyamete, kalamaz."
7 celsede karara bağlanan, ölümün karşılığında suçlularına ödül olarak cezaya çarptırılan, kemikleri sızlayan, 19'unda canına kast edilen güzel cocuk. Bu işin tanım kısmıydı.
ulan dünyanın adaletsiz olduğunu biliyorduk da bazılarının bu kadar şuursuz ve vicdansız olacaklarını bilemiyorduk. Biz mi safız onlar mı çok akıllı bilemedim. Dün 4 tane bakanı "ak"layan bu insanlar , bugün 19 yaşında hayatını kaybeden gencin ailesini de öldürdüler.
Sanıklar en fazla 1 yıl sonra aramızda. Ne güzel değil mi , katletdip öldürdükten sonra ödül gibi gelen bu ceza.
he bitmedi güzel kardeşim; senin ölümün üzerinden prim yapan, samimiyetsiz bulan, kıyas yapmaya kalkan bazı andavallar var ki işin en acı tarafı götlerindeki donları alan adamlar samimi geliyor , senin ölümüne duyulan üzüntü keder ya da adı her boksa samimi gelmiyor.
Burdan ölümünde emeği geçen bütün şerefsizlerin , ölülerini sikeyim diyor böyle boktan adaletsiz bir dünya da yaşadığım için kendi halsiyetime sokayım.!!
Sıradan olan ama kahraman yaptıklarımızdan sadece biri. Dövülerek öldürülmüş olması insanlık dışı ancak gezi de özellikle istanbul da yaşananları ekranlarda izleyenler diğer muhafazakar illerde daha sert tepkiler verdi eyleme katılanlara. Yani ali ismail korkmaz ın katlinde payı olanlar aynı zamanda ağzından salyalar saça saça etrafa saldıran ve şuan ali ismayill ühü diye yalandan ağlayan kızıl köpeklerdir.
avrupa'nın en büyük adalet sarayına sahip olacağımıza gerçekten adalete sahip olsaydık keşke, olsaydık da emel annenin yüreğine biraz olsun su serpilseydi.
19 yaşında çocuğun bilerek, istenerek, dövülerek öldürülmesinin bedelinin 10 sene olduğu bir ülkede, artık gerçekten bir söz söylemeye gerek yok.
bu çocuğu öldürenler, öldürülmesine yardım edenler, yardım edenlere destek olanlar ve bunların hepsini savunanlar umarım aynı acıyı ciğerlerinde hissederler.
ezel 3. bölüm 1:27:00, ramiz dayı; "haberin yok senin.. bunlar bizden beter delikanlı.. beter. önce öldürüyorlar, sonra affediyorlar, genel af var.. bizi içeride tutuyorlar ama bu iş ismail'e yaradı... yani sana yaradı.. sakin ol yeğenim sakin ol.. buradan çıkana kadar adın şimdilik ismail korkmaz. bu garibimi nedense döve döve öldürmüşler içerde.."
yıllar öncesinden ezel dizisinde acı bir tesadüfe konu olmuştur.