sivas katliamına tesadüfen tanık olan, elimizden yemek yemeyen, kafalarında yarattıkları alevi figürüne inanıp mesafe koyan insanlara rastlamış, annesi alevi, babası sünni bir vatandaş olarak yazıyorum bunları.
sivas katliamının gerçekleştiği yılda tesadüf sonucu sivas'taydım.
bu kulaklar dönemin valisi ahmet karabilgin'in hoparlörden yaptığı ''gazanız mübarek olsun''sözünü duydu. oradaki gözü dönmüş kalabalığın ''allahsızlar'' nidaları eşliğinde polisin ve jandarmanın seyrettiği o acı anları seyretti.
ardından sanıkları savunan dava avukatlarının akp'li milletvekilleri olduklarını da gördük hep beraber. ''müslüman mahallesinde salyangoz satıyorlar'' diyenleri de gördük. tüm bu gözlerin şahit olduğu ve içimde yarattığı öfkeye inat vicdanlarımız insan öldürmenin sebep ne olursa olursa yanlışlığından yanayım. yani zorda olsa insan kalmaya çalışıyorum bu garip coğrafya'da.
bugün davulcuyla tartıştığı için yine yakılmakla tehdit ediliyor aleviler. yine aynı türkü dillerde. aleviler insan kışkırtıyor...safsatası dönüp duruyor her yerde. farzedin öyle. farzedin insanların damarına basılıyor. cezası ölüm müdür bunun? nerde kaldı hoşgörü vs vs... nerde kaldı her ramazan hortlayan sevgi pıtırcığı haller?
dersim'in mağaralarında bebek ihtiyar kadın çocuk demeden katliama maruz kaldılar.Ehl-i sünnet'e bağlı bir kişi olarak söylüyorum Hz.Ali ve diğer bütün sahabileri çok sevdiğimi belirtmek isterim. acının rengi yok. aleviler en çok ezilen insanlar değillerdir fakat kemalizm despotluğu yüzünden en vahşice katledilen insanlardır. müslüman mazlumun dinini sormaz. aynı şey hristiyanlara veyahut başka bir dine bağlı olan kişilere karşı yapılsa yine de karşı durulması gerekir. islam budur.
chp belediyelerinin iş başında olduğu yerlerde geçerli olmayan söz. mesela izmirde belediyeye ve ilçe belediyelerine kapağı atmanın önemli bir şartıdır alevi olmak.
sunni olsun alevi olsun sonuçta hepsi müslümanlığın mezhepleri. o yüzden mezhebe göre yargılamak yanlıştır . olaylar doğru, ama sakin olun biraz bir de din yüzünden çatışmasın ülkemiz.
hiç bir zaman muhafazakarlar kadar ezilmemişlerdir. kılıçdaroğlunun elindeki en değerli karttır. hiç bir zaman da iktidara gelemeyeceğini bildiği için alevi kartını oynamaya çalışmaktadır. oysa ki kılıçdaroğlundan önce alevi kelimesi günlük yaşamda geçmezdi bile.
yaksalar da yıksalar da içimizdeki ehlibeyt aşkını öldüremeyecekler, yolumuzdan döndüremeyecekler. herkesin inancı kendine. bu cümleyi en çok bu zamanlar da seviyorum.