günlerden bir gün, çoğunuz daha portakal ağacında vitaminken, henüz yengenizle yeni evliyiz heybeliada'ya gitmiştik.
deniz kenarında baktık papazlar var çevresinde çıplak gençler denize dalıyorlar, seyretmeye gittik.
meğer o gün ta fota bayramıymış.
papaz denize haç atıyor, rum gençler de haçı çıkarmak için yarışıyor falan.
ama bekle allah bekle kimse haçı çıkaramadı.
hanıma dedim ben dalayım çıkarayım, "manyak mısın kış günü üşütürsün" dedi.
tabi ki ben onu dinlemedim ve papaz efendinin yanına gittim, haçı çıkarmaya talip olduğumu söyledim, o da atla madem dedi, soyundum ve suya atladım, buz gibiydi amına koyayım, bir daldım iki daldım, sonra baktım denizde kimse kalmamış, haçı çıkaramayan rum palikaryaları denizden çıkıp havluya sarınmışlar herkes bana bakıyor, neyse 3. dalışta haçın parıltısını gördüm, sonra nefeslenmek için çıkıp derin nefes aldım ve 4. kez daldım elimden haçla çıktım denizden.
kıyıdaki bütün rum kızları alkış kıyamet...tabi yengeniz bir yandan beni hem kıskanıyor, hem de "bu benim kocam" diye herkese göstermeye çalışıyor.
çıktım haçı papaz efendiye teslim ettim, o da bana havlu verdi, ve beni o senenin ta fota kahramanı ilan etti. sonra beraber kiliseye gittik, ısındık falan. papaz efendi bize bir şişe şarap hediye etti o gün.