akp yalanları

entry296 galeri9
    120.
  1. La herif hürriyetten alıntı yapıp milleti yalancılıkla suçluyor.
    Klavuzu karga olmuş çoktan boku yemiş.
    Aynı alıntıyı biz sabahtan alıp yapsak yandaş diye ağlardı bu bebeler.
    0 ...
  2. 119.
  3. yine rte yine yalan!

    mehmet y yılmaz yazmış!
    aklı selim olan kim bu sözlere katılmaz!
    --- alıntı ----
    "Ekmek almaya giden çocuk var mı? Ekmek almaya giden çocuğun elinde sapan olur mu? Cebinden demir bilyeler, patlayıcılar çıkıyor. Sanki polis o çocuğu bilerek hedef alarak bizzat fişeği atmış. Yüzünde poşu olduğu zaman polis kaç yaşında olduğunu anlamaz ki. Polis terörle mücadele ederken orayı dağıtmaya çalışıyor."

    Bunu Başbakan'ın ağzından duyunca ne düşünürsünüz? "Cebinden patlayıcılar çıkan bir terörist" var! "Patlayıcı" denildiğinde ne anlarsınız?
    C4 plastik patlayıcı mı, dinamit mi, başka patlayıcılar içeren bombalar mı? Evet, normal olarak "patlayıcı" denilince bunu anlarız. Başbakan da zaten bu sözü söylüyor ki öyle düşünelim, "ekmek almaya giden çocuk" yerine "cebinden bomba çıkan bir teröristi" koyalım. Böyle yapınca da 14 yaşında bir çocuğun polisin hedef gözeterek attığı bir gaz fişeği ile vurulup ölmesini normal karşılayalım.

    Hatta kendisi gibi "Oh oldu" diyelim! Berkin Elvan, gaz fişeği ile vurulup hastaneye kaldırılınca, hastane güvenliği üzerinden çıkanların listesini yapmış, polise vermiş. Polis de o tutanağa dayanarak istanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na bir tahkikat evrakı yollamış. O belgeye göre Berkin Elvan'ın üzerinden çıkan ve Başbakan'ın "patlayıcı" dediği şey, üzerinde "FEZA TORPiL" yazılı çatapat! Polisin tahkikat evrakında bu "torpilin" piyasada satılanlar ile benzerlik gösterdiği de belirtiliyor. Bu evrakın fotokopisi dün Yeni Akit gazetesinde de yayımlandı.

    Her yerden satın alabileceğiniz, bizlerin de çocukken bayramlarda aldığımıza benzer, ses çıkaran bir tür çatapat! Son yıllarda maçlarda da atılıyor, son örneklerini Trabzon'daki maçta gördük, o çatapatları atan seyirciler için Terörle Mücadele Kanunu çerçevesinde bir soruşturma açıldığını da duymadık. Başbakan bunu bilmez mi? Kuşkusuz ki biliyordur, çocukluğunda o da benzer mantarları, maytapları, çatapatları, "kızkaçıranları" kullanmıştır, hiç kuşkum yok. Peki, bunu bildiği halde neden ısrarla "patlayıcı" diyor? Bu da "Camide içki içtiler" ya da "Türbanlı kardeşimize üstü çıplak adamlar Kabataş'ta saldırdılar, üzerine işediler" gibi çiğnenerek sakız edilecek bir yalan mı? Bir kara propaganda örneği daha mı? Başbakan'a vicdan çağrısı çok yapıldı ama belli ki işe yaramamış. Allah'a havale edeceğiz, öyle görünüyor ki!

    Öte yandan Başbakan'ın "insan haklarından" da haberi yok gibi görünüyor. "Başında poşu sarılıydı, polis yaşını nereden anlasın" diyor. O gaz fişeği ile vurulup ölen insan, bir çocuk değil de mesela benim yaşımda birisi olsaydı, polise hak mı verecektik? O fişeklerin en az 45 derece açıyla havaya doğru atılması gerektiği, hedef gözetilerek atılmamasının şart olduğu bir gerçek değil mi? Fişeklerin üzerinde hedef gözetilerek atış yapılmasının can kayıplarına, ağır yaralanmalara yol açacağı belirtilmiyor mu? AiHM, fişeklerin doğrusal olarak atılmasının insanın yaşam hakkına tehdit olduğunu, işkence ve kötü muamele sayılması gerektiğini belirtmedi mi? Türkiye bu yüzden daha önce tazminat ödemek zorunda kalmadı mı? Başbakan bunu hatırlamıyorsa hemen hafıza güçlendirici çalışmalara başlamalı, çünkü o kararın tarihi geçtiğimiz yılın temmuz ayı! Ama o belli ki polisin hedef gözeterek gaz fişeği atmasını normal görüyor. O böyle görmeye devam ettiği sürece, polisin bu tutumunun önüne geçilebilir mi? O bunu teşvik ettiği sürece, gaz fişeği ile meydana gelen ölümlerden ve yaralanmalardan kimi sorumlu tutmamız gerekiyor?

    --- alıntı ----
    http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/26051299.asp

    yazının davamında da seçim sürecinde rte nin polis devleti uygulamaları var!
    1 ...
  4. 118.
  5. günün olayı: (bkz: 20 mart 2014 twitter e girişin engellenmesi)

    bu olayın gerekçesi mahkeme kararı imiş!

    önce mahkeme kararının olmadığı anlaşıldı!

    sonra kapatma kararını veren savcılığın Terörle Mücadele Kanununun 10 uncu Maddesi Uyarınca Kurulan Ağır Ceza
    Mahkemelerinin Kaldırılması hakkındaki kanun ile böyle bir işlemi yapmaya yetkisinin olmadığı ortaya çıktı!

    --- alıntı ----
    TMK 10. maddesi ile görevli olup, söz konusu maddenin yürürlükten kaldırılmasıyla birlikte, dosya devri dışında hiçbir işlem yapma yetkisi bulunmayan istanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın internet sitelerine erişimin engellenmesine ilişkin kararı yok hükmündedir.
    --- alıntı ----
    http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/26053066.asp

    sonrasında istanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, Twitter ile ilgili bir kapatma kararı almadıklarını söyledi!
    http://www.dunya.com/bass...karari-yokmus-222902h.htm

    bugün öğle arasında a haber'de başbakanın siyasi (yalan danışmanı desek daha doğru olur) danışmanı yalçın akdoğan
    "engelleme kararını mahkeme vermiştir. buna kayıtsız kalamazdık. kişisel hakların korunması için bu kararı aldık. twitter zararlı içerikli kaldırır sorumluları bize bildirirse tekrar ulaşım sağlanır" minvalinde bir şeyler söyledi!

    insanların gözlerinin içine baka baka bu kadar kolay yalan söyleyen kişiler müslümanım diye nasıl dolaşıyorlar!
    1 ...
  6. 117.
  7. Daha fazla ayrıntı için ak yalanlar kitabına bakılabilir.
    0 ...
  8. 116.
  9. rte "Bunlarda takiyye meşrudur, yalan meşrudur, iftira meşrudur, fitne meşrudur. Gayeye ulaşmak için herşey meşrudur" şeklinde başladığı konuşmasını "Obama ile konuştum. Ülkemdeki huzursuzluğun sebebi sizdedir. Pensilvanya'dadır. Sizde gerekeni yapın. Siz ABD'yi tehdit edeni benden nasıl istiyorsanız bende sizden istiyorum dedim. O da her şey yapılacak dedi." şeklinde sürdürmüştü!

    rte'nin canlı yayında A Haber'de katıldığı "Gündem Özel" programında söylediği bu sözlerin yalan olduğu ortaya çıktı.
    http://www.turkiyegazetesi.com.tr/gundem/138929.aspx

    Beyaz Saray yetkilisi "Sayın Gülen ile ilgili Başkan Obama’ya atfedilen cevap doğru değildir" dedi.
    http://www.hurriyet.com.tr/dunya/25965124.asp

    hadi biz yalanlarınıza alıştık ama bari dünyaya rezil etmeyin bizi!
    2 ...
  10. 115.
  11. --- alıntı ----
    BAŞBAKAN şunları söylemişti:
    - Gezi olaylarının arkasında DHKP-C var. (05.06.2013)
    Gezi olaylarının arkasında CHP milletvekilleri var (11.09.2013)
    Gezi olaylarının arkasında cemaat var. (16.02.2014)
    --- alıntı ----
    http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/25831952.asp
    0 ...
  12. 114.
  13. 113.
  14. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ TBMM'de 'Yargıya baskı' iddialarına karşı çok sert bir çıkış yaparak 'yargıya baskı yapan namussuz ve şerefsizin ta kendisidir' demişti. Bakan Bozdağ hakkında izmir Cumhuriyet Başsavcısı tarafından tutulan tutanak ortaya çıktı.
    http://sozcu.com.tr/2014/...bozdagin-tutanagi-458093/
    1 ...
  15. 112.
  16. ''istanbul'a 3. köprü yapılması intihardır.'' diyen bir zihniyetin, istanbul'a 3. köprü yapması ardından da ayakkabı kutularını satan bir zihniyetin türkiye gibi bir ülkede ba(o)şbakan'lık yapması.
    1 ...
  17. 111.
  18. Pkk bitti.

    -pkk şu an daha da güçleniyor. Seçimden sonra kan gövdeyi götürecek.
    3 ...
  19. 110.
  20. --- alıntı ----
    Başbakan'ın ve kızının, senede üç kere gittikleri bir villada tadilat yaptırmak istedikleri ortaya çıkınca, hem Başbakan, hem de evin sahibi olduğunu iddia eden kişi "Hayır, o evler 30 yıldır var" diye açıklama yaptılar.Ertesi gün Google Earth görüntüleri gösterdi ki, 30 yıldır orada olduğu söylenen villalar, daha geçen yıl bile yokmuş!
    --- alıntı ----
    http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/25806209.asp
    2 ...
  21. 109.
  22. --- alıntı ----
    Fox TV'den ismail Küçükkaya, Nihat Özdemir'e soruyor:
    -100 milyon dolar verdiğiniz doğru mu?
    Özdemir: Doğru.
    Küçükkaya: Sabah-ATV'ye ortak mı oldunuz?
    Özdemir: Hayır Sabah-ATV'ye ortak olmadım, borç para verdim.

    Benzer havuz sorusu önceki akşam Zaman gazetesi muhabiri tarafından Başbakan'a sorulunca Tayyip Erdoğan para veren havalimanı müteahhitlerinin Sabah-ATV'ye ortak olduklarını, yani medyaya girdiklerini söyledi.

    Bu durumda ya Nihat Özdemir ya da Tayyip Erdoğan doğru söylemiyor?

    Nihat Özdemir'in 100 milyon dolar verip ortak olduğu bir şirketi saklaması eşyanın tabiatı gereği mümkün değil.

    --- alıntı ----
    http://www.ilk-kursun.com/haber/169917
    0 ...
  23. 108.
  24. --- alıntı ---
    Eski içişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda gözaltına alındığında Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ne demişti?
    "Bir içişleri Bakanı'nın oğlunun gözaltına alındığını basından öğrenmesinden daha acıklı ne olabilir ki?"
    Peki, önceki gün Kemal Kılıçdaroğlu'nun grupta açıkladığı tapeden neyi öğrendik? Muammer Güler'in, oğlunun gözaltına alındığını basından öğrenmediğini... Evinde polisler arama yaparken kendisini arayan oğluyla yaptığı telefon görüşmesinden öğrendiğini öğrendik.
    Ama tabii bu da acıklı... Çünkü para sayma makinesi ile 1 trilyona polis el koydu...
    --- alıntı ---
    http://gundem.milliyet.co...detay/1835912/default.htm
    0 ...
  25. 107.
  26. muammer güler oğlunun evinden çıkan parayı açıklamak için bir süre bahane bulamamış sonunda ev satışı demişti!

    son çıkan tapelerden bi bukle!
    -- alıntı ---
    Sonra oğluna akıl veriyor: "Tamam, anladığım kadarıyla Zarrab ile rüşvet ilişkisinden bahsediyorlar. Şunu söyleyeceksin: diyeceksin ki danışmanlık ilişkim var, gayriresmi danışmanlık. Resmi yapmadım, babamın şeyi olmasın. Benim para alışverişim bu. Benim alacaklı olduğum dayımın oğlu, akrabam bunların yanında çalışıyor, onun bana borcu var, senetlerimiz de var, onun şeyini yapıyorum. Gayriresmi danışmanlık ilişkim var. Rüçhan’dan alacağım var, rica ettik."
    -- alıntı ---
    http://www.hurriyet.com.t...arid=148&hid=25799550

    fonda "Karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar" şarkısı ile okuyun iyi gidiyor!
    0 ...
  27. 106.
  28. (bkz: 35 yıllık denilen villanın 2 yıl önce görünmemesi)
    rte nin 3-5 gün kaldığını ve arkadaşına ait olduğunu iddia ettiği urla villasında
    sümeyye'nin ayrıntılı dekorasyon tarihi yaptığı bilinmektedir.

    sadece misafirliğe gidilse tadilat yapılmayacağından rte kuvvetle muhtemel yalan söylemektedir.
    mehmet y. yılmaz da dalgasını geçmiş.
    http://www.hurriyet.com.t...arid=148&hid=25799550

    "bide" konusunda aydınlanmak gerek!
    batının "bide" yanlarını alalım!
    1 ...
  29. 105.
  30. teğet geçti.
    2007'de sözde teğet geçen krizin yan etkileri 17 aralıkta baş gösterdi.
    şayet bütün bakanlarda mide bulantısına yol açmıştır.
    4 ...
  31. 104.
  32. 103.
  33. rte nin almanya'ya giderken ayaküstü söylediği yalan bunlardan biridir.

    --- alıntı ----
    Za­man ga­ze­te­si mu­ha­bi­ri 17 Ara­lı­k'ta­ki rüş­vet ve yol­suz­luk ope­ras­yo­nun­dan ay­lar ön­ce, Mil­li is­tih­ba­rat Teş­ki­la­tı­’nın (MiT) Rı­za Sar­raf hak­kın­da ken­di­si­ne sun­du­ğu "u­ya­rı­" ra­po­ru­nu so­ru­yor.
    Baş­ba­kan mu­ha­bi­re kı­zıp azar­lı­yor:

    "...Pa­ra­lel ya­pı­nın tem­sil­ci­le­ri du­ru­mu­na dü­şü­yor­su­nuz. Mi­T'­in ra­po­ru­nu bi­le­cek ka­dar pa­ra­lel ça­lı­şı­yor­su­nuz. (...) Mi­T'­in bu tür bel­ge­le­ri na­sıl ele ge­çi­ri­li­yor? MiT sü­rek­li giz­li­lik kay­dıy­la ça­lı­şır. Bu, ül­ke­yi sev­mek de­ğil­dir. Bu­ra­sı çok teh­li­ke­li. Bu, va­ta­na hiz­met de­ğil, iha­net­tir. iS­Mi GE­ÇEN ZAT iLE iL­Gi­Li, BA­NA BU­GÜ­NE KA­DAR HiÇ­BiR SUÇ DU­YU­RU­SU GEL­ME­MiŞ­TiR!.."

    Oy­sa Baş­ba­kan Er­do­ğa­n'­a Rı­za Sar­ra­f'­la il­gi­li ola­rak suç du­yu­ru­su gel­di.
    Hem de MiT ra­po­run­dan ay­lar ön­ce...
    Ş.D. isim­li ki­şi, Rı­za Sar­ra­f’­ın kur­ye­le­ri adı­na kur­du­ğu pa­ra­van fir­ma­lar üze­rin­den 87 mil­yar Do­lar ve Eu­ro­'luk ka­ra pa­ra ak­la­dı­ğı­nı dev­le­te ih­bar et­ti.
    Cum­hur­baş­kan­lı­ğı (Dev­let De­net­le­me Ku­ru­lu), Baş­ba­kan­lık, Ma­li­ye Ba­kan­lı­ğı­'nın MA­SAK (Ma­li Suç­la­rı Araş­tır­ma Ku­ru­lu) baş­ta ol­mak üze­re il­gi­li bi­rim­le­ri­ne, ay­rın­tı­lı bil­gi içe­ren bir mek­tup gön­der­di.
    11 Ara­lık 2012 ta­rih­li bu ih­bar mek­tu­bu­na, Sar­ra­f'­ın, ada­mı Adem Gel­ge­ç'­i (tu­tuk­lu) kul­la­na­rak fa­ali­ye­te ge­çir­di­ği pa­ra­van fir­ma­la­rın Ti­ca­ret Si­ci­li­'n­de­ki ka­yıt­la­rı­nı ve ka­ra pa­ra tra­fi­ği­ni bel­ge­le­yen ban­ka de­kont­la­rı­nı da ek­le­di.

    * * *

    Cum­hur­baş­kan­lı­ğı­'n­dan muh­bi­re ge­len ce­va­bi ya­zı­da, ko­nu­nun Ma­li­ye Ba­kan­lı­ğı­'na in­ti­kal et­ti­ril­di­ği bil­di­ril­di.
    Ni­te­kim Ma­li­ye Ba­kan­lı­ğı, ağus­tos ayın­da, Rı­za Sar­ra­f'­la il­gi­li bir so­ruş­tur­ma baş­lat­tı.
    Pe­ki ya Baş­ba­kan­lık?
    Baş­ba­kan­lı­k'­tan ise ses se­da çık­ma­dı!

    --- alıntı ----
    http://sozcu.com.tr/2014/...la-yalan-soylemez-452244/

    helal olsun yine dik durmuş! "adam gibi adam"lığını göstermiş!
    0 ...
  34. 102.
  35. 101.
  36. Ayşenur Arslan'ın yazısı.
    ---- alıntı -----
    Erdoğan, dünya medya devlerini 'düşman' ilan edip, esti savurdu. Bu arada, hızını alamadı ve şöyle bir cümle kurdu: "Sadece BBC mi? Wall Street Journal... Bu gazetenin sahipleri kimler? Geçenlerde ingiltere'de aynısını yaptılar. Cameron hemen gazetelerini kapattı".
    Bizler, Türk vatandaşı ve gazetecisi olarak alışkınız. Ama ingilizler alışık değil. Gülüp geçmemiş. ingiltere'nin Ankara Büyükelçiliği sözcüsü Peter Spoor bir açıklama yapmış:
    "Erdoğan'ın sözlerinden dolayı şaşırdık. Bu sözlerin bir yanlış anlamadan kaynaklandığını düşünüyoruz. Çünkü Cameron hiçbir gazeteyi kapatmadı" demiş.

    ---- alıntı -----
    http://www.ilk-kursun.com/haber/168390
    0 ...
  37. 100.
  38. 20. cilti baskıda olan yalanlar topluluğudur.
    2 ...
  39. 99.
  40. alaattin aktaş iyi yakalamış:

    ---- alıntı -----
    Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, bu kez de kur artışının ekonomide kalıcı bir hasar yaratmayacağı görüşünü dile getiriyor.

    Züccaciyeci dükkanına giren fil ortalığı tarumar edecek, ama dükkanda hiçbir şey kırılmayacak. Yani bizde de kur arttıkça artacak, ama bu durum ekonomide hiçbir tahribat yaratmayacak. Bunun nasıl olacağını ah bir de biz bilebilsek!

    Enerji Bakanı Taner yıldız, petrolün varilinin 107 dolarda, dolar kurunun da 2.27 düzeyinde kalması halinde yılsonunda Türkiye'nin enerji faturasının 7 milyar dolar artacağına dikkat çekti. Yani hiç olmazsa Enerji Bakanı Yıldız, "Kur artışı da neymiş, bize hiçbir etkisi olmaz" gibi bir yaklaşım sergilemedi.

    ---- alıntı -----
    http://www.dunya.com/hang...ine-inanalim-154612yy.htm

    sadece enerji değil kur artışı, ekonomik krılıganlık ve politik riskin devletin borçlanmasını nasıl etkilediğini anlamak için
    (bkz: türkiye ekonomisi/#22648055)
    1 ...
  41. 98.
  42. yandaş gazetecilerin de dilinden düşmez.

    rte'nin brüksel ziyareti sonrası 22.01.2014 tarihli nihal bengisu karaca yazısı:
    Başbakan'ın hem AB Konsey Başkanı Herman Van Rompuy ve AB Komisyon Başkanı Jose Barroso ile görüşmesi vardı... ortak basın toplantısında Rompuy ve Barroso'nun başbakan'ın kuvvetler ayrılığı ve hukukun üstünlüğü konusunda verdiği güvenceden memnun göründüğü göze çarptı.

    Barroso ve Rompuy'e sorulan "ikna oldunuz mu" ısrarı her defasında biz kaygılarımızı ilettik, samimi bir güvence aldık. Başbakan kuvvetler ayrılığı ve hukuk üstünlüğünün asla zedelenmeyeceği noktasında garanti veriyor. biz krizi ilkeler, mevzuat üzerinden değerlendirir, gözlemler, raporumuza yazarız. ama sonuçta bu bir iç meseledir.

    yalamanın önde gideni engin ardıç ne demiş:
    Başbakan kalktı yıllar sonra Brüksel'e gitti ve derdini Avrupa Birliği'ne anlattı.Avrupa Birliği yöneticileri başbakana hak verdiler ve hükümetin attığı adımın "hukukun üstünlüğü ilkesine uygun olduğunu" söylediler. "Bu konuda güvence aldık, destek vermeye hazırız" da dediler.
    Çünkü hükümetin bu adımı, muhalefetin iddia ettiği gibi "yargı üzerinde yürütme baskısı" kurmaya değil, "belli bir örgütün neredeyse eline geçmiş olan yargıyı kurtarma" girişimiydi.

    http://www.sabah.com.tr/Y...iniz-mi-duduk-makarnalari

    daha da ararsanız bulursunuz!

    -----
    olayları bir de melih aşık'tan dinleyelim:

    Başbakan'a Brüksel temaslarında en çok polis ve yargıdaki gelişmeler soruldu… Başbakan'ın yanıtlarının etkisini Karma Parlamento Komisyonu Başkanı Helene Flautre anlattı:
    - Polis ve yargıda meydana gelen dramatik yeniden yapılanmaya vurgu yapan sorulara Erdoğan'ın yanıtları, parlamenterleri ikna edemedi.

    -----

    hadi diyelim ki sn. karaca'nın propagandası doğru olsun.

    ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz!

    eski ulaştırma bakanı 2014 yerel seçimlerinde izmir bb adayı binali yıldırım'ın bacanağı liman ihalesinden bir gün önce ihaleye katılan bir firmadan rüşvet cukkalarken görüntülendi! sonrasında soruşturma başlayınca firma yetkilileri yakalandı ama torpilli bacanak 4 gün yargıdan kaçtı! bu süreçte delillerin karartılmasına ve adalet bakanlığı müsteşarının soruşturma savcısına baskısıyla soruşturma kapatılmaya uğraşıldı.
    (bkz: ak yargı/#22627074)

    ayrıntılar için rifat serdaroğlu'nun: anlat binali anlat
    başlıklı köşe yazısı okunabilir.
    http://www.ilk-kursun.com/haber/167765
    0 ...
  43. 97.
  44. akpnin doğruları diye değiştirilmesi dilenen başlıktır.
    yalan çok doğru az . imfye borcun bittiği mesela şuanda o borcun yüzde yüzalmış katı iç borçlanma var.
    iktidarların yaptığı nedir. içe borçlanır ödeyemez kapatamaz. dıştan borç alır.
    akpnin yaptığı iç borç yapıp dış borcu kapatmaktır. halbuki yedikleri paranın miktarı le de dış borç kapatılabilirdi içi daha fazla borçlandırmanın anlamı yoktu.

    ordunun kozmik odaları devlet sırrı değil ama silah yüklü tırlar devlet sırrı.

    içki içmek gavurluk ama çalmak milleti kandırmak . insanların dini milli değerlerini sömürmek mübah.

    milyonlarca müslüman ırakta katledilirken amerikanın yanında olup askerlerine dua etmek mübah.
    esadın gücü zayıflasın diye el kaideyi desteklemek el kaidenin esadı öldürmek yerine
    yine masum canların kafalarıyla futbol oynaması alevileri toplayıp kafa göz kesmeleri mübah
    akpliler bunları hiç görmüyor neden olurda görürlerse tayyibe olan imanları sarsılır.
    1 ...
  45. 96.
  46. --- alıntı ---
    Başbakan TIR’ların aranmasına da değiniyor:
    - Savcı benim iznim olmadan kalkıp böyle bir müdahalenin içine giremez ve MiT’in ne getirip ne götürdüğüne bakamaz. Bu paralel yapılanmanın diğer bir versiyonudur...
    Oysa... Savcı MiT mensuplarıyla ilgili soruşturma için Başbakan’dan izin ister ama kamyonları aramak için izin istemesine gerek yoktur. Başbakan yasayı da bilmiyor ya da saptırıyor...
    --- alıntı ---
    http://gundem.milliyet.co...detay/1825342/default.htm
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük