Partisi ne yapsa yine partisini savunur.
Bir de yolsuzluk konusunda derler ki çalıyorsa bile çalışıyor. Chp ne yapmış doksan senede. Chp fabrikaları, devlet kurumlarını satıp 400 milyar dolar gelir elde etseydi chp de hizmet ederdi.
1-kırsal kesim insanı - hiçbir gelişmeden haberi olmayan , akp yi hala ve hala dini koruyan savunan bi parti sanan , 17 aralıkmış tape ler miş hırsızlıkmış hiçbirini duymamış olan insandır. bunlara laf edemezsiniz.
2-kendi dümeninin peşinde olan rantçılar - kendi içlerinde ikiye ayrılırlar. zenginler ve fakirler olmak üzere. zengin olanlar akp nin varlığından nemalanan insanlardır. yandaş oldukları için para kazanmış sınıf atlamışlardır. fakirler ise akpli çevrelerden önüne ekmek atılmış bi işe girmiş asgari ücret kazanan ve devletin zaten bunu yapmak zorunda olduğunu bilmeyen , bunu akp nin bir lütfu sanan insanlardır . bu iki gruba da bi yere kadar lafım yok.
3- ve işte en tehlikelileri - körler. at gözlüklüler. laf anlatamazsınız. sizi dinlemezler. onlar için akpymiş belediye seçimleriymiş falan hiç önemi yoktur. onların allahı tayyiptir. tayyip çıkıp ' beyler siz bana oy veriyosunuz ama ben baya baya sizin hakkınız olanlarla ceplerimi doldurdum amına koydum yani ortalığın. şu an ülkeyi terk etsem 10 nesil yaşa götürdüklerimle' dese bu adamlar gene tereddütsüz tayyibe oy verirler.
düşünsene adamların yemediği laf kalmadı. hakaretler nefret suçları her yerde. adamlar napıyor. ne muhatap olucam abi deyip itle köpekle dalaşmayıp hoppp sandığa vuruyor damgayı.
bitiyor mu çile? elbette hayır. sonra gelsin, aziz nesin anma günleri.
akp medyası sayesinde iyice süngere dönen beyne sahiptir artık. inandığı, bildiği her şey akp medyasının dedikleridir. faşist iktidarın hep yaptığı düşünce kontrolüne en güzel uyan kitledir.
bu kitle, yaklaşık 3 yıl boyunca akp medyası sebebiyle her şeyi, hatta 1999 depremini bile ergenekondan bildi, ne sorun olsa memlekette ergenekonu suçluyordu.
hazirandan aralık ortasına kadar, her şeyin suçlusu gezicilerdi. istanbul trafiğini bile "geziciler istanbul'u kötü göstermek istiyor" diye sundular.
17 aralık'tan beri, bu kitler her şeyin suçlusu olarak cemaat'i görmekte, yine akp medyası nedeniyle. artık beynini hiç kullanmıyor, adeta köpeğine hedef gösteren sahibine uyar gibi, akp medyası ne gösterirse onu suçluyor.
bütün bunları da hiç düşünmüyor sorgulamıyor, beyinleri süngere dönmüş. kafasına kuş sıçsa, bir dönem ergenekon'dan biliyordu, bir dönem gezicilerden, bir dönem cemaatten. akp medyasının taktiği, her şeyi ama her şeyi tek bir düşmanın üzerine yönlendirmek, aptal seçmeni zaten onlardan gelen her şeye inanmaya hazır.
haysiyet olsa elele tutuşarak yüksek bir yerden atlaması gereken insan grubu. şaka lan, hadi "kandırılmışlar" diyelim, nihayetinde ustalarının yapıştığı yeni bahane de şu aralar böyle: "kandırıldık" "safmışız" "yahu amma da salakmışız ha" diye meydan meydan zırlamak. kime karşı günah çıkarma? yine bu akp seçmenine karşı, yoksa kendi kendilerinden başka kandırabilecekleri kimse kalmadı bu gezegende. tencere kapak ikilisi bunlar: akp ve seçmenleri...
bakın. bu adamlara koyun, göt kılı vs. gibi sıfatlar kullanmayın rica ediyorum. evet yıllardır yönetilen bir algı operasyonu var, yıllardır siyasal islama devşirilen bir merkez sağ seçmeni var ama emin olun türkiye' nin yüzde 20 si haricinde kalan kısım kesinlikle katı söylemlere, ayrıştırmalara ve yolsuzluklara karşı. fanatik ve sadece dünya görüşü örtüştüğü için akp' yi savunan tayfayla, evet az okuyan evet senin kadar gündemi takip etmeyen işinde gücünde ancak kadirşinas insanları karıştırmayın. yahu bir düşünsene bu adamlara oy verenler senin halan, benim teyzem, başkasının babası değil mi?
sözüm bu yüzde 20' nin dışında kalanlar içindir. kolay değil, bu insanlar 17 aralık 2013 e kadar daha önceki iktidarların türkiye' ye kazandırdıkları projelerden sonra nemalanamadığı reklamlarla aldatıldılar. başbakanı mazlumların sırdaşı, dünya lideri olarak bellediler tertip edilen şovlardan sonra. ve birgün geldi ilk sarsıntıyı hissettiler. inanmadılar ilk önce. sonra 25 aralıkta kolluk kuvvetlerinin emri uygulamadığı yaygarası dolaşmaya başladı kahvelerde. emniyette iktidarı bugüne kadar desteklemiş 8000 bin insan sürüldü. evini barkını taşıdı. hepsinin akrabası var, hayatın yorduğu nazlarının geçtiği anaları var babaları var.
gün oldu seçim atmosferine girdik. şubat sonunda emin olun halkın gözünde montaj olduğu tescillenemeyen büyük cukka kayıtları duyuldu. dilden dile dolaştı. duymayan bilmeyen kalmadı. o çok güvendikleri adam tüm bunları kesin bir dille yalanlayamadı. bunu akp' ye oy vermiş seçmenin göremediğini sanıyorsanız, kusura bakmayın ya toplumdan kopuk olan sizsiniz ya da çok aptalsınız. 17 aralıkta kafalara düşen "acaba" soruları gönüllerde yerini dönüşü olmayan kırgınlıklara ve öfkeye bıraktı. ben "terör bitecekse apo çıksa da olur." diyen insanlar tanıyorum sırf bu olaylardan sonra fikri değişen.
unutmayın lütfen, bunca yıl gözlerinde büyüttükleri adamın gözlerinde küçülmesi bu kadar kısa zamanda olmayacaktır ancak malum ve mutlak son görünmüştür. herkes bilsin ki, bugünler çok uzak değildir.
korkaktırlar. bakmayın siz sanal ortamdaki ak troller. zaten yakındır, şu seçime bir şaibe karışsın kendi adıma önüme gelenini indireceğim yemin olsun and olsun!
neyi nasıl savunacağını şaşırmıştır artık. yakında savunmayı da bırakır. bu kalabalığın hali tam bir ilizyon, temelsiz yapı, şişirilmiş balon. kimyaları bozuldu heriflerin.
dün cemaat iyiydi hoştu, allah yolundaydı. bugün haşaşi oldu, paralel oldu. akpliler bu dönekliği savunmak zorunda kaldılar.
ergenekoncular darbeciydi, vesayetti. şimdi komplo mağduru oldular. bunlar da savunulur.
bdpliler teröristtiler, vatan hainiydiler. ki bence en çok canlarını yakan da bu olacak. bu terör uzantılarıyla anlaşıldı, bunlarla ortak olundu. akpliler bunları da sineye çekti, savunmak zorunda kaldılar. daha da karışacak işler. pkk doğu illerindeki teşkilatlanmayı sonlandırdığında bakalım nasıl hissedecekler kendilerini.
3 yıl 5 yıl gibi siyasi tarih için çok kısa sayılacak zamanda bu kadar döneklik fazla, kitle ne kadar sorgusuz itaat ediyor olsa da insanın kimyası bunu kaldıramaz. bu kadarını vicdan almaz. bu kadar çok vicdansız bir arada olamayacağına göre illa bir yerlerden dağılacak bu yapı. ülkeyi de seçmeni de çok zorladı çünkü. bokunu çıkardı hatta.
rte ne yaparsa yapsın, ne söylerse söylesin; "tayyip'e laf yok" diyerek bilinç(!) düzeylerini belli eden seçmen kitlesi. bugün koyu bir erdğan aşığıyla konuştum ve konuşmanın sonunda beni neredeyse vatan haini çıkaracaktı bu arkadaş. adamlar aşmış resmen.