sözlükle alakalı olan bitenler ve geçici sözlük fenomenleri zerre umrumda olmadığı için şu an başlığında yazdığım kişiyle alakalı hararetli tartışmaları, kavga dövüşleri, salya sümükleri görüyor ve izliyor olsam da, mevzuya müdahil olmayı düşünmüyordum, ama dayanamadım lan artık. çivileme dalıyorum abi.
öncelikle şurası kesin ve net: bu arkadaşımızın, diğer yerleşik değerlere küskün, toplumun bam teline basıp titretecek malzemelerle sanal karakter oluşturan sazan avcılarından hiçbir farkı yoktur, yani eşcinsel değildir, fake yazar olmasa da, fake karakterdir, tek özelliği eşcinsellik gibi diğer sazan avcılarından farklı bir kıyafete bürünüp onları sürklase etmiş olmasıdır. hatırlatmakta fayda var, bu yazarın ilk ortaya çıkışı ve dikkat çekişi bahsolunan genel yargılara ters düşen, birebir olmasa da mealen "heteroseksüel erkeklerin suça meyilli olması" ve türevi -her nedense şimdi silinmiş olan- başlıklardı, cümle yazar taifesi yüklendi adama haklı olarak. bilahare, yarattığı mizansenler ve hikayeleri ile altyazısında "yetenekli bir yazar mıyım?" ifadesi bulunan bir sürece girdi kardeşimiz. başına envai çeşit bela gelen, ezilmiş, dışlanmış bir türkiye gerçeği portresi çizmeye çalıştı, haliye bir anda "şu an yazdıklarını okuyor ve ağlıyorum ühühü" minvalli gereksiz duygusal triplerle ve "siktir git sözlüğümüzden ibinaah" tepkileriyle karşılaştıkça kendini kaybetti, yarattığı karaktere kendini kaptırdı, yani marjinal yazarın ehlileşme süreci'nin tipik örneği oldu.
bu arkadaşın eşcinsel falan olmadığından eminim ama yarattığı karakterin gerçek olduğuna kanaat getiren sözlük çoğunluğuna uyarak, gerçekten eşcinselmiş ve yaşadıkları gerçekmiş gibi davranıp, birkaç kelam edeceğim.
ahmet yıldız ölmedi'nin bir iddiası var: eşcinsellik normaldir, toplum bunu böylece kabullenmelidir, ben de eşcinselliğin normalleştirilmesi için üzerime düşeni yaparım.
toplumumuzun, eşcinsellerin sadece seks yapmayı düşündüğü ve bunun için yaşadığına dair bir önyargısı var; eşcinsel olduğunu giyiminden ya da herhangi bir tavrından belli eden, belli etmeyip de açık açık ifade edenlerin sorgusuz sualsiz seks metası olarak görüldüğü vakidir. sorun şu ki; ahmet yıldız ölmedi, eşcinselliği bir norma oturtma iddiasındayken, anlattığı hikayeler ve üslubu gereğince bu toplum savını güçlendirmekten başka hiçbir şey yapmıyor. benim bu yönde seksüel eğilimim olmaz ama eşcinsellere ve eşcinselliğe saygım vardır, fakat şunu da belirtmeden geçemeyeceğim, ergenlikte seksi ve sevişmeyi bana bu herif gibi anlatmış olsalardı, ömrü billah karıya kıza dokunamazdım baba. karıya kıza dokunamazdım derken oğlanlara labunyalara meylederdim anlamında değil, seksten tiksinir, son kez bi sıvazlar, jübilemi yapardım.
şimdi, ahmet yıldız ölmedi, cesurca yaşadıklarını anlatırken, bu normalleştirme çabasının tersi yönde seyrettiğini iyi okuyamayan bazı eşcinsel hakları savunucusu ve bizzat eşcinsel yazarlarımız bir savunma hattı oluşturdular, fakat argümanları yanlış seçtiler. buna da, bir türkiye panoraması ve türk toplumu bilinçaltı tezahürü olarak ahmet yıldız ölmedi üzerinden topyekun kişisel hak ve özgürlüklere, eşcinselliğe saldıran lümpenler sebebiyet verdi. oysa ki eşcinsel yazarlarımız ahmet yıldız ölmedi'nin pornografik hikayelerini savunup meşrulaştırmak yerine, eşcinselliğin normalliğini tartışmaya açsalardı, kendileri de bu salak oyunun bir parçası olmayacaklardı. hatta bu alevli tartışmalar üzerine sözlükten ayrılmaya karar veren bir eşcinsel yazarımıza mesaj gönderdim ben de. ki bu çok sık rastlanan bir hadise değildir, ya entry'de gerçekten bir zeka yansıması görmeliyim ya da bana -üzülmek de buna dahil- bir his taşımalı ki mesaj göndereyim; fakat, sonradan sözlüğe geri dönüş yaptığını gördüğüm bu arkadaşım, büyük bir cesaret örneği göstererek mesajımı yanıtlamadı. doğrusu kendisinden bu yönde bir bedel bekleyecek değilim, çünkü hem sözlük içindeki genel duygusal yapısını incitmemek adına, hem de böylesi bir nezaketsizlik, görgüsüzlük örneği göstererek avamdan, ayak takımından bir farkı olmadığını ispatlaması neticesinde kendisine atfettiğim önemi yitirmiş olması adına herhangi bir tavır takınmadım, tavırsızlığı tavır saymazsak tabii.
fazla uzatmayalım. bir entry'sinde bir gün içinde para karşılığında beş erkekle beraber olduğunu yazmıştı yanlış hatırlamıyorsam. bu ezilen, bu zavallı eşcinsellerin hassasiyetlerini kendine malzeme ederek yarattığın onursuzluğun dik alasına, pek ala tüy dikmekten başka şey değil;
vakti evvel bir sabahçı kahvesinde kağıt oynardık, her gece 3 gibi boyu -ben oturur haldeyken- belime kadar gelen civciv gibi bir çocuk elinde tepsisi, sıcak poğaça satardı kahveye gelip. yemeyecek olsak bile, o suratı çapaklı, ayağı terlikli bebenin tüm poğaçalarını alır, çocuğu da yanımıza oturtup kola ısmarlardık. çocuğun rutine bağlayıp gelip gitmesine o kadar duyarsızlaşmışız ki, "ulan göt kadar bebenin gece 3'te burada ne işi var?" sorusu hiç gelmemiş aklımıza. bir gece sebepsizce hadiseye uyanınca sordum:
- anan baban nerede lan senin?
- evdeee. şurda, parkın karşısında oturuyoz biz.
- ee, baban çalışmıyo mu oğlum senin bu saatte çıkıyosun sokaklara?
- ı ıh çalışmıyo. annem bunları pişiriyo, ben de çıkıp satıyom. çıkmazsam dövüyo babam.
- (bebeyi o kadar sahiplenmişiz ki, dayak yemesine hiç tahammülümüz yok) nee? ne dedin sen? dövüyo mu?
- nasıl kıyıyo lan?
- dövek mi lan?
- nerde oturuyosun sen tarif et bakıyım?
- annem merak eder abi ben gidiyom.
- dur lan dur, bi söyle bakıyım bak gelir bulurum evini.
- annem merak eder abi.
o geceden sonra hiç gelmedi çocuk. hem para kazamak için 10-15 sene sonra götünü peşkeş çekmeyeceğini ispatlarcasına onurluca ekmeğini kazanan, hem de aslında içten içe nefret beslediği babasını koruyup bir daha bizim kahvehaneye gelmeyecek kadar delikanlıydı, aslan gibiydi, hepimizden büyüktü. demem o ki, eşcinsel ahmet yıldız ölmedi ve eşcinsel olmadığı halde hassasiyetlerden nemalanan sahte karakter, keşke şu bacaksız kadar olabilsen.[edit2: aslında burası farklı şekilde bitiyordu, fakat "şerefsiz" ile "x kadar şerefli olsan keşke" ifadesinin ayrımını yapmaya muktedir olamayan yazarın ve moderasyonun türkçe bilgisi eksikliğine veriyor ve düzeltiyorum.]
edit: yazarların ve ahmet yıldız ölmedi'nin, bir zihniyeti eleştirirken bunu kaldıramayıp hadiseyi kişiselleştirmeye temayülü olduğunu fark ettiğim ve bu analizin polemik haline gelmesinin önüne geçmek için, yeni bir entry yerine buraya yazmayı uygun gördüm.
1- ahmet yıldız ölmedi, kişiliği ve varlığıyla değil, zihniyetiyle kavga ettiğim bir yazar. ahmet yıldız ölmedi olur, a olur, b olur, x olur isimler önemli değil; nick altına yazdığım kişi, yanlış bir yöntemi ve hastalıklı bir zihniyeti sembolize edip, bir figür haline geldiği için karaladık bunları.
2- bazı söylemlerim popülistmiş. hadi be? yahu "ahmet yıldız ölmedi" tüm uludağ sözlük camiasının mutabık kaldığı bi konu mudur ki, eleştirel üslubu destekleyici doneler eklemek demagoji olacak? bırak mutabık olmayı; ilgili kişi sözlüğü tam olarak ikiye bölmüştür, dolayısıyla ahmet yıldız ölmedi hakkında fikir beyan etmek bir yandan destekleneceğini bilirken, öte yandan yuhalanmayı göze almak demektir. hal böyleyken, "şerefli olsan çıkar canlı yayına açıklarsın" gibi meseleyle hiç alakası yokken cevap entry'sine böylesi politik esanslar katmanın popülizme içkin olduğu su götürmez gerçektir, üstelik çok da sırıtmaktadır. ayrıca sen kimsin ki seninle alakalı popülist kaygılarım olacak? popülariteye ihtiyacı olan ve şu durumundan memnuniyet duyan biriymişim gibi, onu geçtim polemiklerle popüler olmaya muhtaçmışım gibi? çok feci sarhoşmuş da bikbik. lan banane?
3- ahmet yıldız ölmedi, eşcinsellerin ve eşcinselliğin ötekileştirilmesinden rahatsız bir karakteri oynuyor, belki de -ihtimal vermesem de- gerçekten öyle. fakat benim anlamadığım, heteroseksüelleri bilimsel altyapısı olmayan, tamamen taşra tepkiselliğiyle yerden yere vururken, misalen suça eğilimli olmakla "suçlarken", aslında heteroseksüelliği de ötekileştirdiğinin, yani kendisine yapılmasından rahatsızlık duyarak ortalığı ayağa kaldırmasına sebep eylemin muadilini gerçekleştirmiş olmuyor mu, benim de eleştirdiğim boku kendisi yemiyor mu? homoseksüelliğin eleştirilmesine karşı çıkmaya her platformda pek teşne görünenler, neden heteroseksüel haklarını göz ardı ediyorlar? ve ayrıca ilgili kişi, heteroseksüelleri ötekileştirirken, eşzamanlı olarak homoseksüelleri de ötekileştiriyor olması nasıl bir çelişkidir, bana bi açıklayın bakalım.
4- ahmet yıldız ölmedi'nin, sildikleri dahil birçok entry'sinde eşcinselliği değil, seksin mahremiyetini sorgulama eğiliminde olduğu aşikar. dikkat buyurun, seksin tabulaşması değil derdimiz, öyle olsaydı oral seks başlığına ayrıntılı bir entry döşenmezdim.
5- bu arkadaşı savunacağız diye bikaç götü boklu türeme peydah olmuş. diyorlar ki "okumayın bu adamı?" ulan bu savunmaya da bitiyorum arkadaş, "rahatsız oluyorsan okuma!" yog yau? demezler mi adama, sen de rahatsız oluyorsan ahmet yıldız ölmedi'yi eleştirdiğim yazıyı okuma? 50 entry'si varmış da okumamak çok zor değilmiş. biz 50 entry okumayacağız hadi, sen 1 (yazıyla bir) entry okumamaktan mı acizsin evladım? yemin ediyorum aptallığa hiç tahammülüm yok. sorduk ya sığıra. istemiyorsak okumayalımmış, oldu olacak gel benim yerime de entry gir?
6- kimse kusura bakmasın, "çaresizdim" argümanıyla fuhşa meşruiyet kazandırmaya çalışanlardan(biraz daha yumuşatmak gerekirse, fuhşu son çare olarak görenlerden) ve "çaresizdi" argümanıyla fuhşu meşrulaştıranlara arka çıkanlardan ahlak dersi alacak değilim.
7- entry'yi tamamen okumadan atlayan ringo ve okuyup da anlayamayan dingo için tam buraya sebil yaptırdım. gelin gidin dayayın ağzınızı.
hala istismar peşinde bam teline dokunup inceden çaldığını sanan insan. hakkında hayırlısı diyor; daha çok ilgi çekip, acınacağı ortamlara akmasını diliyorum. 5. nesil yazardır kendileri.**
eksi oy editi: karmadan korksaydım yazmazdım. biraz okuyun öğrenin. itü sozluk te hakkında keşke biz de olsaydı diyorlar, kıymeti bilinmiyor diyorlar. annesini salya sümük ağlatıp dünyanın acılarını çektirenler mi kıymetli oldu artık. yoksa böyle bir hikayeyle milletin duygularını sömürenler mi?
simdi siz beyefendiler-hanımefendiler, karsıdan karsıya gecmeye dahi usenirsiniz. vaziyet buyken, kendi kucuk dunyanızdan cıkıp da baska dunyalarda neler oluyor merak etmezsiniz. uc bilemedin bes arkadasınız olur, hepsi de birbirinin aynı. ancak kitaplarda okursunuz, ay yazar pek iyi edivermis bayıldım super her kitabını alacam, diye diye dolanırsınız.
kendi kucuk dunyalarınız kalıpları vardır. bunu boyle kabul ettim, sunu oyle kabul ettim, onu da oyle kabul ettim... 15 arkadasınızdan 10u mini etek giyen kız orospudur derse, mini etek giyen her kız orospu oluverir sizin icin de. deneyip de gordun mu, kız orospuymus diyorsun, cevap valla oyle dediler, diyenlerin yalancısıyım...
cıkamazsınız bu dunyacıklarınızdan. yalnız kalma korkusu, kim oldugunu bilememe korkusu, ait olamama korkusu falan, devam eder gider bu korkular. bilemedikleriniz, size soylenenlerle sekillenir, sizin tecrubelerinizle sekillenmesi gerekirken.
ulan bu ulkede orgazm nedir 30 yasında bilmeyenler var. heteroseksuel bir toplum, ama kadın nasıl tatmin edilir bilen yok. ve hatta aaa kadın tatmin mi edilirmis... kadın-erkek cinsel birlesmesi nasıl olur, bilen azıcık; bu adamlar erkek-erkege orgazm nasıl yasanır bunun hakkında konusuyorlar. erkek-erkek, orgazm, sevismek... tabular, bilinmezler bir arada... bilemiyorsam neye danıssam ki? benden once baskalarıda bilmiyormus, onlara danısayım... escinseller, eeeyt yakın uleeeenn. mesela zikilen ibnedir, ziken erkektir. oldu mu simdi bu? ben ziktim, erkegim ben... nuhahahahaha...
bu adamdan tam bu noktada devrede. ama cok hatalı. tepeden ozgurluk indiren devlet gibi yaptıkları anlasılamaz, ise yaramaz. once az bilgili gruba ogretilmesi gereken bir cok sey var. alt yapı yok alt yapı. alt yapı olusacak once, sonra bu adamlar escinsellik nedir anlayacaklar.
agır dimi lan? size hic benzemeyen biri gelmis, ben escinselim diyor. kendi kucuk dunyalarınız hic bu kadar zorlanmamıstı. benziyor mu oglum size? benzemiyor degil mi? korkmayın yemez. ufo goren masum koylu gibi olmayın. o da insan.
zor ama. gunde 5 vakit namaz kılan adam icki masasına nasıl oturamazsa, icki masasındaki adam camiye nasıl gidemezse... boyle bir sey var karsımızda. zordur baska sınıfları, grupları tanımak efendim. yurek ister.
yazdıkları gerçek ya da değil , kendisi fake ya da değil yazmaya devam etmesini istediğim yazar. roman gibi okudukça okuyasınız geliyor. durmak yok entry e devam.*
''iğrençsiniz ibneler'' bkzlarına,
''götüyle entry giren yazar'' minvalli buram buram kalite(!) kokan esprili girilere,
''efenim eşcinsellere lafımız yokmuşmuş da bu kadar da anlatmasınmış... neymiş o barsak delinmesi falan'' şeklinde nick altındaki uzuun uzuun yazılara,
''homofobik değilim baştan söliyim'' le başlayan, kendisini ve yazdıklarını yerden yere vuran, homofobifobik* olduklarını kötülemeden önce illa ki belirtme ihtiyacı duyanlara,
kendisini hiçbir şekilde okumak istemeyenlere ki zaten kendisinin 50 küsür entrysi var, entrylerini görmezden gelmek o kadar da zor değil
eksi de bile nam salmaya baslamis yazar, boyle devam ederse sozlugu tum turkiye ye tanitanacak gibi. yakinda da hepimiz ahmet yildiz'iz, hepimiz gay iz gibi bi olusuma onculuk ederse sasirilmaya.
sözlük "celebritysi" bazı arkadaşların tekerine çomak sokmuş yazardır.
göz etme ne olur, çalış senin de olur! yazarımızın ilgi uyandırmasını sadece eşcinsel olmasından ya da kimi "pür-i pak" arkadaşların katlanamayacağı şeyler yazmasından değildir, iyi yazmasındandır. artık kimi "selebriti" arkadaşlarca da taşlanmaya başlaması bundan olsa gerek.
gördüğüm en kötü nick. bir nick ancak bu kadar kötü ve ilgi çekme amaçlı olabilir. bugün sözlükten atılsam alacağım ilk nick ibnenin önde gideni olur. aman diyim bende uçurulan bir arkadaş olursa kapmasın bak. sadece bir arkadaşa izin veririm o kendini biliyor. ölmedi di mi lan?
ibne deniyor, götveren deniyor. ama o umursamayıp entrylerini yazmaya devam ediyor. çoğu kişi de anlamıyor bunu. sanki eşcinsel olmak* eziklik göstergesi gibi. herkesin fikri kendine kardeşim. herkesin hayatı kendi hayatı. bir de not: bu "eşcinsellik kendi tercihi" lafını bi bakın bakalım kaç kere söylemişiz.
uludağ sözlük'ün nasıl bi yer olduğunun canlı tanığı. nasıl bir yermiş uludağ sözlük* herkesin gerçek olduğu, tüm yazarlarının cvlerinin olduğu, herkesin mert ve delikanlı olduğu, kimsenin böyle saçma-sapan başlıklara kanmayacağının delili olduğu bir yer.
koca bir siktir çekesim var açıkçası. öyle bir siktir ki ama bu. gökyüzünde yankılanıp da geri gelsin. yeni yetme çoluk çocuk gelmiş bu başlıkta cinsellikten bahsediyorlar. lan ne anlarsınız siz cinsellikten. gidip 31 çekin. komşunuzun iri göğüslü kızını düşünüp sızın kalın. ağzınız süt kokuyor, gelmiş burada bir erkeğin götten sikilmesini irdeliyorsunuz.
ahmet fake veya değil. açıkçası beni bağlamıyor işin o kısımı. moderasyon gerizekalı değil galiba. sonuçta neyin ne olduğunu en iyi bilen onlar.
olayın mantığı mide bulandırıcı. insanların bel altına çalışması saçma. lan adama sormazlar mı? sizin ülkeniz değil mi ki aile içi şiddet, ensest ilişkiler, tecavüz konularında dünya lideri olan? sizin ülkeniz değil mi ki töre cinayetleri adı altında her türlü rezilliği hasır altı eden? lan sizin ülkeniz değil mi ki her gün binlerce ahmet yıldızı diri diri hayata gömen?
hiçbiriniz samimi değilsiniz lan. allahıma değilsiniz. ucuzsunuz hepiniz. o kadar ucuzsunuz ki alayınız beş kuruş etmez. bir geceliği 100 dolarmış ahmetin. bizler bedavaya gidiyoruz da alan yok ama.
fakat sizlerin işine gelmez bunlar.
aşkı tanımlarsınız sizler. hayatı. sevgiyi. saygıyı... kendinizce açıklamalar yaparsınız. eyvah. eyvah ki ne eyvah hem de. sizlere kalmış şu güzel kavramlar.
ne anlarsınız lan siz bunlardan. sizin hoşgörünüz yok ki. ahmetin sınavından kaldınız. tanrının sınavından kaldığınız gibi. hepiniz boktan bir tekrarı hakediyorsunuz şimdi.
eğer ahmet fakese neye yanarım biliyor musunuz? şu sanal cennette düşüncelerine saygı duyulacak tek insanın da sahte olmasına.
canımı acıtır galiba.
ibneymiş, kötü örnek oluyormuş, götünün derdi bize düşmüş, fakemiş falan hiç biri skimde değil. o yazıyor az da olsa, bende okuyorum. beğendiğimden veya tiksindiğimden değil. zaten genelde başlığa bakıyorum sonrasını es geçiyorum. meraktan yani. mesela bazı diziler olur, sadece fragmanlarıdan. tv deki reklamlarından takip edersiniz ama hiç diziyi izlememişsinizdir. bu adamda benim için öyledir. hiç bir entryimde ne dalga geçmişimdir ne de desteklemişimdir. niye böyle bir şey yapayım ki? onlarca insan zaten yapıyor bu muhabbeti. benim söyleceklerim veya düşündüklerim çok mu farklı olacak onlardan. hatta bir kaç kez msn zirvesinede katıldı bu adam. oradada genelde dalga geçtiler bu adamla. ama buraya yazdığına göre olacakları tahmin etmiş ve göze almıştır.
yukarıda da söylediğim gibi yazıların tamamını okumuyorum. çoğunu yarıda bırakıyorum hatta yarıya kadar geldiysem bile iyi. amaaaaa, yazacaksın düzgün yaz be arkadaşım. hiç sözlüğe uygun bir üslubun yok. bilmiyorum tabi sonradan entrylerini toparlatıp kitap olarak falan mı süreceksin ama sözlüktesin nihayetinde. biraz daha dikkat et. zaten ben öyle başlıklar açıp sözlükle alakalı olmayan bir tarz kullansaydım çoktan uçuruldum ama bil ki senin değerini biliyor modlar. onların yüzünü kara çıkarma be dostum.
girdiği 46 entrynin %15'i hardcore, %25 civarı softcore, %80 civarı da "sevişmek, anal, öpüşmek, eşcinsel" gibi kelimeler içermesine rağmen, hala "salt seks yazmıyorum ben" diyebilen yazar. seks ne demek? cinsiyet. -iyimser bakıyorum-
haa, diyeceksiniz sana ne ulan, adam istediğini yazar. yazar tabi, ama yazdıklarının büyük bölümü "salt seks" içerdikten sonra gelip de "salt seks yazmıyorum ulan ben" derse, ben müdahale etmek durumunda hissederim kendimi. şimdi diyeceksiniz sen misin lan bu sözlüğün polisi, hayır değilim ama tutamıyorum işte kendimi, kahretsin.
Dikkat çekmeye çalışan yazar.Anormal durumla gurur duyan insan. Yahu ister gay ol ister başka birşey bizi ilgilendirmez ama bunun reklamını niye yapıyorsun kardeşim?
Yaptıklarını tatlı şeyler gibi gösterme amacın nedir?
Cinsel tercihinin farklı olmasına kimse karışamaz ama cinsel tercihini yaymaya çalışıyor gibi yazmak anormal bir durumdur. Ne yapmaya çalışıyor anlamış değilim. Eşcinsellik yukarıda yazdığım gibi kimseyi ilgilendirmez ta ki sen eşcinselliği güzel birşey olarak gösterene, normal olmayan bu durumu gençlere veya bir takım kesimlere güzel göstermeye çalışana kadar.
1. escinsel evladini reddeden aile/#4020935
2. turk silahli kuvvetleri nde bir escinsel/#4016314
3. ahmet yildiz olmedi/#4009628
4. zara/#4009253
5. bir escinselin sevgilisini ailesiyle tanistirmasi/#4009053
6. turbanli travestiler/#4004969
7. escinsel oldugu icin otobusten atilanlar/#4001376
8. escinsel kurtulus cephesi/#3996989
9. devrimci escinsel hareket/#3996606
10. askere gitmemek icin escinsel oldugunu belgelemek/#3989162
11. anal seks yaparken partnerin bagirsagini delmek/#3968327
12. bayram harcligiyla fahiseye giden nesil/#3962760
13. sevgiliden ayrilmak/#3955075
14. travesti arkadasi tinercilerin bicaklamasi/#3950393
15. ahmet yildiz olmedi/#3940870
16. amca oglunun tacizine ugramak/#3940833
17. en yakin arkadasa opusmeyi ogretmek/#3937197
18. baba ben erkeklerle yatiyorum/#3932010
19. babaya escinsel oldugunu itiraf etmek/#3889909
20. travesti arkadas ile beraber intihar etmek/#3889059
21. ahmet yildiz olmedi/#3885335
22. 100 dolara erkeklerle yatan sozluk yazari/#3885135
23. bir tarikat seyhinin kapamasi olan escinsel/#3882469
24. oz ablasina tecavuz eden kiskanc kardes/#3880281
25. geceyi bir sozluk yazarinin koynunda gecirmek/#3878588
girdiği son 20 entrynin hemen hemen hepsi s.kiş sokuş ile ilgili olan yazar. kafası başka şeyler hakkında düşünemiyor mu acaba diye merak ediyor insan.
yazdığım entari silinmiş. olsun yenisini yazalım gönlü kalmasın bizlerde. korkuyorum sözlük, bu adamın var olma ihtimalinden korkuyorum. nefes almasından, aramızda usul usul çaktırmadan dolaşmasından korkuyorum. kendim için değil onun için korkuyorum. büyük pişmanlıkların ağır yükünü tek başına omuzlamasından korkuyorum. neticede bir sıkımlık canı var, her birimiz de olduğu gibi. bir yürek taşıyan küçücük bedeninin ıstıraplarını, buhranlarını bize iletmesinden korkuyorum. biliyorum ki bu yaşam formu gibi daha niceleri gelip geçti bu dünyadan. belki inanmak istemediğim için korkuyor ve tehlikeli oluyorum. malum insan bilmediği şeyden hep korkmuştur çaresizce. oluşturulmuş sistematik düzenlerin hep bir virüsleri olur böyle isyan eder gibi. farklı olduğundan değil olduğu gibi görünmemeleri ile eleştirilir insanlar genelde. yapay zekanın ağzımıza sıçacağı günler elbet yakındır. ama düşünebilen bir varlığın çevresinde yarattığı etki genelde hep kaos olmuştur.
belki yanılıyorum ama bildiğim bir şey varsa, imkansız olan bilinmeyenin ispatı kadar korkunç bir şey yoktur.
ya bu herif gerçekten diğerleri gibi varsa. ya ben de onun girdabına kapılıp o yükü taşımak zorunda kalırsam. özel olmak, seçilmiş kişi gibi diğerlerinden ayrılıp dimdik durmak herkesin harcı olmasa gerek.
sanalın cazibesine kapılıpta umarım yaratmak istediği dünyanın fatazi ürününün bir parçasıdır bu adam.
evet ama ya gerçekse....ya siktir git kafamı karıştırdın ibne.
bu böyle olmayacak kendi betanormi düşünce sistemime geri döneyim en iyisi.
takıldım kaldım. ben sabahtan beri hiç tanımadığım bir adama üzülüyorum. gerçekmiş değilmiş hiç umurumda değil. hatta salak yerine konmak dahi umurumda değil. mutlaka vardır bu adamın yazdığı şeyleri yaşayan birileri. hani olur ya bir film izlersiniz hüngür şakırt ağlarsınız. yanınızdaki arkadaşınız dürter sizi "ağlama gerçek değil ki bu film o film" e hiç mi kimse yaşamadı peki bunları ucundan kıyısından? öyle ya da böyle yazdıklarıyla gözlerimi buğulandıran yazar.
