Son yıllarda karşılaştığımız en ilkeli devlet adamlarındandır. Hukukçu kimliğiyle, cumhuriyet değerlerini doğru algılayıp içine sindirmiştir. Teşekkürü bir borç biliriz.
etraf silme terbiyesiz dolu olduğu için iftiraya da uğrayacak olan, oturduğu ev de başına kakılacak olan, bazılarının o çok sevdikleri başbakanlarından öğrendikleri kasımpaşa jargonuyla ettikleri hakaretlere de maruz kalacak olan..
Turkiye'nin son devlet gelenegine sahip olan cumhurbaskani!
Ondan oncekiler, verdimse ben verdimci, benim memurum isini bilirci, netekimci, ondan sonrakiler, c.baskani oldugu devleti dava eden ve kendine ozel yasa cikartip cumhurbaskani icin dokunulmazlik getirtenler olarak devem edecektir.
Bizim halk aga sever, agalar da irgatlarini opmeyi! Eeee irgat cok olursa, memlekettin agasida, sihi da, sehide cok olur!
Halktan birisi idare etse memleket nasil idare edilir gosteren, iskandinav ulkerinde ki politikacilarin gelenegine sahip, ozlenesi insan! *
yaptığı tek olumlu icraat yokken sırf birilerine anayasa fırlattı sırf bazı icraatları yavaşlattı diye bazı kesimler tarafından aşırı muhabbet beslenen türkiye cumhuriyetinin 10. cumhurbaşkanı. aşırı derecede statukocu olarak nitelendirilir. tasarrufla cimrilik arasındaki ince çizgiyi de bir türlü tutturamadığndan bahsedilir ki interneti fuzuli masraf olarak nitelendirmistir.
yaptığı en büyük icraatlardan birinin de, israile posta koymaya çalışan hükümete sırf uyuzluk olsun diye, israil dışişleri bakanını kabul etmesi olarak gösterilebilir.
tüm bunlara rağmen cb süresince yüzü asık olan sayın sezerin son gününde yüzünün gülmesini birseylerden kurtulma sevinci olarakta yorumlayabiliriz. bu da bize aslında yaptığı bazı şeyleri istemeden ve baskı sonucu yaptığı izlenimini doğurur.
çok aranmayacak ve hatırlanmayacaktır zannımca.
ve buradan -
güle güle sayın sezer sivil hayatınızda mutluluklar dileriz!
demek düşer bize.
bazı tavırları eleştirilsede atatürkten sonra en iyi cumhurbaşkanıydı. görevini tam yapan biriydi, ne bir eksikle, ne bir fazlayla. yedi senede yedi kere gündeme gelmişmidir bilinmez ama özleyeceğim bir simadır kendisi.
arkasindan kimsenin yolsuzluk iddiasi yapamayacağı, efendi duruşu ve ilk gününden beri bir nebze sapmadığı sadelikle hatırlanacak, gidişi üzen adam.
öyle alışmıştık ki oysa.
şu bir gerçektir! başı dik gözü pek dir adam gibi adamdır görevini sonuna kadar yapmış o koltuğu haketmiş şahsiyettir.
sadece konuşmak olsun diye ama bir boktan haberi olmayan, sadece at gözlüğü ile etrafa bakan insanların, babasından bir kaç kelam sağdan soldan bir kaç söz, sohbet odalarında abilerinin söylediği fişekleyici bir kaç lafla kendisi tarafından bir şey katmadan konuşan tiplerin bok atmaya çalıştığı bu ülkenin cumhurbaşkanı'dır.
taşlıyacakmısın? taşla arkadaşım ama dikkat et sekip kolun bacağım kırılıp ağzın burnun kıcına girmesin.
7 yıl cumhurbaşkanlığı yapmıştır o makamı sonuna kadar haketmiştir. çınarlar her mevsim solmaz yıllarca yaşarlar.
ataturk'un kurdugu cumhuriyete yakisan bir cumhurbaskani. verilen hediyelerin hicbirini almamis, ogluna gemicikler almamis, servetini oglunun sunnet dugununden elde etmemis, kayip trilyonlar davasinda adi gecmemis, kendisi icin bir gecede yasa duzenlettirmemis adam gibi adamdir.
kendini bilmez , belli bir medya grubunun yönlendirmesinde olan onaylanan yasaların sayısından habersiz çok kolay yönlendirilebilecek bilinçsiz insanlarca bay veto sıfatıyla anılan , türkiye cumhuriyetinin son derece dürüst, devlketini yemeyen , yemediği gibi birde üstüne tasarruf etmesini sağlayan , akıllı , kültürlü , bilinçli , şerefli , atatürk ilke ve inkilaplarına bağlı nadir cumhurbaşkanlarından biridir.
ancak bu dürüstlük türk milletinin büyük bir bölümüne batmıştır.
tekrarlamak gerekirse veto ettiği yasalar* onayladığı yasaların* yanında devede kulak dahi kalmamaktadır.
yönlendirilmiş bilinçsizlere duyrulur.
hukukun içinin boşaldığı, memleketi ''sözde''hukuk devleti yapan insanlara inat bay veto olarak bilinçsizce lakaplar takılsa da giderken bile geldiği gibi başı dik görevini sonuna kadar layıkiyle yerine getirmiş gerçek hukukçudur.
-halkla bütünleşmeyi kahvede pişpirik oynamaktan, ana avrat sövmekten ibaret bellemiş,
-toplasan elli kitap okumamış,
-hayatında okeyde tura dönmekten başka hiç bir adamakıllı başarı yakalayamamış,
-cumadan cumaya namaza gitmekle bir halt ettiğini zanneden,
-en iyi ihtimalle dini bilgisi, okuduğu kürt bozuntusu dangalakların zırvalarından öteye gidemeyen,
-fikir tartışacak kadar donanımı olmadığından daima olay çıkarmayı, hayvanlığı yeğleyen,
-daima kendisini güdecek çobanlara ihtiyaç duyan ve en çok da onlara hayranlık besleyen,
-feodal yapıya sıkışıp kalmış,
-özgürlük yanlılarını anarşik(!) , eşitlik isteyenleri gomünüst görecek kadar embesil,
-allahın ibret olsun diye yarattığı...
... zavallıların hiç bir zaman anlayamayacağı reisi cumhurumuz.
haydi biraz daha ileri gidelim;
sizi temenni ederim bu adamlar vatan haini falan değiller; bu cahillikleriyle, doğdukları andan itibaren önce ailelerinden ardından o yoz ve sığ çevrelerinden edindikleri riyakar şark kültürleri ve övündükleri saçma sapan değerleriyle vatan haini olamayacak kadar ilkel organizmalar çünkü. Vatan haini olmak dahi neticede bir beceri, ihtisas gerektiren bir tutumdur; belirli bir zeka, oportunizm ve had safhada faydacılık gerektirir; lakin bu güruhun işbu nitelikleri bir şark kurnazında ne kadar gelişebilirse o kadar gelişmiştir. Vatan haini olacak kadar donanımları kesinlikle yoktur; ve işte işin trajikomik yanı burda kendini gösterir ki; bu adamlar işte bu yüzden hiçbir zaman ayırt edilemeyecekler, halkın daima çoğunluğunu oluşturacaklar ve 10 tane çocuk doğurup sokaklara salarak bir yandan türemeye devam edecek bir yandan da beyaz türkler diye, olmayan akılları sıra aşağaladıkları, bu coğrafyada yaşayan azınlığın hayatlarını zindan etmeye, saçbaş yolurmaya devam edeceklerdir.
Bir organizma düşünün ki, üzerinde hiç bir seçim hakkı olmayan, doğuştan kendisine verilmiş kimi niteliklerinden ötürü övünmeyi bir iftahar meselesi sayıyor ve türküm diye, müslümanım diye övünüyor! bu adamdan hiç vatan haini olur mu! onu da geçtim bu adamdan hiç adam olur mu ki yan kemiyetler zuhur edebilsin bünyesinde?
gelen eleştiriler üzerine edit: bu girdi kesinlikle ideolojik bir sınıfa yönelik olmayıp sadece üzerine alınanlaradır.
henüz görevi devam ettiği için sevmeyenlerinin göt korkusu nedeni ile rahatça bok atamadığı cumhurbaşkanım. kendisi hakkında yapılan sistematik karalama kampanyalarının esas dalgası sanırım ki görevden resmi olarak ayrıldığı zaman başlayacak. akit gazetesinin açılışı yapması bekleniyor, zaman ise zaten apartta beklemekte.
görevde kaldığı 7 yıl boyunca hiçbir dişe dokunur yurtdisi gezisi yapmamis, -avrupa'daki cumhurbaşkanlarının -fransa gibi yarı başkanlık sistemleri hariç- dişe dokunur yurtdışı geziler yapmaması da ilginçtir, hani avrupalıyız ya?- buna rağmen her türlü mekan ve ortamda ülke temsilini gayet iyi yapmış, -en azından "beni delikten içeri süpürmeyin, kullanın" dedirtmemiştir- 2002 seçimlerinde seçmen sayısının %26'sının -bizlerin seçtiği diyenler-, oy kullanan seçmen sayısının %34'ünün oyunu alıp, mecliste %65 çoğunluğu elde ederek tek başına hükümet olanlara -demokrasi böyle bir şey işte, bu rakamların aynı anda yan yana geldiği temsilde adaletin bu derece andavallaştığı başka bir demokratik(!) ülke varsa da insan değilim... ama demokrasi(!)-, uzaylı muamelesi yapmamış, anayasal sorumlulukları çerçevesinde görevini yapmış, halkın inançlarına saygısız davranmamış, -türbanı halk inancı çatısı olarak adledenler hariç tabi, ama onların müslümanlık inancı sadece türbana bağlı, yetim hakkı, yolsuzluk, namusuzluk bunları kapsamaz-, tarafsızlık ilkesine sonuna kadar bağlı -57. hükümet'in bazı icraatlarına da veto koymaktaydı kendisi anayasaya aykırılık sebebiyle, hatta bunlardan birinde "anayasayı bilmiyorsanız okuyun" diyerek, anayasa kitapçığını masanın üzerinden kaydırarak, dönemin başbakanına göndermiştir- olan ve kendi kişisel menfaatlerine uymadığı için bazı kesimler tarafından beğenilmeyen cumhurbaşkanıdır.
cafesiyaset.com'un iddiasina göre, subat 2001 krizi öncesi operasyon yönetmis ama; bu konuda uzman olan bazi kimseler sayin sezer'i tuzaga düsürmüsler.
insallah, sayin sezer, bu olayin perde arkasini aciklar.
az evvel ulu önder in kabrini ziyaret eden, istiklal marşı esnasında çok duygulandığı gözlenen, 7 yıl 3 ay sonra çankaya köşküne veda etmesine sadece birkaç saat kalan gurur duyulası cumhurbaşkanımız.
geceliği 7900 euro olan otellerde kalmadı.
çocuğu bursla okuyup ertesi yıl gemi(gemicik) satın almadı.
çocuğu trafikte bir kadını öldürüp kol kanat gerilerek kurtarılmadı.*
dinci teröristlerin dizleri dibinde çekilmiş fotoğrafı olmadı.
vatandaşı "adam yerine" koymamazlık etmedi, her gün bir gaf yapmadı.
ülke çıkarlarını her daim korudu. petrol yasası, sit alanlarını yağma vs. gibi kritik yasaları veto ederek kimin gerçekte vatanını sevdiğini göstermiş oldu.
iş adamlarının ışıltılı dünyÂsı ve yalaka takımlarına asla yüz vermedi, sÂde yaşadı her şeyiyle.
ama işte son seçimlerde nasıl bir profile sÂhip olduğunu anladığımız halk, alışık değildi böyle şeylere. onlar yiyen, çalan, ama çaldıklarının birazını köpeklere kemik atarmış gibi halka veren karanlık güçleri, yalaka yöneticileri sevdi. tuhaf geldi onlara sezer anlayışı. hukuğa bağlı gerçek bir tarafsız olarak, yalakalığa müsÂde etmeyen bir cumhurbaşkanı...ödülü ise bir kesim tarafından, meydanlarda yuhalanmak oldu soysuzlar tarafından.
çok geldi bu adam size, ezilmeye alışmışsınız ya... gerçekten korunmak, insan yerine konmak size çok geldi.
güle güle ahmet necdet sezer. devletin önceliklerini her şeyden üstün tuttuğu için, Atatürk ilke ve inkilaplarını bağlı olduğu için, ne kadar bazı kesimler tarafından sevilmese de Türkiye'nin gurur kaynağıdır.
cumhubaskanlığı görevini saatler sonra teslim edecek olandır . 7 yıl boyunca hicbirsekilde bozulmayan , sade yasamı takdiresayanlık Türkiye nin gelmiş gecmiş en iyi liderlerindendir .
gidişiyle ülkemizde pek çok şeyin değişeceği şüphesizdir *. cumhurbaşkanlığı koltuğuna çok yakışıyordu. tertemiz başladığı görevini, yine tertemiz, düzgünce noktalamış, zor bulunur kişilikteki kelimelerle anlatmanın pek de mümkün görünmediği keşke gitmeseydi diye düşündüren ama bilinçsiz halkın * kurbanı olmuş yüce şahsiyet. ne yazık ki başımıza kimleri çıkarmış halk, değerini bilemedi , hepimiz için büyük bir şanstı ama değerlendirmeyi bilemedi şu nasıl oluyor da varlar anlam verilemeyen çoğunluk.
son olarak sadece şunu söyleyebilirim ki benim cumhurbaşkanımdı. *