9.cumhurbaşkanı' nın kendisine verilen hediyeleri kendisiyle beraber alıp götürmemesi çok güzel ve asil bir davranış, trafik ışıklarında durması güzel, bütçeyi idareli, müsrifsizlik olmadan kullanması güzel, tebrik ediyoruz, ancak, para gitmesin diye yurt dışına çıkmamak, işadamları ile yurt dışı bağlantıları yapmamak ne kadar doğru, türk halkı' nın değerleri, örf ve adetleri ile ne kadar uzak kalmak ne kadar doğru, halka yakınlaşamamak yine keza yapamadığı şeyler olsa gerek, sıcaklık ve sempatikliği becerememesi de var tabi, demek ki, her şey bütünlük arz ediyor, bir öğrencinin fizik, kimya, matematik gibi dersleri 100 olursa güzel ancak resim, müzik, beden eğitimi gibi önemsiz gözüken dersler de 0 olursa sınıfta kalınır, hepsinden en azından ortalama bir not ve başarıyı yakalamak lazım, sayın sezer' in durumu da aynen bu ders geçme olayına benziyor.
bir cahil çıkar anayasa kitabı fırlatmayla kriz çıkabiliyor zanneder, krizi ans'ye bağlar; öbür cahil çıkar cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan ve sıfatında devleti temsil eden kişiden niye ciddi duruyor sevilmez tabi diye bahseder, birisi tanımadığını söyler ki ona değinmek bile istemiyorum..
eyvah..
eyvah ki ne eyvah..
sonra gel de elitist olma. bunlar gibi gelişememişlere hakkolan doğal seleksiyon ya, neyse..
halen daha soğuk olması, köşkten çıkmaması falan sayılıyor, oysa tek nedeni bir cumhurbaşkanı olarak gayet başarısız olmasıdır.
cumhurbaşkanlığının yazılı olmayan ve aynı makama sahip tüm batılı devletlerde de teammül olarak süregelen gelenek ve uygulamalarından ısrarla kaçınmış, türkiye cumhuriyeti'ni uluslar arası arenada (davetlere katılmayarak, rutin ziyaretleri aksatarak, hükümetin bakanını herkesin önünde azarlayarak, başbakan'a anayasa kitapçığı fırlatarak vs.) her daim küçük düşürmüş, vazifesini yerine getirmekten ziyade gündeme kırmızı ışıkta durmak, tasarruf yapmak gibi ancak bir gerizekalıyı cezbedecek tavırlarla gelmiştir.
hükümetle zıtlaşarak akp'nin apar topar geçirmeye çalıştığı bir takım sorunlu kararları veto etmesi dışında bir hayrı olmamıştır. ki bu da görevinin oldukça küçük bir kısmıdır.
ülkenin en başarısız siyasi liderlerince ortak karar alınarak çankaya noteri olarak seçilmiş, kendisi de görevini bu doğrultuda tamamlayarak görevden ayrılmıştır.
ha bir de kendisini başarısız bulan herkesin "akp'li yeaa" şeklinde yaftalanması olayı vardır. akp'ye koyyim size bir şey olmasın canlar...
en önemli sebeplerinden başlıcaları şunlardır: arap hayranı olmaması, bir hukukçu olarak anayasal sistemi çok iyi bilmesi ve laik cumhuriyet anlayışının savunucusu olması, Atatürk ilke ve inkılaplarının savunucusu olması, vatansever olması daha sayılabilecek nice kötü tarafı varda ben başlıcalarını yazarak tembellik yapmaktayım affınıza sığınırım.
Ziyaret etmesi gereken ülkeleri ziyaret etmediği için, diplomasiye yeterince ağırlık vermemesinden ötürü bir çok eleştiriye maruz kaldığını anımsıyorum. çankayaya girmek eyvallah büyük başarı da orada oturup kalmak, hiç bir yere kıpırdamamak bir o kadar başarısızlık olur.
islamiyette yeri olmayan bir paçavrayı diline dolayıp malı götüreydi, teröristlerle canciğer kuzu sarması olaydı, köşkü tamir ettirecem diye trilyonlar harcayıp dışişleri konutunda oturmaya devam edip bir de üzerine dışişleri bakanlığı için yılda 800 milyara hemşerisinden ev kiralatsaydı...
hukuku işletmeseydi, daha iddianamesi bile olmayan davalarla , uydurma senaryolarla insanları kamuoyu önünde mahkum edeydi. kendini abd' büyükelçisine, israil devletine daha çok sevdireydi, milletin parasını, geleceğini ona buna peşkeş çeken yasalara sorgusuz sualsiz onay vereydi.
kürtçü cemaat, yalama basın ve müslümanlık ediyorum diye kürt töresine tapan bir sürü dangalak onu da çok severdi.
neyse sorun yok. modern ve bilinç düzeyi yüksek bireyle beyinsiz arasındaki farkı göstermesi açısından çok önemlidir bu adam. çağdaş, medeniyete inanan biriyseniz sorun karşınızdakine "ahmet necdet sezer" kimdir diye. küfrediyorsa uzak durun hayatınız kolaylaşsın. adamın görev süresi doldu ve bıraktı ama millete hizmete devam ediyor.
- 28 şubatçı darbecilerce tayin edilmiş olması.
- israil güdümünde siyaset yapması.
- 28 şubatçıların israil firmalarına milyarlarca dolarlık ihalesiz sipariş vermesine sessiz kalması.
- bankaların içini boşaltan hortumcuları kurtaran kararnameleri imzalaması.
- kim tarafından kendisine hediye edildiği bir türlü öğrenilemeyen bir villada 100 kadar korumayla yaşıyor olması.
halktan biri olduğu için sevilmez. ama gel gör ki; sözde halktan biri olan şov meraklısı, gerçekte ise lüks düşkünü adamlar bu ülkede halkçı geçinir. diğerlerinin 7 göbek sülalesi devlet imkanlarını sonuna kadar kullanırken ahmet necdet sezer'in çocukları bile ulaşım ihtiyaçlarını bile kendileri karşılardı.
ah işte şovcu bir siyasetçi olsa ne sevilirdi.
amerikan karşıtı politikalarından dolayıda sevilmiyor olabilir. amerikan yönetiminin suriye'ye ziyaretine karşı olduğunu açık açık belirtmesi densizliği üzerine dahi suriye'yi ziyaret etmiştir. tezkere karşıtı bir tavır sergilemiştir. bu gün ki siyasetçilerimiz uluslararası siyaset ile ilgili bir şey söylüyor ardından 180 derece dönüş yapıyor, belki böylesine dönek olmadığı için sevilmez sezer.
zaten günümüzde bu milleti anlamakta mümkün değil. dünyanın en amerikan karşıtı halklarından biri olmamıza rağmen; dünyanın en amerikan yanlısı hükumetini iktidara seçiyoruz...
yani bu topraklarda eğer bir siyasetçi sevilecekse günümüzde, bu yapacağı şova, reklama bağlıdır...
anayasa defterini türkiye cumhuriyeti başbakanı'nın suratı atması sonucu yaşadığımız büyük ekonomik kriz. o dönem ki kriz nedeniyle intihar eden en sevdiğim.
insanların sırtından geçinmediği için, milletin parasını yemediği için, tüm giderlerini kendisi karşıladığı için sevilmedi Ahmet Necdet Sezer. Zira bu ülkede ne yazık ki s*ken yaranıyor.
Sevemeyiz biz Ahmet Necdet Sezer gibilerini..
Makam sahibi dediğin,öyle afilli fifilli arabalara binecek,cami giriş-çıkışlarında ayakkabı bağlatıp yağmurun altında şemsiyesini taşıtacak..Kendi alışverişini kendi yapmayacak,kızı/oğlu bizzat makam sahibinin kendisi gibi hatta hanedan mensubu gibi davranacak,eşleri bir eşarba bilmem kaç bin lira verecek,öyle enstitüden falan giyinmeyecek..Çocukları öyle alelade bir bankada çalışmayacak,gemileri falan olacak.Çalıştığı kurumun yemekhanesinde 'sıradan' insanlarla kuyruğa girmeyecek,düğünü derneği için yollar kapatılacak mümkünse resmi tatil bile ilan edilebilecek!
En nihayetinde bu makamında bir devlet memurluğu olduğunu anlamayacak,gelmişken parsayı toplayayım diyecek,şatafatın dibine vuracak..
Biz severiz arap şeyhi gibi yaşamayı ve de yaşayanı.Gücü bundan ibaret sayarız..
Bu nedenle sevemeyiz sadece işini yapıp çekip gideni..
Haa bir de şortla asker selamlayacak,bu işlerin piri öyle yapardı!!!!
kayıtsız şartsız postalı desteklemesi. bunu da belirtmekten geri kalmaması.
ergenekon a yardımcı olması. chp nin en son darbe girişiminde baş rollerden birinde yer alması.
postalcılar çok sever kendisini.
hiçbirşey yapmaz. öylece oturur köşkte. ne bir dış ilişki ne bir açıklama ne bir yorum. krizin ertesinde kendi maaşına %60 zam yapar. ama postalcı olduğu için halk adamı olarak lanse edilmeye çalışılır.
sanki halkın arasına 1 kere girmişliği var. sanki içimizden biri.sıradan insanlarla kuyruğa girmişliği var sanki. daya gitsin değilmi? ne de olsa cumhurbaşkanlığı kendi döneminde çağımızın en içe kapanık , en sansürlü dönemini geçirdi. emekli olurken yanında götürdüğü makam araçlarımı, affettiği 200 kişinin yarısı terörist mi? aaaa çok ayıp. abdullah gül 1 tanesini ölecek diye affeder 10 hafta manşetten düşmez. sezer 200 tanesini affeder ruhumuz duymaz. neden? dediğim gibi cumhurbaşkanlığı , şimdiki gibi halka açık değil. sansürlü. e medyada postalcılarda. tek haber çıkarmı? babayı çıkar.
şemsiyesini de kendi taşırmış... heyt be. ama bir dakika... bu adam dışarı çıktımı ki şemsiye taşıttırma olyayına karışmış olabilsin? bu adam dışarı çıktımı ki kırmızı ışık ta saygı edebiyatı yapılsın?
ama yok. postalcılarn gözüne girmek için paşalar tarafından atanmak lazım.
çok severler diktatörleri. cumhuriyet ne lan? seçim falan? hayırdır? atatürk cumhuriyetimi ilan etmiş? daha neler. ben postalcıyım. ben atatürk ne dedi demişsem onu demiştir. bakmayın siz cumhuriyet ilkelerine falan.