ölümü büyük acı vermiştir. başka ölüm olmaz gibi gelmişti. hükümet sevmese de eylemcileri, ölmelerini engellemek için bir iki önlem alır sanmıştık.
fakat öğrendiğimden bu yana hissettiklerim saf ölümün acısı değil. insanların eylemcilere tuttuğu kin akıl alır gibi değil. 22 yaşındaki bir gencin nasıl ölümüne sevinir vicdanı olan bir insan? çöktüm yemin ediyorum çöktüm bugün.
yok 'sen taş atarsan polis müdahale eder tabi', yok 'zaten cehenneme gidecek hehe' gibi midemi ağzıma getiren yorumlar okudum. ölüm kimseye müstahak değil. buna sevinen insan bu insanların idamını istiyor gibi. sokağı döküyorlarmış da mala zarar veriyorlarmış. hükümeti düşürmek istiyorlarmış. insanlar ölümün ne olduğunun farkına varamamış. basit sanıyor. takım tutar gibi amaçsızca savunuyor tarafını. uzlaşma yok. sadece kazanmak istiyor. ne diyorum ben karıştı iyice.
Polis aracına tüm çatılardan taş, bilye vs yağıyorsa orada asayişi sağlamakla görevli "polis" taraf olmuş demektir.
Şehrin valisi demek genelge imzalayıp kar yağdığında okulları tatil eden adam demek değil, bu asayiş sorununda gidip gerekirse bizzat konuşacak o kalabalıkla. iki tane akrep 50 çevik kuvvet göndereyim de dağılsınlar dersen işte böyle 22 yaşından biri yok yere ölür.
Düşün ulan vali o adam bir daha arkadaşlarıyla sohbet edip gülemeyecek, annesinin elini öpemeyecek ya da ne bileyim sigara içemeyecek lan. Oldu mu peki böyle ölmesi ? odtüde ağaçlar sökülmesin diyerek biber gazına boğulan arkadaşlarının yalnız olmadığını göstermek için çıkmıştı ahmet atakan o sokağa... ne polis öldürmek için ne de öldürülmek için.
Ve siz akp'ye oy verenler, yataklarınızda rahat uyuyun, vicdanlarınıza sarılıp uyuyun.
dhkp-c oyunlarına kurban giden bir hıyar işte. atatürk ün kurmuş olduğu cumhuriyeti marksist bir örgütün peşinden gitmek suretiyle korumaya çalışan bir hıyar,ama nasıl bir hıyar (yıkmaya çalışan mı deseydim bilemiyorum). ölmüş, iyi olmuş. daha yüksek yerden düşseymiş keşke.
icimi ciz ettirdi. hani ates dustugu yeri yakar derler de bu atesler kac yuregi yakiyor kim bilir .
kan hepinizin elinde.
vebali boynunuza.
hala sizlamayan vicdanlariniza.
bir daha gulemeyecek, sevemeyecek cocuklari dusman goren gozlerinize.
hep ben ben , biz , bizden olan diyen dillerinize.
desteklediginiz ölüme...
hatayda polise çatıdan ağır bir şey atmak isterken düşüp ölen haindir. bana göre tabi. ayrıca polisin gaz kapsülü yok isteyen haberlerden görüntüleri izleyebilir.
22 yaşında bir insandı hayalleri vardı onunda yapmak istediği bir sürü şey vardı kafasında,
geride bıraktığı ailesi, belki sevgilisi, şimdi onu sevenlerin akıllarında kalplerinde
ona söylemedikleri şeylerin yanında... Öyle veya böyle bir yaşam bitti...
çok yazık oldu...
ve sizler şimdi ahmet in annesinin karşısına çıkın.
polis fişeğiyle ölen asil direnişçiydi deyin.
polise saldıran köpekti, keşke daha yüksekten düşseydi deyin.
insanların ne kadar nefret edilecek mahlukatlar olduğunu bize bir kez daha gösteren rahmetli gencecik biri.
yahu gencecik bir adam ölmüş düşerek öldüğüne sevinenler var.
bundan nemalananlar var.
bunu siyaset malzemesi yapanlar var.
"ohh gördünüz mü polis masum." diye sevinenler var.
yazık, ayıp.
nasıl insanlar olduk biz ya da dur lan bildiğin ötekileştiriyorum nasıl insanlarsınız siz,
bu nasıl bir pislik,
nasıl bir pisliğin içinde boğuyorsunuz bizi?
not: bu arada eklemeden geçemeyeceğim aynı riyakarların hepsi mısır'da ölenler için rabia!
Dile kolay 22 yasinda belki olduren polislerden birinin cocugunun yasinda yazik cok yazik yazacak birsey bulamiyor insan isiklar icinde uyusun, olumsuzdur artik.
ister damdan düşmüş olsun, ister panzer ezmiş veya bir polis destanında kendisinden gaz fişeğiyle söz edilmiş olsun. Ölmeyi ve ölümü kutsadığımız bu coğrafyada, bu çağda ölen birinin huviyetine, insine, cinsine bakmadan allahrahmeteylesin yahut yazık olmuş diyemeyip öğretilmiş argümanları arka arkaya diziyor, bir ölümü meşru göstermeye çalışıyorsak yazıklar olsun. insan olmaya daha vakit var demektir.
nur içinde yatsın. katili polis ve devlettir. sözde destan yazan kahraman türk polisinin son katlidir. ölümüne sevinen vicdansızlar da burada bir insandan bahsedildiğini bilsin.
allah taksiratını affetsin, ailesinin başı sağolsun, allah kalanlara sabır versin. ancak;
gezi olaylarında şehit olan polis için, "köprüden düşmüş yea, kaza işte nabacan, o da kovalamasaymış direnişçileri o zaman" diyen şerefsizler, bu çocuğun başına isabet eden kapsülle değilde, yüksekten düşerek ölümünü neden kaza olarak nitelendiremiyor acaba?
3 ay önce şehit olan mustafa sarı'nın başlığı altına hepi topu 20 entry girilmişken, bu başlığa aynı gün içinde neden 200'den fazla entry giriliyor acaba?
o polisin ölüm nedeni hakkındaki resmi otopsiyi kabul eden bölücüler, bu çocuğun ölüm nedeni hakkındaki resmi otopsiyi neden kabul etmiyorlar acaba?
o zaman eylemcileri katil olarak ilan etmeyenler, bugün polisi nasıl katil ilan ediyor acaba?
kimse kimsenin öldüğüne sevinmez ama kafasını doldurup oraya ölmesi için gönderenlerin şuan ellerini sıvazladığı kesin. ha bu arada düşmüş mü düşürülmüş mü?
Allah rahmet eylesin. Hala bu gencin arkasından oh iyi olmuş söyleyenleride Allaha havale ediyoruz. bu ne kör bir gözdür ki hiçbir şey görmez, bu ne sağır bir kulakdır ki hiçbirşey duymaz,