agora

entry98 galeri9
    51.
  1. öncelikle tarihteki en güzel bilim kadınını göstermiş olarak abazanlara göz zevki yaptıran bir film.
    sonrasında konu derinlere doğru süzülüyor.

    filmin asıl amacı yok edilen iskenderiye kütüphanesinde olan bitenleri anlatmak değil elbet.

    asıl amaç herhangi bir düşüncenin peşinde bağnazca koşturanların, gücü ele geçirince nasıl da değişebildiğini göstermek.
    bunlarla tek başına mücadele eden cesur bir kadının tıpkı günümüzde 'feminist' ' evde kalmış kız kurusu' 'kadın dediğin anne ve eş olur kadınlığını bilir.' denildiği gibi o zamanlarda da 'cadı' 'kafir' ilan edilmesi bilimle ilgili rolünün küçümsenmesi oldukça gerçekçi bir gönderme.
    öğretilen bilgelik ve dünyanın döndüğü gerçeğinin nasıl basit deneylerle ve sağlam bir hayal gücüyle keşfedilebildiğini görmek hayret verici.
    8 ...
  2. 52.
  3. 2009 yapımı bir film.
    iskenderiye kütüphanesinin yağmalanmasını ve hypatia adlı matematikçi ve düşünürün hayatını, ona aşık olan kölesinin gözlerinden anlatıyor.
    2 ...
  4. 53.
  5. balçova'da bulunan bir avm. güzel bir yere kurulmuş olması, büyük firmaların önemli bir kısmının mağazasının bulunması avantajıdır.

    yalnız yemek salonunu düzeltmeleri gerektiğine inanıyorum.
    1 ...
  6. 54.
  7. 1*-2009 yapımı agora adlı filmde oscar ödüllü yıldız rachel weisz tarafından başarıyla canladırılmıştır.
    (bkz: iskenderiyeli hypatia)

    2*-şehirle ilgili politik, dini, ticari her türlü faaliyetin gerçekleştiği, tüm kamu binalarının etrafında sıralandığı halka ait geniş açık alan

    3*-toplanma yeri
    1 ...
  8. 55.
  9. 56.
  10. türk sanat müziklerinde ismi geçen meyhane.
    0 ...
  11. 57.
  12. hypatia'nın güneş sistemini çözmeye çalışmasıyla beni kendisine bağlamış olan film. aslında o kadar da ahım şahım değil ama izlenebilitesi orta derecede bir film.
    2 ...
  13. 58.
  14. Zamanın iskenderiyesinde geçen, tarihin ilk kadın filozoflarından Hypatia'nın bilim yolundaki mücadelesini konu alan çarpıcı filmdir. Hypatianın kölesi bir erkektir, fakat Hypatia onun karşısında çırılçıplak durmakta bir sakınca görmez. Kölelik kavramında cinsiyetin bile önemi olmadığını burda görüyoruz. Hypatia paganizmin yavaşça yerini hristiyanlığa bıraktığı bir atmosferde günlerini bilim, astronomi, matematik ve felsefeye ayırır. Burada keşfedeceklerinden dolayı zekasına hayran kalmamak elde değildir. Güzelliğiyle de çevresinde etkili biri olmuştur. Bu nedenle siyasi yönü olduğu sanılır ancak bu sadece önemli insanları etkisinde bıraktığı içindir. Dini yanlış algılamak ve uygulamaya sadece işine yarayan şekilde geçirmek tüm dinlerde yaşanmış bir hezeyanmış- sonunda bu hezeyan güzel Hypatia'yı da buluyor ve bizi derinden sarsıyor.
    4 ...
  15. 59.
  16. ilk ve önemli kadın filozoflardan hypatia'nın hayatını, bir yandan da iskenderiye'nin tarihini anlatan film. özellikle çok bilinmeyen bir olasılığı gözler önüne seriyor film: hypatia'nın elips şeklinde bir yörüngenin olabileceğini düşünmesi . onun yanında çok iyi yansıttıkları tarihte hep karşımıza çıkan hatta günümüzde de devam eden siyasette halkı kazanmak ve yönlendirebilmek için yapılanlara değiniyor: dini kendi çıkarlarına uygun şekilde yorumlayıp halka bu şekilde aktararak bunu kabul etmek istemeyenlerin dinsiz ilan edilerek yok edilmesi.yalnızca "kadın" filozof olduğu için hiç düşünmeden iftiraya, hakarete maruz kalması ,vahşi bir şekilde bedenine eziyet edilmesi, bunu yapanların kendini din için mücadele eden kişiler konumunda görmesi gibi insanı çileden çıkaran ama hep yaşanan ve yanlış tarafları bir türlü anlatılamayan olaylar.
    4 ...
  17. 60.
  18. hayata farklı açılardan bakmamızı sağlayan bir film ismidir.
    1 ...
  19. 61.
  20. bilimin dinle imtihanıdır. dinin kadınla imtihanıdır. finalinde beynimize kazınan slogan kaybederken kazanmak mı? kazanırken kaybetmek mi?
    3 ...
  21. 62.
  22. Gerçekleri görmemi sağlayan filmdir.Filmde Antik yunan da bir meydanın ismi olarak geçer. iskenderiyeli Filozof hYPATiANIN HAZiN ÖLÜMÜ iLE FiLM BiTTiĞiNDE BEYNiNiZDE ALLAK BULLAK SORULARIN OLUŞTUĞUNU GÖRECEKSiNiZ.
    2 ...
  23. 1.
  24. Yönetmenliğini alejandro amenabar'ın yaptığı, 2009 ispanya yapımı filmdir. ilk defa Cannes film festivalinde gösterimi yapılmıştır. Hypatia'nın hayat hikayesini anlatan bir dönem filmidir. Hypatia karakterini rachel weisz canlandırmıştır. Film 7.1 imdb puanına sahiptir.

    izlenilmesi tavsiye edilen harika bir filmdir.
    0 ...
  25. 63.
  26. çok çok güzel film. izlemeyen arkadaşlar izlemeliler aksi takdirde hadım edilmiş bir erkek ne kaçırıyorsa onlar da onu kaçırıyorlardır. yok lan abarttık ama güzel film izleyin.
    4 ...
  27. 64.
  28. makam ve din gücünü elinde bulunduran bir adamın neler yapabileceğinin kanıtı olan film. bilimin taşlar arasında kalışının hikayesi.
    2 ...
  29. 2.
  30. Hypatia'nın hayatını anlatırken bir yandan da din savaşlarının acımasızlığını ve bu savaşlardan etkilenen iskenderiye kütüphanesinin üzücü sonunu anlatan güzel bir film.
    0 ...
  31. 65.
  32. kesinlikle kesinlikle herkesin izlemesi gerekir. ozellikle de hristiyanligin nasil ve neden bu hale geldigini de kadinlarin o donemde bile. asagilandigini cok guzel anlatan felsefi bir filmdir.
    2 ...
  33. 66.
  34. içerisinde buram buram tarih, dram ve azıcık da macera bulunduran 2009 yapımı ispanyol filmi.

    naçizane tavsiyemdir: 2 saat ayırıp izleyiniz. iskenderiye'nin 5. Yüzyılın başlarındaki hali (paganlar, hristiyanlar ve yahudilerin çekişmeleri) anlatılıyor filmde. ve o dönemde ün salmış bir kadın filozof ve matematikçinin; savaş, katliam ve bağnazlıklar içerisinde felsefe ve bilim yapmaya çalışması anlatılıyor. olayların hepsi gerçektir, yaşanmıştır. adını vermiyorum çünkü kadının yaşamını olur da netten okursanız filmden tam tad alamazsınız.

    itiraf: filmin sonunda hafif bi ağlar gibi olmadım değil hani... * *... *
    2 ...
  35. 67.
  36. meyhanesi ile, meyhanesinin şiiriyle dağıtan mekandır.

    hakkını veren tek yorumcu için buyrunuz:

    0 ...
  37. 68.
  38. hafiften paganlığa özendirmeye çalışan, ilk hristiyanları kötüleyen film.

    tüm devrimlerin erdem çerçevesinde değil de şiddet kullanma suretiyle yapıldığı düşünülürse, gerçeklik payı da yadsınamaz.
    3 ...
  39. 69.
  40. izmir'de bir avm. Üçkuyular'dan çevre yoluna çıkarken sağda kalır kendileri.
    0 ...
  41. 70.
  42. çokça fazla özlediğim yazardır.burnumda tütendir.
    0 ...
  43. 71.
  44. Dinler; hoşgörü, kardeşlik ve barış getirmek için geldiklerini iddia ederler ama bu gerçekte ne kadar doğrudur? Fanatizm ve dogmatizme dayalı inanışlar, doğaları gereği hoşgörü vaat edebilirler mi? Böylesi bir vaat, teoriden uygulamaya geçildiğinde ne denli ayakları yere sağlam basan bir argümana dönüşebilir? işte başlıca çıkış noktası bu sorular olan Agora(2009), dinlerin verdiği mesajlarla o mesajların doğurduğu çarpık neticeler arasındaki uçurumu en iyi belgeleyen filmlerden. Alejandro Amenábar için yeni ve farklı bir deneyim olan bu film, dinlerin korkutucu gücünü olabilecek en doğru yoldan anlatmakla kalmıyor aynı zamanda akım haline gelen bu inançların temellerini de sorguluyor. Fakat bu, yönetmene yeterli gelmemiş olmalı ki iskenderiyeli Hypatia’nın duygusal dünyasını, bilime duyduğu saf aşkı ve gerçeği arayışındaki o büyük tutkusunu da korkutucu din savaşlarının orta yerine becerikli bir şekilde sıkıştırıyor.

    Dileyenler yazının devamını buradan okuyabilir:

    http://sinemahzen.com/agora/
    1 ...
  45. 72.
  46. insanı her yönüyle etki altında bırakan filmdir.

    --spoiler--
    evet, iskenderiye kütüphanesini yok edişleri, hypatia'yı recmetmeleri akıllarda en derin izler bırakan sahnelerdi ancak bu filmde bir de davus karakteri vardı ki, üzerine en büyük yorumların yapılabileceği, en "tehlikeli" insan tipi olan karakterdi. halkımızın %60'ını yansıttığı için diğerlerinin aksine ben bu yazımda davus'u yazacağım. ha unutmadan, davus için sempatik bir yazı yazmıyorum, sonu sürpriz olmasın.

    düşünün, kölesiniz. yalnız farklı inançlara sahipler diye yanınızdaki köle arkadaşlarınızın kırbaçlandığı bir ortam. onları savunursanız daha kötü bir ceza alıyorsunuz. efendinize göre "cinsiyetsiz"siniz, yanınızda soyunabilir, size emirler yağdırabilir. konuşmaya çekindiğiniz bir ortam. işte davus böyle bir köle.

    sonra bir gün karşısındaki hristiyan ona gerçek "mucize"yi göstereceğini söylüyor. ekmeklerini fakirlere dağıtıyor. "merhamet"i, "yardım"ı hissediyor. gerçek mucize bu çocuk için hangisidir a dostlar? kendini bir köleden yüce hissettiği an mıdır? yoksa dünya'nın dönüş ekseni midir?

    sanırım filmi izleyen herkes davus'un kütüphane yakılırken hristiyanlara karşı savaşacağını, o kılıcı meczuba saplayacağını düşünmüştür. ama beklenmeyeni yaptı ve puta saldırdı o kılıçla. kendi elleriyle yok etti kütüphaneyi. özgürlük hissini daha mucizevi buldu çünkü.

    ve sırf bu özgürlük hissini kaybetmemek için kendine denilenleri harfiyen yaptı. sorgulamayı bıraktı. çıkarlarına göre dünya düz bile olabilirdi davus için.
    --spoiler--

    şimdi davus'un türkiye'deki şubesi hamza abi'ye dönelim.

    düşünün, fakir bir ailede yetişmişsiniz. leş gibi kokan bir sokağın leş gibi kokan bir okulunda öğrenim görüyorsunuz. arkadaşınız diğerlerinden farklı bir şey söylerse ceza alıyor. eğer onu savunursanız "avukatı mısın" yaftası yiyerek safdışı bırakılıyorsunuz. öğreniminizi bitiriyorsunuz. çok istisna değilseniz o ortamda garson, çırak, hamal vesaire oluyorsunuz. üstleriniz veya efendileriniz size emirler yağdırabilir, üst tabaka insanlar size sadece çalıştığınız iş sebebiyle uzak davranabilir. konuşmaya çekindiğiniz bir ortam yani. işte hamza abi de böyle bir 21. yüzyıl kölesi.

    sonra bir gün karşısına bir adam çıkıyor hamza abeyin, "gel mübarek gel" diyor. adama ilk defa "adam" gibi davranıyor. "merhamet"i, "yardım"ı hissediyor. bu adam oturup neyi düşünecek şimdi a dostlar? "siyaset"i mi, "eğitim"i mi?

    kendini ilk defa bir şeyin parçası gibi hissediyor hamza abey. ilk defa söz hakkının olduğunu hissediyor davus gibi.

    o yüzden en tehlikeli insan türüdür hamza abey. bu sistemde "bilmeden" değil, "bile bile" hizmet eder sırf o ezilmişliğin acısıyla onu ezmeyenlere. "inandığı" şeyin çıkarı için "kütüphane" de yakar yanlış olduğunu bile bile.
    4 ...
  47. 73.
  48. Bir alejandro amenabar filmi. ilk kadın filozof hypatia yı konu edinir.
    Ayrıca agora kavram olarak, eski yunan halkının, daha çok siyasi ve felsefi konuları tartıştığı meydan, çarşı anlamına gelir.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük