(bkz: adnan polat in fenerbahçe yi baski altina alma istegi)
galatasaray 2. başkanı adnan polat ın, lider fenerbahçe yi baskı altına alıp, rakibin puan kaybetmesini sağlamak için, maç sonlarında verdiği demeçlerde ve sabah akşam düzenlediği basın toplantılarında uyguladığı rezil taktiktir..
son günlerde italya da yaşanan şiddet olayları ve akabinde yaşanan gelişmeler tüm sıcaklığıyla önümüzde dururken, bu gerilim dolu açıklamalar niye? toplumdaki fanatizmi tırmandırma çalışmaları niye? insanları kamplara ayırma çalışmaları niye?
tamamen tarafsız bir gözle bakıldığında, varlığı kanıtlanmamış olan ve ancak olsa da çok garipsenmemesi gereken baskıdır. bir takımın, rakibi üzerinde baskı uygulayarak onun hata yapmasını, tökezlemesini beklemesinden daha doğal bir şey yoktur.
ha tabi gönül ister ki, her takım sadece kendi takımının başarısına odaklı olsun, yöneticiler de bu yönde açıklamalar yapsın. ama bunlar adil bir rekabetin olması durumunda anlamlı olur ancak. ki ülkemiz futbol düzeninde adalet en zor bulunan ve hatta izine dahi rastlanmayan kavramdır.
kaldı ki aynı şeyi, hemen hemen bütün yöneticiler yapmaktadır. ne çabuk unuttuk, maçtan 1 hafta önce hakemi * baskı altına alma çabalarını?
kulup başkanının aziz yıldırım,yöneticilerin arasında nihat özdemir ve mahmut uslu gibi isimlerin olduğunu unutan gaza gelmiş taraftarın açtığı başlık.özellikle son 5 yıla dönüp bakarsan bu isimlerin ülke futbolunda nasıl bir denge yaratmaya çalıştığının farkına varırsın ama önce o gözündeki kanarya çerçeveli renkli gözlükleri gözünden çıkar.bu ulkede federasyon başkanını,diğer kulup başkanlarını ve yöneticilerini* hatta merkez hakem kurulunu tehditlere kadar giden söylemlerle etki altında bırakanlar bu isimler olmasın sakın.adnan polat maç sonlarında konuşsun,hedefi rakipleri olsun ama diğerleri gibi federasyonu,merkez hakem kurulunu ya da başka bir tarafsız merciyi rahatsız etmesin.
