sabah sabah aklıma geldi, adem ve havva nasıl iletişim kuruyordu. her zaman kafalarda bir soru işareti olan ilk insan nasıl var oldu? işte yine karşımıza çıktı.
Yahudi ve hristiyanlara göre ibranice, araplara göre cennette arapça konuşulur.
Bana göre dil, günümüzde zorunlu bir gereklilik,
gelecekte ise ilkel bir yüktür. insanlar bugün bile beyin diliyle konuşmaya başladılar. Telepatiden sözetmiyorum.
Konuşma engellilerin teknoljiyi kullanarak beyin dalgarıyla konuşmasından sözediyorum.
Dinler bunu düşünemedilerse ne yapalım. Sonsuza kadar cır cır ötelim mi ?
Peygamber efendimiz hz muhammed (s.a.s.) "cennet ehlinin konuştukları dil Arapçadır."1 (feyzul kadir) hadisi şerifinde belirtildiği vechile alimlerin bildirdiğine göre Hz. Âdem (as) de yeryüzüne indirilmeden önce cennette bulunduğu zamanlar Arapça olarak konuşurdu. Dünyada ayak bastığında da muhtemel ilk konuştuğu dil arapçaydı. Fakat,
Garip bir rivayet var çok öncelerde duyduğum şuan kaynağını hatırlayamadığım şöyle ki; hz ademin (a.s.) çocukları bir gün babalarını öldürmeye karar verirler. Bir plan yapmak için ertesi gün filanca yerde toplanacaklardır. Fakat o gece enteresan bir olay yaşanır. Her biri sabah kalktığında farklı bir dilde konuşmaktadır. Allah (c.c.), bu hain evlatlara, babalarına kurdukları tuzağa mukabil böyle bir ceza vermiştir. Bir gecede hepsinin dili değişmiştir. Tabi bir araya gelirler ama birbirlerini anlayamayıp dağılır her biri başka bir yere göçer. Bu hikaye ne derece doğrudur bilinmez.
Muhtemelen Hz adem (a.s.) babamızın dünyada konuşulan Tüm dilleri (ana diller) biliyor olduğuna kaniyim. Yoksa bunca dil nereden çıksın ? Bu konuda alimler de bu meyanda görüş belirtmiştir. Ayeti kerime de bu yönde işaret vardır.
"Allah Âdem'e bütün isimleri öğretti."(Bakara, 2/31)
âyetini şöyle tefsir etmişlerdir:
"Allah Hz. Âdem (as)'e eşyanın sıfatlarını, vasıflarını ve özelliklerini bildirmiştir."
"Diğer görüşe göre, Hz. Âdem'e öğretilen isimlerden maksat, Allah'ıın sonradan yarattığı ve günümüzde insanların konuştuğu Arapça, Farsça, Rumca vb. değişik dillerin isimleridir. Ademoğulları bu dillerle konuşuyorlardı. Hz. Âdem (as) vefat ettikten sonra çocukları dünyanın her tarafına dağılınca, onlardan her biri, bu dillerin belirli birisiyle konuşmaya başladı. Böylece konuşulan bu dil, bu Adama hakim oldu.... işte Hz. Âdem (as)'in çocuklarının farklı dilleri konuşmalarının sebebi budur." (Fahreddin er-Râzî, Tefsir-i Kebîr, ilgili ayetn tefsiri)
Allah Teâlâ, Âdem aleyhisselama, şu anda dünyada mevcut bütün dilleri öğretti. Âdem aleyhisselam da Arapça, Süryanice, ibranice ve diğer bütün dillerde kitaplar yazıp her dil ile konuşmuştur.
Duruma göre değişkenlik gösterecek dildir. Adem ve havva hikayesi sürekli değişkenlik gösterir. inançlı vatandaşlar dayanabildikleri kadar dayanıp, sonrasında hikayenin patlak veren bölümlerini değiştirirler. Mesela bu aralar onlar için "ilk insan diye bir şey söylenmiyor" lafını doladılar ağızlarına. Kabul etmek gerekir ki, Din gibi basit ve çocuk seviyesinde mesnetsiz hikayelere dayanan bir kavram olarak bilimin karşısında varlığını hala sürdürebilmesi din kavramı için bir başarıdır. Tabi insanlık içinde bir utançtır.