en son doğum günü partimde bi çok dostum organize olup evde parti düzenlemişlerdi. kış günü ve hava inanılmaz soğuk. muhteşem bir masa, bir sürü pasta üfledim. her biri kendi notlarıyla bi çok pasta yaptırmış. çeşit çeşit içkiler ve dans. biz eğlencenin dibine vurduk. sonra bi ara ben sigara içmek için balkona çıkmıştım ve çöp konteynerinin başında bi anne vardı, yanında küçük bir çocuk, elinde pazar çantasında bozma bi şey. çöpü karıştırıyolardı. acayip bi şey düğümlendi boğazıma ve her ne kadar sikme eylemi erkeklere ait olsa da, ben o an yağmasam da gürledim bu dünyanın adaletine...
sonra mı?
sonrası gangnam style (bkz: katatespizartmasi)
Kafayı dinlemek amacıyla, elinize kitap alıp gittiğiniz parkta herkesin çift olduğunu görmek ve tek sapın kendiniz olduğunuzu kavramak. Yalnız olduğunun suratına vurulmasıdır.
dün gece.
15-16 yaşındaki ergen veletler sokağın ortasında bağırıp çağırıp eğlenmeye çalışıyorlar. saçma sapan haraketler. şımarıklıklar. iki adım atıyorum, yine aynı yaşlarda önünde birkaç tane mendil olan, üzerinde doğru düzgün bir şey olmayan gecenin ayazında terlikleriyle birkaç kuruş para kazanmayı bekleyen esmer ve sıska bir çocuk.
anasını sikiyim böyle adaletin de hayatın da. evet.
bir tarafta şık restoranlarda yemek yeyip eğlenen insanların yüzlerindeki huzur ve dinginlik; diğer tarafta çıplak ayaklarıyla peçete satmaya çalışan çocukların yüzündeki çizgiler ve yorgunluk..