kriz var, yok, teğet geçti, geçecek, geçiyor...
işte liderleri farklı farklı şeyler söylerken bile alkışlayanları, sorgulamayanları ise tebrik etmek istiyorum.
helal olsundur bugun benı yenı adımlarıyla yenıden gulmekten yarmıs partidir.
edit:adamlar antalya da elemanlarına cincır almıslar halka cincır ustunde dolasarak broşür dagıtmaktalar paraları cok nereye dagıtcaklarını sasırdılar.
kriz zamanında masraftan kaçınmayarak kuşe kağıda dergi hazırlayıp bol fotoşoplu fotoğraflarla tayyip bey ve belediye başkan adaylarının reklamını yapan parti.
bu kağıtların geri dönüşümü için de bir politika belirlememiş ve bu yüzden doğaya zarar veren parti. deniz feneri paralarının böyle doğa dostu(!) projeler için kullanılması sevindirici.
evlere de türbansız kızları gönderip biz toplumun tüm kesimlerinin partisiyiz ayağına yatmamasını dilediğim, 'keriz miyiz lan, yapmayın bunu' demek istediğim zengin, yeşil sermaye partisi.
anlamdığım ise destekçilerinin nasıl oluyor da bu kadar fanatik oldukları. 'ne, beyin yıkama mı?' şakacılar sizi, nasıl beyin yıkayacaklar, onun için örgütlenmek ve sermaye lazım. türkiye'de de o iki şartı oluşturmak bir parti için zor. insanlar özgür iradeleriyle demokratik haklarını kullanarak oy veriyorlar. yaşasın demokrasi. eleştirmeyin akp'yi, ben de eleştirmiyorum. i love tayyip.
seçim yasakları devam ederken kapıların altından döküman dağıtıp propaganda yapan parti. ayrıca oy kullandığım okula "her şey türkiye için" yazılı minibüs ile girip propaganda yapan parti.
çok alakalı olarak;
ankara ve istanbuldaki elektrik kesintisi ve ysknın sistemindeki aksaklığın aynı anda olmasının sorumlusu olduğu düşünülmektedir şu an.
tabii akp, işi şansa bırakmayıp, ortalığı biraz karartıp da sandıkları mı çalar artık, sistemi mi havckler ne yapar ne eder hiç bilemiyorum... zaten önemli olan kimin kazandığından çok halkın iradesinin ne olduğudur kanımca, kazananı şikeyle değiştirmeleri bir şey değiştirmez.
Türkiye'yi nasıl bir muasır medeniyet seviyesine taşıdığı daha ankara ve istanbul gibi mega kentlerin elektriğini yerel seçimler gibi önemli bir günde kontrol edememesinden belli olan parti.
çok muasır oldu bu biz kaldıramıycaz sanırım. ankara ve istanbul lunapark gibi bi yanıp bi sönüyor.
seçim sonrasında büyük kan kaybına uğrayacak parti.
bu kriz ortamında seçim ekonomisi uygulayıp, yıl sonu bütçe açığı 15 milyar lira olarak hesaplanmasına rağmen zoru başarıp, ocak ve şubat ayında yaklaşık 10,5 milyar lira bütçe açığı verdirmişlerdir. komiktir vakt-i zamanında aynı parti durmadan revizyon yaparak fazla verdirdikleri bütçe için, "bakın ne kadar güzel ekonomi yönetiyoruz, bütçeye fazla verdirdik" diye övünüyordu.
seçim geçti, 2 ay -hatta 3 ay- bol keseden harcadılar, şimdi mart ayını saymazsak 9 ay kemerleri sıkacaklar 15 milyar liralık hedefi tutturmak için, tutturulamazsa -ki tutturulamayacak- revizyona gidilecek. imf ile 4s kuralı sebebiyle değil, 2s kuralı sebebiyle stand-by anlaşması yapacaklar, seçim sonucunda kan kaybettiği de aşikar olduğundan imf'nin eli biraz daha kuvvetlendi "bunları yapacaksın arkadaş" diyecekler, ümüğümüzün sıkılmasına ses çıkaramayacaklar hazır seçim geçti korkacak bir şey yok, imf'nin istedikleri yapılacak, başta aşırıya kaçmış bütçe açığını karşılamak için bir diğer taraftan açıkladıkları paketlerin devlete maliyetini azaltmak için hazır motorlu araçlar da bolca satılmışken, dayayacaklar akaryakıt zammını, dayayacaklar elektrik zammını, dayayacaklar ota b.ka zammı, dayayacaklar vergiyi. sonra halk homurdanmaya başlayacak baba tayyip çıkacak ekranlara ulusa seslenecek "bu kriz ortamında artan maliyetleri halkımızla paylaşmak zorundayız" sonra biz eleştireceğiz, bizi demokrasi düşmanı ilan edecekler falan fıstık.
edit: bu entryden günler sonra hükümetimizin ekonomi kurmayları bütçe açığının revize edilerek 48 milyon liraya çıkarıldığını belirttiler. işin komik tarafı bütçe görüşmelerinde chp ısrarla 15 milyon liralık bütçe açığının "gerçekçi" olmadığını söylemelerine rağmen "siz ne anlarsınız?" sorusuyla karşılaşmışlardır. 15 hesaplayıp, 3 katından fazlaya revize etmek de ilginç bir anlama ve ilginç bir gerçekçilik olsa gerek.
son seçimlerde her ne kadar türkiye'nin yine büyük bir kısmını alsalar da ciddi anlamda karizmayı çizdirmiş ve dökülen karizmayı toparlamak için de her zaman olduğu gibi hile hurda yoluna gitmiş, bir gün bir işlerini de namusluca yapmalarını diledğim parti.
yerel seçimle genel seçimi ayırt edemeyenlerin işinin bittiğini iddia ettiği parti. bir kere bu iki seçim arasındaki farkı öğrenin ondan sonra çalışın belden aşağı. oy oranı hala hayvani, hala tek parti anlamına geliyor. e çabala çabala bir bok olmayınca doğal olarak hayallerde yaşıyor bazı ibneler.
Adalet ve kalkınma partisi imiş. Birde bayrağında bir ampül vardır. O ampül ışık saçarda türkiyeyi aydınlatacakmış ve adaleti getirecekmiş. O ışığın hikayesi ise Türkiye'nin düşman olarak nitelediği örgütler ve düşman listesine alınabilecek ülkelerce sağlanır.
(bkz: Alo kaçak elektrik ihbarı)
seçimlerden alabileceği, en iyi sonucu almıştır. aldığı sonuç, muhtemelen sonun başlangıcı olacaktır, yinede takdirlik bir oranla 1. parti. 2002 yılında erdoğan'a sorulsaydı, bundan 7 sene sonra, yerel seçimlerde, %39 oy alacaksınız, ister misiniz? deselerdi, erdoğan muhtemelen, 100 kere evet derdi. maalesef insanlık, iktidarını bırakmayı istemez. bu düşüş 2013 yerel seçimlerinde de yaşansaydı, muhtemelen erdoğan gene üzülecekti. sevineceği yerde.
2002 yılından beri iktidar olan ve bir alternatifi gelmedikçe iktidar olmaya devam edecek parti. Türkiyeyi iyi duruma getirmiştir ve getirmeye de devam edecektir.
2009 yerel seçim sonuçlarından sonra tutarlı (tutarlı derken kendi hedefleri doğrultusunda) bir politika yapması zora giren parti.
aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık durumu bir nevi. laik kesimin yaşam tarzına yönelik endişelerinin artmasını göz ardı etmesi mümkün değil, o yöne doğru açılımlar yapsa kendi tabanı olan islami kesimden tepki alacak. islami kesime yönelik politika yapsa iyice radikalleşecek, daha fazla korku yaratacak. kürtlere tavizler verse mhp'liler tepki duyacak, oyları daha da artacak, milliyetçi söylemlere girse, kürtleri kızdıracak.
asarım keserim tarzı politikanın da artık yürümeyeceği açık.
velhasılı artık asla %47 ler gibi bir oy oranına sahip olamayacak olan parti.
işleri zor vessalam.
