yaw bu yetimler salak mı
mis gibi döner lavaşa koyulur,
pideye koyulur, arasına domat koyulur
döner ve g*t ne alaka.
yoksa bu tavuk döner yemem diyen mi.
Sabah sabah yaşadığım olayın bana hatırlattığı söz. Mahalle'de geçimini hurdacılıkla sağlayan bir aile var, bakkal Rıza Amca'da dahil mahalleli bu aileye elinden geldiğince yardımcı oluyor. Belediye de aş yardımında bulunuyor. Baktım bunların oğlu sabah sabah evlerine doğru sesleniyor; "anne becel yağ yokmuş teremyağla sana varmış. alayım mı?". Annesi karşıdan seslendi; "Becel yoksa alma. Git başka bakkala bak". Vay anasını dedim. Hani kimseyi seçiminden dolayı eleştirmek hakkım değil, bari elinden geldiğince yardımcı olan Rıza Amca'ya karşı "yoksa başka yerden al" demeseydi.
"bir kimse sırf allah rızası için bir yetimin başını okşarsa, elinin dokunduğu her saç teline karşılık ona sevap vardır". (ahmed ibni hanbel, müsned, v, 250.)
Denyo atasözleri başlığı altında olması gerekendir.
Hoşgörüden, yardımdan, paylaşımdan avaz avaz söz eden atalarımız da, ne istikrarsız adamlarmış yahu!
Karar verin, yetime acıyalım mı, acımayalım mı?!
Bir atasözüdür. bu sözü, "birine gerektiğinden fazla acır ve yardım edersen bir gün gelir sana zarar verir" diye düşünen keskin görüşlü insanlar kullanır.
çok doğru bir söz.
kendisine bakıp büyüten üvey annesinin öz çocuklarını dövmeye kalkanları gördük.
hayretler içinde kaldık.
bırak kendilerini o anneye borçlu hissetmek, alacaklı olduğunu düşünüyorlar.