başrollerini yılmaz güney ve fatma girik'in oynadığı, 1971 yılında çekilen acı filmine yapılan bu müzik, altın koza'da en iyi film müziği ödülünü almıştır.
Büyük acılar daha önemsizlerinin hissedilmesini engeller ve tersine, büyük acıların yokluğunda en küçük dertler ve sıkıntılar bile bize büyük acı verir. - Arthur Schopenhauer
doğanın kanunu . sonra çorbanın kanunu çiğköftenin lahmacunun kebap ın kanunu. daha sayamadığım aklımagelmeyen birçok şeyin kanunu.
mesela adam basursa gerçekten çok acı bir durumdur. bu basurlu adama farkında olmadan wasabi yedireceksin işte o günden sonra size düşman olur her kim ise. **
acı hayatımızın her alanında var. mesela menemen yaparken acı yeşil biber doğrayacaksın içine ince ince ...
acının boyutu hep merak konusu olmuştur bende. "acı" denilen kavram -sonuçta kişiden kişiye değişir- ne bileyim, sınırlarını merak etmişimdir hep, insanın dayanma gücüne ve hala hayatta güzel şeyler bulabilecek kadar pozitif olmasına değinecek olursak, evet acıyla ciddi bir savaş içindedirler.
acı gücün kendisinden de güçlüdür. bu yüzden insanın içinde hep olmaz. bir anda ve beklenmedik şekilde çıkar ortaya veya akla. o zaman acı olur. her daim bünyenin içinde, taze bir düşünce olarak duran acı değildir.
acı aynı zamanda insanın bile bile kendini kandırmasına izin verir. kişi aslında bilir bunun ne denli sarsıcı ve hasarlı bir acı olduğunu, bunu bilerek başka şeylere yönelir daha küçük sorunları hayatının merkezine koyar ki, asıl üzüldüğüm bu, o değil diye düşünmeye çalışır. çünkü o acıyı düşünmek bile insanda çok keskin geriye dönüş yapar ve deja vu dediğimiz şeyi yaşatır.
acı çektiğiniz zamanlar; günler aylar düşünülünce gözünüze öyle canlı anlar gelmez. sadece size kalan üzüntü çok yer kaplar. o acıyla birlikte neler yaptığınızı, bir gününüzü nasıl geçirdiğinizi düşünseniz bile hatırlayamazsınız . işte acının böyle büyük tesiri de vardır canlı her şeyde; zamanı bile durdururcasına hep bir adım önde durur.
hem biberi hem de bademi niteleyebilen sıfattır. nasıl oluyor bilmiyorum, acı biber ile acı badem tadları arasında nasıl bir benzerlik olabilir. acaba hangisi asıldır. biberin acısı mı "acı"dır, yoksa bademin acısı mı? ve hangisi asıl ise diğerinin neden bir karşılığı yoktur?
--spoiler--
Acıyla tanışıklığım çocukluğuma kadar uzanır.Yuvadayken;üşümesin diye toprağa gömdüğüm solucanı ertesi gün kazdığım yerde bulamamak ya da ilkokulda yanılmıyorsam yaptığım ilk deney olan ıslak pamuklar arasında bir gece bekletilen fasulye tanesini annemin işe yaramaz bir şey zannedip atıvermesi epey acı vermişti bana.
*Gözünü Kırpma Düşerim-Sevinç Erbulak*
--spoiler--
bu sözleri ile iliklerime işleyen bir acı tanımı yapmıştır Sevinç Erbulak.
-dilimiz arka yan kısımlarıyla algılayabildiğimiz tat.
-vücudun herhangi bir kısmına alınan darbe sonuncu hissedilen his.
-gerçeklerin kötü olduğunu vurgulamakta, mecazi amaçlı kullanılan söz.
bazen ondan dayak yersiniz! hemde çok pis...
azınız ve burnunuz kanar... gözleriniz şişer ve kafanız yarılır... hayır bedeniniz hiç zarar görmez, ruhunuza ve kalbinize olur tüm bunlar sadece. türkçede ki en garip kelimedir. sevilmeyen, hoşa gitmeyen her şey için kullanılır; her işe yarar, çok oturgaçlı çok götürgeçli tek kelime belki de...
düşünsel bir acı fiziksel bir acıya dönüşebiliyormuş ve çok berbatmış.
fiziksel ve düşünsel olarak ikiye ayrılan hangisi daha kötü karar verilemeyen his.