kiz kardesimle cok farkliyiz. kendisi asiri dindar birisidir. biraz once soyle bisey gecti aramizda:
ben: hic icki icmek istedin mi? kafayi bulmak?
k: haram abla hayir tabiki...
b: nasil yani hic istemedin mi? sarhos olmak falan?
k:...
b: hos sen bi donem antidepresanlarla guzel kafalar yasamistin zaa ahaha...
velhasil berbat bir ablayim*.
a: abla senin şu pembeli grili uzun bir gömleğin var ya hani?
abla: ee? ne olmuş o gömleğime?
a: işte sorun da orda o artık senin gömleğin değil.
abla: nasıl yani? ne diyorsun lan?!
a: yani diyorum o benim olsa?
abla: ..
a: tamam lan tamam dudaklı kolyemi sana vericem.
abla: güle güle kullan bebişim üstünde parçalansın.
a: menfaatçi tavuk!
abla: hahahah öptüm seni!
ben-have you ever been to mars?
abla-(gözler kocaman açılarak) mice fare değil mi? *
b-(haydaa ne alaka şimdi) eveet?!! hatta fareler?! *
a-ben. fare mi oldum?!!
b-he amk he sensin.**
-benim mavi kazağım nerd..
+lölölööğlö lölölööglö senni duymuyoruum.
-kulağına sıcıyım gerizekalı. tamam ona zarar verme. ne istiyosun para mı
+olabilir tabbii. çok bi şey değil zaten yabancı değilsin sonuçta. her zamanki gibi bebek. nihhaha
-tamam anlastık. aksam 10da kazak dolabımda olsun. höö önce kazak. yoksa parayı göremezsin.
-pancar aldın mı?
+aldım.
-nerde?
+şurada işte
-abla o pezük ama.
+lazvegas zaten pezükle pancar aynı şey sadece arada şive farkı var.
-saçmalama abla yaa.
işe kardeş'le birlikte gidilmektedir. kendisi yarım saat süren yoğun çabanın ardından uyandırılır, 5 dakika hazırlanma süresi vardır, sonrasında da kapıdan şöyle bir ses gelir.
liseli ergen erkek kardeşimle yaşadığımdır. kendisi endüstri lisesinde okumaya çalışmaktadır.
+ablacım al bak o bordo pantolonu, çok güzel o.
-git la başımdan, gay miyim ben?
+bana bak çakarım ağzına. sana kız gözüyle bakıyoz şurda.
-iyi de bizim sınıfta kız yok ki.
+(ergenimin haline üzülerek)hiç mi yok lan?
-yok. okulda toplam 5 kız var. onların da yavaştan sakalı-bıyığı çıkıyo zaten. *
dün evde oturuyoruz, yemek sofrasındayız. kardeşim bir süre bana bakıyor ve sonrasında şu diyalog gelişiyor:
-abla sen o hırkayı dışarıda da giyiyor musun?
-evet, neden ki? (bir süre hırkamı incelerim, biraz hırpani olduğu bellidir ama sevdiğim için çok da aldırmam, giyiyorum neticede.)
-hiiç, öylesine sordum. bence bundan 3000 sene evvel yaşasaydık bu kılıkla kabilenin en güzel kızı sen olurdun.
piç kurusu hırkamı beğenmemiş, imiğini sıktığım. *
bu kardeş denen şey toptan yasaklanmalı, devlet buna birşey yapsın.
imrenerek ve beğenerek okuduğum diyaloglardır. Benim ablam yok lan. Isterdim şöyle benden 3-4 yaş büyük bi abla. Arada dertlerimi dinlesin, çevremdeki kızları eleştirsin, arada kavga edelim falan. Kısmet değilmiş. *
erkek kardeş: abla hazır mısın?
abla: evet tabi hazırım, seni bekliyorum burada. hep bekleyen ben mi olucam?
erkek kardeş: hayır hazır değilsin.
abla: neden ya?
erkek kardeş: çok solgun görünüyorsun, ruj da sürsene.
abla: hehe tamam.
her zaman hoş olmayabiliyor ne yazık ki..
ablamın evde gizli saklı sigara içtiğini bilmeme rağmen kimseye çaktırmayan ben, en sevdiğim bluzumun yakasının sigara külüyle yanmış olduğunu gördüğümde:
pilazma: ablaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa!
ablam: ne var??
pilazma: bluzumu sen mi giydin?
ablam: evet yemedik ya bluzunu!
pilazma: evet yememiş yakmışsın!
ablam: kes sesini velet!
pilazma: o bluzun aynısından alacaksın başka bi şey demiyorum!
ablam: almazsam nolur?
pilazma: almıyo musun?
ablam: almıyoum.
pilazma : anneeeeeeeeeeeee senin bu kızın sigara içiyo bak bluzumu da yakmış!
sonuç en sevdiğim bluzum toz bezi oldu ablam da bi ay konuşmadı benle ve sigarayı bırakmak zorunda kaldı..
(geçen sene yaz mevsimi, çarşıda kaldırımda yürürken)
abla: (biraz yüksek sesle şarkı mırıldanmaktadır)
erkek kardeş: ablaa
abla: (sesini biraz alçaltır)
e.k.: abla şarkı söylemez misin?
abla: uff tamam (yüzünü somurtmaya başlar)
e.k.: hadi dondurma alalım, ben ısmarlicam.
abla: heyoo.
not: yeni nesilde böyle centilmen erkekler varken, artık kartlaşmaya başlayanlar odunluklarına yansınlar.
marriot ve kardeşi bankada oturmuş sıranın kendilerine gelmelerini beklerler ve o sırada saçları röfleli ve jöleli kronun iri bankadan içeri girip önümüzden geçer.
ben: ıyy tipe bak
kardeş: kroyumben.com a premium üyelik yaptırmış
ben: !!!??!?!**
kardeşim: ne zaman geleceksin, çok özledim seni?
ben: bilmem, bayramda gelirim belki, tabi o an ki ruh halime ve senin vadettiklerine bağlı ?
kardeşim: öncelikle abla diyeceğim, elini sıcak sudan soğuk suya sokmayacağım, sen bir gel, elini yüzünü yıkarken lavabo kapısında bekleyip havlu tutacağım, en sevdiğin yemekleri yaparken anneme yardım edeceğim..
ben: tamam sakin ol lan duygulandım.
kardeşim: diyecektim ki bu ukala ve iğrenç tavrınla karşılaşıp vazgeçtim, gelme allah belanı versin gelme. anneee gel al şu telefonu bir daha da bu malla beni muhattap etme.
( bu arada ben de çok özledim. *)
-ablacıımmmmm
+ne var be
-bana su getirir misin?
+...
-abla sana diyom hadi ya lütfen çok susadım belki de ölürüm burada susuzluktan
+.... (abla içeri girer)
-ya mal sana su getir dedim
+duymadım.
kardeş artık büyümüş, hayvan kadar olmuştur. Beraber dışarı çıktığımızda;
A: oğlum bana abla de lan sürekli millet yanlış anlıcak, kısmetimi kapatıyon.
K: basileia gel şu mağazaya girelim, basileiaaa.
A: abla desene ya.
K: banane demem.