akp nin en büyük kan kaybıdır , erdoğan gül arınç üçlüsünden sonra dördüncü kişi gelirdi. cumhurbaşkanlığı için bir süre aday olması bile söz konusu olmuştu.akp nin görünmeyen yüzünü çokça anlatmaktadır.
kendisine ikiyüzlü diyen ergenler acaba şener'in parti içindeki en büyük muhalefet ve aynı zamanda haksızlıklar karşısında susmayan vicdan sahibi adam gibi bir adam olduğunu bilmiyor.
ikiyüzlü dediğiniz adam tayyip hazretlerine eyvallah demediği için onlarla değil. açıklamalarında yola çıktıkları tayyip hazretlerinin nasıl bir çelişkide olduğunu her zmaan anlatmış bir insan.
yemek yediği kaba pisleyen adamdır.arkadaş akp kötüydü neden yıllarca omuz omuza tayyip ile yürüdün. yom iyi idi neden ayrıldın?
edit: eksileyin mallar.sizden bir bok olmaz.yandan yemiş devrimci çakmaları.
halk tv ye londradan telefonla bağlanmış, burada öncelikli haber diye bahsedilirken türkiye de kanallar göstermiyor, bu bile halkın direnişini halklı gösterir gibi şeyler söylüyor.
Türkiyenin görmüş olacağı en namuslu siyasetçi ve iktisatçısıdır. O kadar namusludur 65 milyon uyuyan tosunun kıymetini bilmez. Müstahaktır o vakit bu ülkeye değer katmamak.
zamanında rte'nin en yakınında ve en güvendiği adamlardan biriydi bu adam. geçenlerde rte ve akp hakkında yaptığı zehir zemberek açıklamalar merkez medyada yer bulamadı. normalde yer yerinden oynaması lazım. muhafazakar pasifizasyonuna girmiyorum bile ama merkez medya tümden yarrağı yemiş. geçmiş olsun.
açıklamalarında bana en çarpıcı gelen noktayı ise yazıyorum.
"wikileaks belgelerinde rte'nin isviçre bankalarında tam 8 tane hesabı olduğu söylendi. rte tutuştu. söyledikleri şey senin hesabın var veya bir kaç hesabın var değil, muğlak bir şey değil tam 8 hesabın var dediler. yani rte'ye giden mesaj aklını başına al, seni indirmesini de elbet biliriz demekti."
öyle böyle ama sivastan'dan bagimsiz secilebilmeliydin be abdullatif abi, bak mehmet agar bugun girse elazig'dan bagimsiz secilir . Sen kendi memleketinden secilemiyorsun. turkiye'de nasil iktidar olacaksin .
dinciyim dümenine milleti siken tayyibin asil amacini ve tehlikeli mavralarini erken görüp allah kitap korkusuyla korsan gemisinden filikayla kacmis tayfa.
--spoiler--
Suriyedeki muhalif gruplara ağır ve modern silahların Türkiyeden gittiğinin artık batı medyası tarafından açık şekilde yazıldığını söyleyen Şener, " Bakın Suriyedeki muhaliflerin elinde PKKda bile olmayan silahlar var.
Suriye muhaflefeti dedikleri yapı, tamamen kontrolsüz ve çeşitli gruplardan bir araya gelen bir yapı.
Onların arasına PKK da sızmıştır. Bugün Türkiye üzerinden Suriyeli muhaliflere aktarılan silahlarla yarın PKK Türk uçaklarını ve helikopterlerini düşürürse bunun sorumluluğu AK Parti hükümetine ve Erdoğana aittir " dedi.
Şener, Suriyede Esadı devirmek değil, Suriyeyi parçalamak üzere bir planın işletildiğini de savundu.
--spoiler--
Genel Başkanı olduğu Türkiye Partisi'ni kapatan Eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, Yeni Harman dergisine konuştu...
işte Şener'in Yeni Harman dergisi editörü Mesud Ata'nın sorularına verdiği yanıtlardan bazı bölümler:
- Başbakan oluncaya kadar Erdoğan'la aramızda bir gerginlik yoktu. Yasaklı olduğu dönemde alıngan olmasın diye daha onure edici davranıyordum. Ama Başbakan olduğu ilk hafta kavga ettik. Başbakan Yardımcısı olduğum dönemde sayamayacağım kadar çok hep yollarımız ayrıldı.
- 2002'de Başbakan Yardımcısı olurken Tayyip Erdoğan bütün bakanlarda peşin istifa dilekçeleri almıştı ... Ben de vermiştim, dilekçem çantasında duruyordu. Daha sonra iki bakan o istifa dilekçeleriyle görevden alınmıştı. Kabinedeyken aramızda sürekli çatışma olduğu halde dilekçemi bile işleme koyabilecek gücü yoktu.
- Ahmet Kekeç'in derdi nedir bilmiyorum. Üç beş ayda beni iğneleyen bir cümle kurar. Başbakan'ın gazetesinde yazdığı için patronuna hizmet etmek için yapıyor.
- AKP başladığı gibi gidiyor. Başlangıcında biz de olduğumuz için bazı günahlarına biz de ortak olduk. Bazılarına direndik. Ortak olduğumuz günahlar için gece gündüz tövbe istiğfar etmemiz lazım. Aklımıza geldikçe de tövbe etmeye devam ediyoruz o dönemle ilgili.
-iktidarda Tayyip Erdoğan değil de Bülent Ecevit olsaydı bütün camilerde iktidara ve Başbakan'a yönelik protestolar devam ediyor olurdu.
- Başbakan örtülü ödenekten ödenekten senede yarım katrilyon lira para harcıyor.
-Özelleştirmelerin her biri ayrı yolsuzluk hikayesidir.
-Cumhuriyet tarihi boyunca devlet böylesine yağmalanmadı.
-Tarih 'Bu Müslümanlar ne kadar aç gözlüydü' diye yazacak.
-Müslümanların duyarlılığını öldüren bir Başbakan var.
-Partimizin kapanışı herkese protestodur.
-Davutoğlu tam bir yüz karası!
