meclis anayasa komisyonu başkanı anayasa hukuku profesörü, prof. dr. burhan kuzu'nun alelacele televizyonlara bağlanıp, cumhurbaşkanlığı makamına "dokunulmazlık" getirecek yasal düzenleme yapacaklarını ilan etmesinden sonra "malesef" olmayacak olandır.
ayrıca, anayasamıza göre cumhurbaşkanı dokunulmaz değil, cumhurbaşkanlığı makamında iken imza attığı icraatları konusunda tam sorumsuzdur, sorumlu da imza attığı belge ile alakalı kabine üyesi bakandır. kendisi o makamdayken imza attığı icraatlarında vatana ihanet unsuru varsa yargılanır. bu o makamdayken söz konusudur. ilgili eylem o makamda değilken oluşmuşsa, ilgili eylemle alakalı olarak, anayasamız yargılamaya müsade etmektedir zira cumhurbaşkanlığı makamında milletvekillerindeki gibi "dokunulmazlık" zırhı yoktur.
ey burhan kuzu, bırakın yargılansın, mahkum olmazsa, aklanırsa sizin için daha büyük kazanç, suçsuz olduğuna inanıyorsanız, bırakın da aklansın işte? neyin telaşı, neyin korkusu ey burhan kuzu?
aynı suçlardan başbakanda suçlandı. hakkında bir sürü dava var, dokunulmazlık kaldırılamadığı için yargılanamıyorlar. zaman aşımından dava düştüğü zamanda ''aklandık'' diyeceklerdir. tarih bunların hiçbirini affetmeyecek.
peşin edit: suçlu olduklarını zerre ima etmiyorum, buna inanmış olsamda. tarihin affetmeyeceği vaadlerinden biri olduğu halde akp'nin dokunulmazlıkları kaldırmadığı içindir.
türkiye'de yargının ne denli siyasallaştığını, ne denli nalıncı keserine dönüştürüldüğünü bize bir kez daha göstermiş vakayı asliye, fecaatı huhukiye, madrabazlık ul hakimiye.
hayır efendim ak partinin yılmaz savunucularından biri degilim. pek de hazzetmem kendilerinden.
yok efendim abdullah gül'ün en bir muhteşem cumhurbaşkanı olduğunu iddia edenlerden de değilim. şimdi kendi adının altına bir şeyler karalayacağım. ama genelde müspet şeyler olacak onu söyleyeyim. neyse merak edersen gider okursun.
yok yok ergenekon davasının da tümüyle tarafsız, bağımsız olduğunu da düşünmüyorum ön yargı kelebeği. onun hakkında da zaman bulursak bir şeyler karalarız. rumuzum erdener abi, tut aklında denk gelirsen okursun onu da.
sanıyorum yine bir kanadoğlu madrabazlığı bu. öyle bir koku alıyorum.
yani yanlış olduğunu bile bile böyle bir hukuki karar alınması ancak ve ancak sabih abinin telkinleriyle olabiliyor türkiye'de onun için böyle dedim.
yani adamın yargılanamayacağını bile bile böyle bir sonuç çıkması başka türlü izah edilemez.
ederse o eder.
bu karara alkış tutanlar, ergenekon'a gık demesin bozuşuruz.
madem sen hukukun her şart ve alvalde tarafsız olması gerektğiniden işine geldiğinde ödün veriyorsun, ergenekon'da başkalarının ödünü olsun canım ne çıkar.
belki garip gelecek size, ki garip zaten ama umrumda değil; ne zaman böyle bir hukuki tecavüze denk gelsem türban karşıtlarının en sevdiği argüman olan "ben başörtülü bir hakimin tarafsız olabileceğine inanmıyorum o yüzden kamusal alanda başörtü istemiyorum" aklıma gelir. nasıl yara yaptıysa içimde bu salak örnekleme, abuk subuk, alakasız zamanlarda aklıma düşüyor yine kaşım seğirmeye başlıyor.
aha lan işte içine sıçmış amcam hukukun. bere mi vardı ki kafasında nedir!
köşkün yargının kararına karşı yapılan açıklamasında cumhurbaşkanı vatana ihnetten başka hiç bir konuda yargılanamaz ifadesi oldukça büyük talihsizliktir. unutulmamalıdır ki milletin verdiği vergileri kayıp trilyon olarak hatırlanacağı şekilde cebe indiren cumhurbaşkanı suç ortağı necmettin erbakanıda affetmiştir.
el ele vermişler ülkeyi soyup soğana çevirmektedirler. aman sakın yargılanmasınlar nasıl olsa dokunulmazlık zırhının arkasına saklanmaktadırlar. bu ülkede pkk ile işbirliği yapan dtpli milletvekillerinin de dokunulmazlıkları vardır. demek ki vatana ihanet edenlerde yargılanmıyorlar ki bir kaç trilyonu cebine indiren, söz geldimi müslüman olduklarını bangır bangır ilan eden kul hakkı yiyen neden yargılansın ki.
Abdullah Gül'ün mahkeme edilmesi sonucunda, suçlu veya suçsuz olduğunu gösterecek hukuki işlemler bütünü... *
Diyorlardı ki, "Herkes yargı karşısına çıkmalıdır."
diyorlar ki, "cumhurbaşkanı, vatana ihanet ederse yargılanabilir."