bilboard konusuna gelince, adam babasına verecek tabi işi, çalışma şeklini biliyor, beğeniyordur.
herkes için böyle değil mi. benim babam da aslan gibidir, şu anda entrylerimi iyi oyluyor kendisi.
a dur ya aynı şey değil galiba, sen dışişleri bakanıydın değil mi?
"Dünya barışı için, barışı korumak için, son 50 senede dünyada en çok Amerikalılar kendi çocuklarını feda etmişlerdir"
"Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) Türkiye nin dış politika ilkelerine uygun. ABD ile hareket ediyoruz. Amacımız islam ülkelerine özgürlük ve demokrasi getirmek"
kayseri mitinginde şöyle enteresan bir konuşma yapan kişi :
"Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde olan oyunlara demokratik tepki göstermek için buradasınız. Olup bitenler yakıştı mı Türkiyeye, milletin gözünden kaçtı mı, millet unuttu mu, siyasi partileri alet olanları unuttu mu zannediyorsunuz. Anayasa mahkemesi gerekçeyi açıkladı. Türkiye güldü, dünya güldü."
istanbul Üniversitesi iktisat Fakültesi'nden sonra çizdiği hedeflerin hepsini dış işleri biriminde birleştiren, ne istediğini, ne yaptığını bilen, kültürlü, ılımlı, olgun, güleryüzlü, dürüst, takdir ettiğim insandır.
kuzey ırak'ta 3500 ile 3800 arasında teröristin saptandığını açıklayan dışişleri bakanı.
12 haziran 2007, rte: yurtdışında 500 terörist var.
14 haziran 2007, rte: kuzey ırak'ta 3500 terörist var.
14 haziran 2007 abdullah gül: kuzey ırakta 3500 ile 3800 arasında terörist var.
neymiş efendim, hükümet ile tsk uyum içinde ve tam bir eşgümüm halinde çalışmaktaymış... ulan sizin hükümetiniz uyum içinde ve eşgüdüm halinde çalışamıyor daha...
Gül Irak'ın kuzeyinde Mehmetçiğin başına çuval geçirildiğinde ABD'yi, "Büyük devletler özür dilemez ki" diye savunan ve Peşmerge önderliğinde Telafer'de Amerikan güçleri Türkmen katliamı başlattığında, "Orada Türkmenlere yönelik bir şey yok, Felluce'den kaçan teröristler Telafer'e sığınmış, operasyon Türkmenlere değil!" demiş, biridir..Tarih, 24 Mayıs 2003.
Gül'ün israil'in Lübnan'a saldırması sonrasında The Washington Post'ta çıkan makalesini hatırlayalım:
"Benim neslim, demokrasinin yüksek değerlerinin yanında duran bir ABD imajıyla büyüdü" Tek başına bu trajediyi durdurma imkan ve kabiliyetine sahip olan dünyanın tek süper gücü, insanların bu kadar acı çekmesine neden göz yumuyor ve merhamet çağrılarını neden karşılıksız bırakıyor ?" ( Abdullah Gül- Zaman- 3.8.2006)
ABD ile "Stratejik Vizyon Belgesi" mutabakatını imzalayıp bu siyasallaştıran gene Gül'dür
"Kahraman Amerikalı askerlerin sağ salim Amerika'ya dönmesi için duacıyım" diyen Erdoğan'dan sonra şimdi de "Büyük Ortadoğu Projesi" (BOP) Türkiye'nin dış politika ilkelerine uygun. ABD ile hareket ediyoruz. Amacımız islam ülkelerine özgürlük ve demokrasi getirmek…" diyen ABDullah Gül'dür
"Amerika Birleşik Devletleri ile ilişkilerimiz önemlidir. Dünyanın süper gücünün gündem maddeleri bizim de gündem maddelerimizdir. Aramızdaki işbirliğinin stratejik boyutta olmasının anlamı, bu meselelerde ulaşılması gereken hedeflere ilişkin görüşlerimizin örtüşmesidir" diyende ABDullah Gül'dür.
Abdullah Gül, 24 Mayıs 2003 yılında ABD ile yaptığı gizli anlaşmayı Vatan Gazetesi Yazarı Sedat Sertoğlu'na böyle savunmuştu:
"Ben bu gezileri yapmadan önce, şimdi senin oturduğun koltukta (eliyle koltuğa vurarak) ABD Dışişleri Bakanı Powell oturuyordu. Onunla 2 sayfalık 9 maddelik bir plan üzerinde anlaştık. Ama ben her yaptığımı kalkıp anlatamam ki"
ABdullah Gül'ün AB hakkındaki sözlerinide hatırlayalım..
Bir zamanlar Türkiye'nin AB'ye girmesine karşı çıkan Abdullah Gül, TBMM'de yaptığı bir konuşmada şöyle diyordu: "Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmeyeceği kesindir. Bunu Avrupalılar söylemektedir. Avrupa'nın önde gelen bütün politikacıları söylemektedir. Çünkü Avrupa Birliği bir Hristiyan birliğidir. Bunu biz söylemiyoruz. Avrupa'da herkes söylüyor, herkes biliyor. Halka sormaktan korkulmuştur. Demokratikseniz Avrupa ülkelerinde olduğu gibi bunun için halkın oyuna başvurursunuz, gidip halka sorarsınız. Türkiye'yi bu noktaya getirenler suçludur."
Tayyip Erdoğan gibi değişim rüzgarına kapılıp 180 derece dönerek bakın yakın zaman da ne demistir..
"Türkiye'nin hedefi çok açıktır: AB üyesi olmak Bunun ülkemizde demokrasinin ve ekonominin güçlenmesini sağlayacağını ummaktayız. Buna karşılık biz de AB'ye tam üye olarak kabul edilecek Türk devletinin saydam, demokratik bir islam devleti olacağını taahhüt ediyoruz." Yayın tarihi 23.11.2002.
Kimse olayların örtbas edileceğini sanmasın. Sonuna kadar gidilecektir
amerikan uçaklarının türk sınırını ihlal etmesi ile ilgili açıklamasının bir bölümünde "daha önce böyle ihlaller oluyor muydu?" sorusuna:
"Bildiğim kadarıyla sık olmuyordu. Daha önce belki olmuş olabilir. Ama sınırlarda genellikle bu tip şeyler oluyor. Bunlarla ilgili detaylı bilgiler geliyor, Hava Kuvvetleri ve Genelkurmay Başkanlığı tarafından Dışişleri Bakanlığına..." diye cevap veren basiretsiz dış işleri bakanı.
bu ne yaman çelişkidir sen bilmeyeceksin de kim bilecek bu ülkenin 2. adamısın sen , "bunlarla ilgili detaylı rapor geliyor" demişsin oku bir zahmet ozaman otur.
an itibariyle sivas' ta bulunan, sivas halkının büyük sevgisiyle karşılanan, halkın '' çankaya senindir, senin olacak'' sloganlarına ''çankaya sizindir; milletin olacak . '' sözleriyle karşılık veren saygıdeğer kişilik.
bunlar tansu çiller zamanında türk telekom'un, %49'unun 40 milyar dolara, %25'inin 20 milyar dolara satışına da karşı çıktılar şimdi %51'ini 6,5 milyar dolara peşkeş çektiler...
bazı partizanlar da hala öterler "menfur saldırı bıdı bıdı bıdı" diye... alın ulan... ab için neler yapıyor adam, sonra da menfaat için, dış destek için uzuv yalama pozisyonunda şimdi...
tayyip bey ile benden başka hiçbir kişiyi cumhurbaşkanı adayı olarak görmedik diyerek kişisel tassaruflarının ne kadar önemli olduğunu kendi ağzıyla sölemiş cumhurbaşkanı adayı. şimdilerde yine seçmenin karşısına başörtüsü ajitasyonu ile seçim kampanyaları ile çıkacak kişi.
bugün ajanslara düşen bir habere göre cumhurbaşkanlığı adaylığından geri adım atmış dışişleri bakanı.
çocuk inadının bir faydasının olmadığı hem ordu hem halk tarafından gösterilmiştir.