apo: gardiyan bana bi seccade bulabilir misin?
gardiyan: aha al!
gardiyan: la o ne öyle masanın üstündeki?
apo: kitabımız tevrat.
gardiyan: lan seccadeyi ne edicen sen?
apo: seccadeye bakıp ağlanmıyo muydu?
gardiyan: bsg!
pekte şaşırmadığım olaydır. çünkü insan bir oda da yıllarca yalnız yaşarsa bir şekilde huzur arayışına ya da kendini oyalayacak bir şeyin arayışına girer. bunun yaptığıda sanırım bu ama kabul olur mu orasını allahın takdirine kalmış bir şey. ölüm korkusu da baş göstermiş olabilir ayrıca.
insanlar artık yapacak bir şeyleri, tutunacak bir dalları kalmayınca, sıkıntıya girdiklerin de nedense bunca yıldır onları var eden yaratıcılarına bir gun bile ibadet etmemis olsalar da son gunlerin de ona sıgınırlar. **
öncelikle şunu ifade edeyim at gözlüklü arkadaşların abdullah öcalanın da bir solcu olduğunu bilmiyor sanırım *. sonrası boşu buşuna insan canına kıyan karaktersiz biri namaza durur mu orasını allah bilir, dursa da allah ile arasında ki birşeydir. ama bu mahlukat ne yapsa artık kesin olarak insanlığa yaranamayacaktır.
daha şirin görüneceğini bilse türbanada girer bu adam! yakalanıp hakim karşısına çıktığın da ne demişti: "her zaman tc'nin emrindeyim, buyrun efendim." yok yaaaa.
firavun kızıldeniz'de boğulurken hz. musa'ya 'tamam senin tanrına inandım.' demişti ama kabul edilmemişti. apo'da boğuluyor hem de döktüğü - döktürdüğü kanların içinde, kabul olur mu?*