geçen hafta odtü'de bu hafta (şu anda yayında) yeditepe üniversitesi'nde olan bir programdır.izledikçe ya bu Türk gençliği gerçekten böyle mi yoksa bunların hepsi bu saatte yayınlandığı için özel olarak mı seçilmişerdir acaba duygusunu doğuran bir programdır.Ya öğrenci kardeşlerimin hepsi slogan atmaktan,popülist konuşmaktan öteye geçemiyorlar.Bence bu türkiye'Nin genel bir sorunudur.Bazı konularda derinlemesine bilgi sahibi olmak yerine her konuda yüzeysel bilgi sahibi olarak 'bilgi sahibi olmadan,fikir sahibi' olan genç insanların bulunduğu program.
Hele bu programı sunan Abbas Güçlü'nün akp karşıtı 'TARAFLI' yayını izleyenlere gerçekten çok itici gelmektedir.AYrıca kendi sahip olduğu görüşlerinin aksini söyeleyn öğrencilere programı sunan kişi sıfatının gücüyle bir laf sokup alkış alarak o kişi bok durumuna düşürmektedir.
Her programda bu kadar yüzeysel bilgiye sahip öğrencilerin bulunduğu salonda 'ab karşıtı' anket yapmayı kendine bir borç bilerek bol alkış alarak sanki 'ab' türkiye'Yi bölmek isteyen bir kurum olarak göstermektedir.
gecen sene eskisehir anadolu universitesi'ne geldiginde katıldıgım ve öğrenci konuklarına hediye olarak abbas güçlü ile genç bakış logolu bir kupa vermiş olan program.
ne yazık ki görüşlerimi dile getirmeme olanak sağlanmamıştır bu da programın ismiyle çelişen bir durumdur.
salondaki öğrencilerin, "üniversite öğrencisi" olduğuna inanamadığım programdır...
yahu, herşey de alkışlanmaz ki!
biri çıkıyor, "şeriat mahkemelerinde hepinizi yargılayacağız" diyor, bir alkış tufanı kopuveriyor; hemen ardından öteki "bu ülkeyi iran yapamayacaksınız" diyor, az önceki şeriatçı arkadaşı alkışyanların elleri ile bir sevgi seli, bir şakşakçılık daha vukuu buluyor.
doğaldır; herkesin kendine özgü bir görüşü vardır, şeriat isteyen de desteklenir; istemeyen de... ama aynı anda ikisinin de tek bir bünye tarafından desteklenmesi; ve bunun, "biz üniversite gençliğiyiz" diyenlerce yapılması; sorgulanmaya değerdir...
bunları toplayıp program yapmak da, abbas güçlü'ye hastır!
an itibariyle uğur dündar'ı göklere çıkaran özürlü bir sunucuya sahip program. şöyle iyi gazeteci, böyle süper biri, yok efendim haksızların karşısında durmuş, eziklerin yanındaymış falan filan.. yahu ben uğur dündar'ı arena programıyla tanıdım ve bu adamın yaptığı tek şey fırın, pastane, hastane basmak başka da bir şey görmedim. daha ileriye gidemedi. uğurcum evet iyisin hoşsun sempatik bi adamsın ama bence sadece bu kadarsın.
bi uğur mumcu değilsin ya da bir ahmet taner kışlalı olamazsın zaten onlar gibi olsaydın çoktan gitmiştin.. e tabi sen de haklısın..
uğur dündar' ı övmekte sonuna kadar haklı olan insana sahip program. uğur dündar, fırın böcük basmadan önce mit belgelerini araştıran biriydi, dönemi bilenler hatırlar. mit' in belgeleri, devlet içindeki ilişkileri açığa çıkarmıştı, sonra tehdit almıştı. bunun üzerine fırın böcük basmaya başlamıştı. netekim uğur dündar büyük adamdır. kışlalı ve mumcu' nun kulvarları farklıdır. *
Gece vakti uyanıp da uykusu kaçanlara tavsiye edilecek bir program,eksileriyle artılarıyla bir program işte,çok da fazla beklenti içine girilmemeli,öylesine seyredilmeli, güzel şeyler de olabiliyor.
bugün ışık üniversitesinde yapılan ve gayet sakin geçen programda, yaklaşık 20 hatta daha uzun bir süredir sürelen türk ekonomisi sorunları ile ilgili çok güzel bilgiler verilmiştir. sinan aygün sayfalar dolusu bilgi getirerek, türkiye ekonomisinindeki sorunları açığa koymuş, bu sorunlarının temelinin ta 1946'lara dayandığı ile anlatılar yaparken, e-mail atanlar, neden akp'ye sataşıyorsunuz din düşmanı mısınız gibi sorularla geceye renk katmıştır. özal'ın ekonomik atılımları ile akp arasında ilişki kuran arkadaşa buradan selam.
ha daha sonra bol bol laf sokuldu tayyip ve akp'ye. özellikle vural savaş etkili konuşmaları ile göz doldurdu. program sonunda gene konu ile alakasız bir mesaj studyoyu eğlendirdi. matrix hakan isimli bir mail sahibi şimdi buraya yazma ihtiyacı duymadığım, alakasız ve saçma bir laf etmişti. bu da bol bol güldürdü insanları.
son programların aksine bilgilendirici bir yayın oldu. öğrenciler de konuya çok müdehale etmediler çünkü gerçekten çok akıcı ve net bir anlatım vardı.
mersin üniversitesinde, öğrencilerin yarısının "muhterem erbakan hocamız, yaşasın tayyip" ayarında yarısının da "kahrolsun akp" ayarında olduğunu gördük. gençler arasındaki kutuplaşmayı net bir şekilde göstermiş program.
bakışa katılan üniversite öğrencilerinin aynı günün sabahında mahmure kipinde ortalıkta deli üveyik gibi dolaşmasına neden olmakta. lahza içre, son ayak izmir'de koşuldu.
zaman zaman çok kaliteli kimi zaman çok basit olabilen program. konukların ve üniversitenin çok büyük etkisi var bunda.
basit olduğunda daha reyting getiriyor sanırım abbas güçlü ona göre seçiyor konukları. mesela vural savaş ve sinan aygün'ün olduğu bölümde öğrenciler pek karışmadan oturup dinlemişlerdi. adamlar düzgün birşeyler anlatıyor. yeri geldiğinde çuvaldızı kendilerine batırıyorlar.
ama genelde cumhuriyet veya zaman/vakit/yeni şafak gibi bir gazetenin yazarı geldiğinde uzlaşmaz ve inatçı tavırlarından dolayı ortam geriliyor ve program bilgi paylaşımından çok laf sokmaya dönüyor.
bugünkü programı için okul olarak odtü seçilmiş, ancak tuğrul türkeş'in katılımıyla iki kutbu bir araya getirmeye çalışmıştır. ancak protestolar nedeniyle program seyircisiz başlamış ve seyircisiz devam etmektedir.
fakat içeri alınmayan odtü öğrencileri dışarıdan sloganlar atmaya başlamış, ve programda abbas güçlü'nün sesinden çok dışarıdaki öğrencilerin sloganları ve yuhlamaları duyulmakta.
bu akşam program öncesinden odtü'ye gelen eli bıçaklı ülkücüler ve junior türkeş'in çağrılıp öğrencilerin salona alınmaması nedeniyle olaylı bir şekilde sonlanmış programdır. olaylar esnasında yedi odtü öğrencisi göz altına alınmış, duyumlara göre çıkan kavgada bıçaklananlar falan olmuştur.
en nihayetinde junior türkeş odtü'de konuşamamıştır. odtü stadyumunda, taylan özgürlerin yazdığı devrim yazısı, bu akşam yine gülümsemiştir.
Son olarak oğul türkeş'in silahlı korumaları ile katıldığı ve oğul türkeş ile gelen korumaların o üniversitenin asıl sahipleri olan öğrencilere bıçak fırlatması ve birçok gözaltı ile sonlanan program.
efendim, odtü'deki programda olayların gelişmesi şu şekilde olmuş. odtü genel sekreterliği'nin açıklamasına göre abbas güçlü, odtü yönetimine konuğun zülfü livaneli olduğunu bildirmiş, livaneli'nin gelmeyeceğinin anlaşılması üzerine, abbas güçlü, odtü yönetimine haber vermeden konukları aralarında tuğrul türkeş'te olacak şekilde değiştirmiş. bunu haber alan odtü öğrencileri programa katılmak üzere kemal kurdaş salonu'na gittiklerinde, kapıda, çoğu odtü öğrencisi olmayan, eli bıçaklı, 20-25 ülkücü ile karşılaşmış. burada henüz bir gerginlik başlamışken, ülkücüler bir odtü öğrencisine aniden saldırarak burnunu kırmış. olaylar da bunun üzerine başlamış, gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürmüş. yani odtü öğrencilerinin, kafadan program yaptırmama, programı basma gibi bir durumları söz konusu değil.
yine olayların sonlarına doğru, odtü a4 kapısından bir araba havaya yedi-sekiz el ateş ederek, hızla uzaklaşmış... ayrıca odtü öğrencileri, program öncesinde, ülkücülerin düşürdüğü bir bıçağı alarak rektörlüğe vermiş, rektörlük de gerekenin yapılacağını söylemiş...
bu adamın beni en gıcık eden yanı olmadık yerde laf arasına girip espri yapmasıdır. kendince bir espri yapar ve sonra ııııııhhhhıhh diye gülmez mi tav eder adamı. halbuki oradakiler onu dikkate bile almamışlardır ve yüzündeki o gıcık ifade bir süre öylece kalır.
bunun akabinde muhtemelen kanalı değiştirirsiniz zaten.
olay soyle cereyan etmisti. butun program sazi eline alan tanju icten ice fenerbahce'ye laf sokmakta, fenerbahce'ye attigi golleri anlatmaktaydi. (engin verel'de konu mankeni olarak katilmisti programa sanirim.)
her neyse tam tanju 88-89 sezonunda fenerbahce'ye attigi bir golu anlatirken canli yayina baglanan bir izleyici ile tanju colak arasinda su diyalog gecmisti;
izleyici: 2 saattir atip tutuyorsun fenerbahce, fenerbahce diye. tanju: iii, bi saniye simdi, ben anilarimi... izleyici: birak lafi gevelemeyi. o bahsettigin 88-89 sezonunda ali sami yen'de ilk yarisini 3-0 onde bitirdiginiz, fenerbahce tribunlerine devre arasi '5' diye hareket cektigin maci da anlatsana anilarindan..
bir anlik sessizlikten sonra salondan bir alkis kopar akabinde izleyici yayindan alinip program reklama gider.