leyla ile mecnun geyiğine benzer bir geyik yapıp yapıp " ne aşk acısı, sen hiç ayak parmağını sehpaya vurdun mu? " diyen arkadaşıma sopayla girişmemden sonra oluşan acıdır .
" aşktın sen gidişinden bildim seni " demiş cemal süreya.
Bu böyle. Aşktan daha gerçektir acısı. Hissettiğinizden emin olamazsınız belki ama gittiğinde bıraktığı acı son derece gerçektir.
Varlığını gösteren yokluğudur bir nevi.
Bir,hatta iki kere de zorla aşık olmaya çalıştım.inanın,aşk acısı bile çektim baylar. Ruhumun derinlerinde,bir yanım acı çektiğime inanmayıp kahkahalarla gülüyordu.
Aşk benim için kasten kevgirle su taşımaksa ne gelir elden, dur deyip kahkahama kulak vermekten başka.
için için usul usulu erkeği çekici kılan bir şey kadın da hiçbir şekli hoş durmuyor. aşk acısı çeken erkek deyince akla donuk bi ifade düşünceli bir bakış geliyor aşk acısı çeken kadın deyince ise ağlayan frida gibi bakımsız çelimsiz çirkin biri.
hele ki yaşanmamışlıklarsa bu acının sebebi, ne kadar istemene rağmen bir türlu yaşayamamışsan onu, geçmiş olsun. o kişi ömür boyu kalbinde bir yerlerde kalacak.
insanın hayatının bir süre durmasını sağlayan acı. Aşk acısının geçirecek tek şey gerçekten aşık olunmadığını anlayabildiğinin andır. Gerçekten sevse bırakabilir mi ya da reddeder mi seni? Durum böyleyken kederlenmenin, ağlamanın tek bir açıklamasını bulamazsın. Çünkü hep kendine kızarsın, hatalarını düşünürsün. Aslında durum hiçte öyle değil be şapşal. Gerçekten aşık olduğun kişiyi sen hangi hatası için terkederdin önce bunu bir düşün. Zaten aşık değilmiş diyerek yoluna gitmezsen daha çok acı çekersin de kimseye bir yararı olmayan ucubeye dönersin. Sil gitsin kalbinden.
bir kişinin hayatınızın tepe taklak olmasının bir numaralı sebebi olması, ve buna rağmen o kişiye çıkıp da "hayatımdaki bütün karışıklığın sebebi sensin ve artık yüzünü bile görmek istemiyorum" diyememektir, dememektir, zira bunu duymayı ne kadar haketmediğini görüp bir kez daha incinmek istememektir.
çok berbat bir acı bu. hani bi yerin kesilse acısı 3-5 güne kadar geçecek bilirsin. ama insanın içi acıyınca, acıyı geçirememek ve ne zaman geçeceğini bilmemek çok kötü. keşke aşk acısı çekerken bedende birşey devreye girse ve acı geçene kadar uykuda tutsa bizi.
bazen ne kadar uğraşsan da, ne kadar içsen de, ne kadar yeni birilerini arasan da, ne kadar uzaklara gidip inzivaya çekilsen de geçmeyendir. aşk acısının en iyi iki çözümü vardır. ya seni üzen kadını unutturacak birini bulur ve onu asla bırakmazsın ya da her şeyi zamana bırakır kafanı sürekli bir şeylerle meşgul tutarsın.
aksi halde o acı en beklemediğin anda seni bulur ve asla terk etmez.
ilk bitti dediğinde bize karşı taraf kendini çok garip hissedersin
Sonra garip bir gülümseme isteği belirir bunu yapmak zorundasındır ..
Nedeni de gurur denen Lanet histir... Ve gülümsersin zor olsada , canın yansada gülümsersin..
O Gün dünyaya lanet ederek bakarsın hep çevrene... Sonra o geceyi yastığın gözyaşlarından ıslandığından dolayı
uyumayarak veya yarı uyumuş yarı ağlamış olarak geçirirsin... Sonraki sabah muhtemelen geç çıkarsın yataktan
Sonra yataktan çıktığında evden çıkmak istemeyeceksin... Eğer çıkarsan evden çıkacağını ve onunla gittiğiniz yerlere
gidebilme ihtimali canını çok fazla yakacak diye düşünürsün... Bu konuda fazla ısrarcı olamayacaksındır...
Çünkü yapman gerekenler var... Ve er yada geç çıkacaksın o yataktan.. Çıktığında dinlediğin müzik tarzı muhtemelen
değişmiş olacak... Çünkü arabesk ve anlamlı şiirler dinlemeye başlayacaksın... Ve sonrasında birgün onun sana
yaptığı her yanlışı görmeye başlayacaksın... Seni kaç defa aldattığını fark ediceksin birden beyin de
beyin fırtınaları yaşanıcak!! Daha fazla görüceksin nasıl bir yaratık olduğunu sonra ! Sonra ona insan diyemeyeceksin
benim gibi... Yaratık diyeceksin .. Belki daha ağır birşey söylemeyi seçersin... Ve sonra birden onunla gittiğin yerlere gitmenin sana eskisi gibi acı vermedğini fark edersin. Hiç üzülmezsin demiyorum tabii üzüleceksin.. Eskiden Emrah'tan gitme sevgilim şarkısını dinlerken ağlayacaksın , Şimdi ise Güllü'den Unuttum işte'yi dinlerken ağlayacaksın... Ağlayacaksın işte... Başka çıkış yok...
kağıt kesiği gibidir. görünmez ama her daim kendini büyük bir acıyla hissettirir. ben burdayım der. tek çözümü yara bandıdır gibi duygusuzca bir şey söylemeyeceğim ama aynı aşkla başkasını sevemediğiniz sürece her daim hissetmeye mahkumsunuzdur. tek ilacı daha çok sevmek ve sevilmek maalesef. kendi başına bunu aşabilenlere de her zaman hayran kalmışımdır takdir edilesi insanlardır.
edit: evet ben de sonrasında sevdim ve yine bu entrydeki durumdayım.. ne lanet bir ksıır döngüdür bu...