kanal d'de yayınlanan boynuzlama dizisi, zaten eseri yazan insanı (türkiye'nin önde geleni miymiş neymiş) hiç sevmem.
şahan gökbakar'ın bir ara dikkat şahan çıkabilir programında canlandırdığı "ziya" rolü ile diziye aroma katsalar farklı bir görüntü izlettirirler insanlara.
ziya'mız girsin odaya, ingiliz anahtarını sallaya sallaya adnan'ın yanına gelsin ve "senin garıyı çardahta gördüm, valla senin karıyı behlül hoplatıyo. akşam simidi gibi çıtır çıtır çıtlatıyo behlül" desin ve bitsin artık.
adnan bey de töre yasaları mı uygular, berdel mi yapar, unknown russian soldier tarzı bir infaz şekli mi yapar bilemem. fakat ne olacaksa olsun ve bitsin artık.
finalleri çalışamıyoruz evde kardeşim ya, bu ne.
ha bu arada bu diziyi izleyenlere orjinal bir aşk ve şehvet öyküsü daha var.
türkiye'de çiftçinin biri koyunu ile ilişkiye girmiş ve insan yüzlü bir koyun doğmuş.
Bir iki bölümünü izledim. Müziği şahane güzel. Dizinin yüzde 80 i müzikten kazanıyor. insanlara kötü örnek olabilecek iğrenç ötesi iğrenç bir konu üzerinde dönüyor. amcasının ekmeğini yiyip, gözünün içine baka baka yengesine kayan o.ç. ile kocasını boynuzlamanın engin derinliklerindeki birk..tak etrafında dönüyor. romanmış monanmış, kaldırılmalı sahneden. bu kez bunu izleyenler normalleştiriyor olayı.
an itibariyle yayında olan bölüm heyecanlıydı.bazen öyle oluyor ki bilgisayar televizyon karışımı yaptırıyor.bu iyiydi ama.yada finaller var diye ilgimi çekmiş olabilir. (bkz: illegalin cazip gelmesi)
behlül'ün nihale yüzüğü takarken nihalin ellerinde manikür olmaması, ama sonraki sahnede yüzüğü gösterirken ellerinin manikürlü olması dikkatleri cekmistir. hangi ara yaptırdın a kuzum?
ben diziyi bir bolum geriden takip ettigim icin gecen haftanin yorumunu yapayim oncelikle.
hilmi onalin yolladigi sorofde mubarek dedektif sanki nerden anladi hemen bihterin rujun renginden bihterin ruju oldunu falan gercekten cok sacmaydi.
suleyman efendi bizi birakip gidersen oyle olur iste diye besire ayari vermistir. *
bu hafta sonunda senaristler behlül' ü konuşturdular da ortamda sadece oturup, her kim ona soru sorarsa sorsun alttan alttan, hatta ters ters bakışından başka bişeyler izlemiş olduk.
hesapladım; 2 lost, 1 sopranos, 4 dexter gücünde dizidir. 3 reklamlı özet, ardından gelen 80 dakikalık bölüm. ancak aslında konu, bir önceki bölümden sadece 10 dakika ilerliyor.
yani geriye kalan 70 dakika boyunca sadece; bakışma, sessizlik, günlük rutinler, açılıp kapanan kapılar vs. vs. vs.
yeter be arkadaş. adamlar neredeyse bundan yarım asır önce the prisoner gibi bir dizi kurguluyor, sen hala 90' ların brezilya dizileri kafasındasın. hala aynı sahte rüya gibi hayatlar, siyah jipler, villalar, köşkler, kapıcılar, hizmetçiler bok püsür.
tamam lüks fetişisti fakir bir toplumuz ancak bu kadar da ütopik olunmaz be arkadaş. senaristlerine soruyorum; siz hangi kafalarda yaşıyorsunuz?
dün gece aklıma takılan sorular şuydu: "bu behlül efendi okuyor mu? okuyorsa kaçıncı sınıfta? dersleri nasıl, bitirebilecek mi okuduğu okulu, hayır hiç ders çalışırken görmedik efendiyi, eh tabi bir nihal bir bihter le uğraşmaktan ders çalışamıyordur tabiii canım, bir de (ilk soruma dönersek) bu eleman okumuyorsa, askerlik durumu ne alemdedir? Tecilini sorgulamak gerekir. yoksa asker kaçağı mıdır? hemen ihbar edilmesi gerekir. bir an evvel gitsin yapsın kardeşim, ayıp ayıp, senin yaşındaki askerde kurşun sıkarken, sen bir yengene bir nihale sıkıyorsun, olmaz kardeşim böyle..."
şeklindeydi, dizinin senaristlerine duyurulur, bir askerlik olayı diziye renk getirir(zaten dizi çok renkli maaşllah)...
eşşekten düşercesine nişan töreni yapıyorlarmış demek ki bu sosyetikler. onu gördük bu hafta.
yau, demek ki bu sosyetik ve aristokrat insanlar o kadar aşmış ki, nişana düğüne pek önem vermiyorlar artık! sabah kahvaltıda "hadi akşam nişan yapalım, yeaaahh!" kararı alınıp, akşama kadar her iş halloluyormuş. yau bi durun, nedir bu acele? ayrıca şu hizmetkar tayfası da olmasa yapayalnız bizim yalıcıgiller. nişana bile çağıracakları yakın arkadaş, eş dost, kanka neyin bir şeyleri yok be.
varsa yoksa, peyker, nihat, arsen hanım, bi de pelin çıktı şimdi!
senin o kadar paran ve şanın olsun, gazeteler aşkınız uğruna çarşaf çarşaf başlık atsın, nişana çağıracak kimsen olmasın? acıdım bir an len. ayrıca, o elbiseler gene felaketti be. bihter o giydiğin kıyafeti en son 80'lerde görmüştüm ben bülent ersoy'un üzerinde. nihal, hadi bihter yas tutuyo, sen nişanlanıyosun, bari sen adam gibi bişi giyinseydin, o küpeler neydi öyle??? yahu, valla gene ne varsa firdevs'te var. takıları gene hepinizinkine on basardı valla. bence bu kadını takip edin siz.
behlül gene karizmayı çizdirmekle meşguldü bu hafta. tamam hilmi rolü yapan chucky'ye bi kafa attın, gövde gösterisi yaptın güya. ama sonra? altına zıçıyodun len az daha! bihter "evet bıdı bıdı, böyük ataşlı bi aşk yaşadık behlülnen" dedim diyince sazanlamasına daldın, az daha ağlıyordun. neydi len o ağlak, hüzünlü, depresif surat ifadesi? nerden buldun da taktın o ifadeyi bilmem ki! madem bi bok yiyosun, bari arkasında duruyormuş gibi yap. bak dur demiyorum, duruyormuş gibi yap da adam sansınlar diyorum. bihter bile o 40 kilo hali 1.50 boyuyla senden yürekli çıktı olum.
bihter'se trip turlarına devam ediyordu hızla. bir yandan yediği hurmalar, kışın götünü tırmalamaya başlamıştı, bir yandan da kıskançlığın verdiği hırsla suratı renkten renge giriyor, bir yandan da sümsük peyker'in ağzına sıçıyordu. bre bihter, bi bacın kalmıştı haşlamadığın şu dizide, onu da yaptın ya bravo sana. ne biçim kardeşsin kızım sen?! yapılır mı, söylenir mi o sözler hamile bi kadına?! tamam nihat'ın pısırık olduğunu herkes biliyo da, götün sıkıştı mı niye nihat'la peyker'in evliliğinden açıyon konuyu? ona bakarsan senin kocan da gavat!
bihter senin yatacak yerin yok kızım! tamam "bir sayfa kopuyor zamandan..." şarkısı eşliğindeki hüzünlü, çaresiz ve göt olmuş surat ifaden beni de üzdü, ama yaptığın o tripleri düşününce hakediyorsun ulen!
ednan gene smiley ": )" suratıyla dolandı bütün 90 dk boyunca. ay ay ay, ne güzel di mi kızı evleniyo?
yahu ednan, manyak mısın sen abicim ya?! tamam, bihter+behlül aşkından haberin yok, bi boktan da şüphelenmiyon, kıllanmıyon, ama kızını ne diye apar topar evlendirmeye kalkıyosun ednan? kız daha liseyi yeni bitirmiş güya, üniversite okuyacak. ben de bi biz sosyetik ve aristokrat olmayan ailelerde var bu "erken evlendirip, çoluk çocuğa karıştırma sevdası" diye düşünürdüm hep. meğer sizin gibi modern ve asil ailelerde de böyle ışık hızıyla bir evlilik gerçekleşebiliyormuş. yani bilmesem, nihal'in evde kalacağından tırsıyosunuz zannederim. durun la bi, kız bi üniversiteyi filan kazansın, okusun, yaşını başını alsın!
ben bile senden fazla düşünüyorum kızının geleceğini ednan be!
nihal, bu hafta gene almışsın bi donna karan çantası, boyundan büyük? ayrıca behlül'e aldığın o yüzük çok dandikti. neydi öyle be? kafam kadar. yuh be nihal.
neyse; gelelim şu evlenme konusuna. sen daha güccüksün, belki evlenme merakı içinde, behlül'le halvet olma düşleri kuruyosun.
ama kızım, bi öss vardı, bi üniversite vardı, ne oldu ona?! hadi behlül götünü kurtarmak için her yol mübah diyo, sen niye atlıyosun kızım o teklife? dahası ertesi gün nişan filan yapıyosunuz apar topar.
ne kadar çabuk evlenirsem o kadar iyidir diye mi düşünüyosn? kızım zaten behlül'le 24 saat berabersiniz, beraber büyümüşsünüz. bi yatak olayı kalmış, onun için bütün bunlar?! tey tey tey.
hııı, bu arada beşir'e ağlıyodun bi ara?! noldu yavrum? beşir hastanede suratı kaşık kadar kalmışken, sen nişan yapıyon. bu hafta gitmedin beşir'in yanına, farketmedim zannetme nihal!
bi de en komik replik bu hafta sendeydi; "behlül hilmi önal'ı dövdü" yani budur di mi? dövdü işte, ne o tatsızlık yaşandı, kapışma yaşandı ağızları? basbayağı dövdü işte.
beşir, sen de bi silkin kendine gel ulan! bak nihal'in artık başı bağlı, ondan sana hayır gelmez (gerçi bağlı olmasaydı da sana bakmazdı ya neyse). sen iyisi mi o cemile üzerinde yoğunlaş. bak kız sana çorba getirmiş, nihal bi tas çorba neyin getirdi mi sana hıı? bu dediklerimi düşün beşir.
bülent veleti, sen nası zarar ziyan bi çocuksun yeaa?! senin bu yaptıklarını 4-5 yaşındaki bebe yapmaz len.
yani nerden baksam, varsın bi 14 yaşında. ama nedir hala bu boşboğazlıklar?! beşir'in yanına sırf nihal'le behlül'ün nişanını yumurtlamaya gittin di mi gerizkalı seni?! daha kapıdan girer girmez "ablam nişanlanıyo beşir, hadi göt ol" modundaydın. ama her ne olursa olsun, gene o evde en adam akıllı yorumu sen yaptın, "ablamla behlül'ü karı koca olarak düşünemiyorum. çok garip" ha yavrum, ha güzelim. bi de babanla diğerleri anlasa bunu, ne güzel olur? senin bile saksı daha iyi çalışıyo be!
çetin özder bey, size de bir çift lafım var; o sarışın aynur hanıma yeşilleniyodunuz en son, dün akşam da firdevs'i eve bırakmışsınız. firdevs'te de bir havalar, bir liseli genç kız edaları. arkasını dönüp cilveli cilveli "bay baaay ihihih" bile dedi be! sen de kararını ver artık, aynur mu, firdevs mi???
peyker, bravo valla anlayabildin sen de sonunda olayı. evet evet, kardeşinle eski sevgilin aşna fişna. ama sen bunları düşünme kızım, çocuğuna mocuğuna bişi olur. git istinye park'ta alışveriş filan yap. sana ne o bayık yalı ahalisinden.
süleyman efendi, sen de ne yağcısın ya! ne zaman görsem "ednan beyler geldüüüü, goşun goşun, gıpraşın, hadiiiin!" diye götünü yırtıyon. tamam amcam be bi dur! ednan'lar gelince millet ne yapacağını biliyodur di mi? sen ordan niye yönetmen edasıyla talimat veriyon, kendini önemli hissetmeye çalışıyon! yaşlı başlı adamsın, yap yemeğini geç!
katya, valla o hizmetkar tayfası arasında kabullenilemedin gittin be kızım. ne desen suç oldu artık. herkes dedikodunun amına koyuyo, sen yapınca gözüne batıyo herkesin. hiç beğenmiyorum bu durumu tatlım.
o salaklar zaten ne anlar di mi? boşver sen, firdevs'in taç marka pullu payetli yatak örtülerinde yatmaya devam et firdevs yokken.
sait misin nesin, seni var ya öldürürüm olum! o kaşların, o babyface olmaya çalışan ama olamayan atilla taş suratın beni sinir ediyor! muhbir herif. ama yok, suç sende değil, seni oraya alan güya insan sarrafı geçinen süleyman efendide!
matmazel. seni de bişi zannetmiştim. sen de nihal'in evlenmesine "ihihihi yuppi" modunda yaklaşmaya başladın. aloooo! kız diyorum, daha kaç yaşında ki?? öyle nihal nihal diye nihal'in kıçında dolaşmakla olmuyo. bişi öğretememişsin sen o kıza matmazel hanım. ayrıca o göz makyajın beni deli ediyor ya. kim yapıyo sana o makyajı allasen bi söle?!
cemile, şapkan çok yakışmış kızım. hizmetçi diye kimse beğenmez ama en düzgün sen giyiniyon gene. bravo canım. ayrıca iyi ettin, parçaladın o dandik müzik kutusunu. beşir bakıp bakıp hipnoz oluyodu. kedi olalı bi fare tuttun sen de, eferim. böle devam.
pelin misin nesin, ne menem bir kızsın sen?! senin nihal ve behlül'den başka derdin, problemin, merak ettiğin bir şey yok mu??? ne zaman görsem "behlül le evlenceniz mi?" diye soruyodun, al işte evleniyolar. napıcan? senin çıkarın ne kızım? okulun, dershanenen filan yok mu senin? sürekli car car arayıp duruyosun. bıktırdın ulen! kene gibi yapıştın insanlara! sen yapıştıkça nihal de kendini bi bok zannediyo. kızım git sen kendine sevgili filan bul, feysbuka foto filan yükle, ne biliim, sözlükte takıl olmadı.
SÜPER DiZiYMiŞ. BEN NEDEN SEYRETMiYORUM Ki BUNU DEDiM KENDi KENDiME. TAMAM KONUSUNU BiLiYORDUM AMA HiÇ OTURUP ADAM AKILLI SEYRETMEMiŞTiM. OHA KIVANÇDA O KADAR iTiCi DEĞiLMiŞ YANi YENi SAÇLARI SÜPER OLMUŞ, SAKAL DESEN TEK GEÇERiM.
NiHALiN ALDIĞI YÜZÜĞE BAYILDIM AMA NiŞAN GiBi ÖNEMLi BiR OLAYDA BÖYLE GARiP OLMASAYDI GERÇi BU DiZiDE NE NORMAL Ki? BAYILDIM NAN HER PERŞEMBE SEYREDECEĞiM. SANKi SEYRETMESEM NE OLACAK ENTELMiYiM, BUNU iZLEMESEM BAŞKA DiZi iZLEYECEĞiM PEEH.