aşık veysel şatıroğlu

entry334 galeri41
    253.
  1. ustaların ustası, babaların babasıdır. yattığı yer nur olsun.
    0 ...
  2. 252.
  3. gözleri görmeyen ama"saklarım gözümde güzelliğini" diyerek gönüller açan ozan. toprak, mazi..
    0 ...
  4. 251.
  5. Aşık Veysel evli olduğu zamanlarda eşi başka bir adama aşık olur ve kaçmaya karar verir. Gece uyumak için yataklarına girdikten sonra eşi kalkar, bohçasını da aldıktan sonra pabuçlarını giyer ve ardına bakmadan kaçmaya başlar. Biraz aradan sonra ayağına bir şeyin vurduğunu fark eder. Pabuçlarını çıkarttığında gördüğüne inanamaz. Aşık Veysel’in tüm parası oradadır. kaçacağını anlayıp sahip olduğu her şeyi eşine bırakmıştır. Ayrıca parayla beraber bir kağıt bulur ve o kağıtta şu yazar :
    “Al bu para ananın ak sütü gibi helal olsun, gittiğin yerde kendini ezdirme.
    Bir de güzelliğin on para etmez bu bendeki aşk olmasa … ”
    25.10.1894
    Dogum günün kutlu olsun.
    8 ...
  6. 250.
  7. Özlenen ve saygıyla andığım büyüğümüz, güzel insan.

    Ben gözlerinden birinin çiçek hastalığı ile diğerini de çöp batmasıyla yitirdiğini sanırdım.

    Bugün kendi sesinden dinledim ki ikisini de aynı anda çiçek hastalığı sebebiyle kaybetmiş.

    Benden başka da duyan olduysa bu olayı, doğrusunu bilsin.

    Mekanın cennet olsun güzel insan...
    2 ...
  8. 249.
  9. bugün 122. Doğum Günüdür. sevgi ve saygı ile anıyoruz.

    https://galeri.uludagsozluk.com/r/1219045/+

    https://onedio.com/haber/...inden%2011%20Alıntıyla%20 Âşık%20Veysel%20Şatıroğlu&utm_medium=tweet
    1 ...
  10. 248.
  11. ''Güzelliğin on para etmez bu bendeki aşk olmasa'' Görmediği güzelliğe aşık olan nede güzel bir adamdir.
    2 ...
  12. 247.
  13. Şöyle bilgiler vermiştim kendisi hakkında;
    (bkz: aşık veysel şatıroğlu/#31822438)

    Kendisini ziyarete gelecek Mahzuni'yi ayakta beklemiş, ayakta karşılamış toprak sevdalısı usta. Sormuşlar "Neden ayaktasın diye?", o da "Bu gelen pir sultan olsa gerek." Demiş Mahzuni için. Öyle de toprak gönüllü bi usta.

    "Her kim ki olursa bu sırra mazhar,
    Dünyaya bırakır ölmez bir eser;
    Gün gelir Veysel'i bağrına basar,
    Benim sâdık yârim kara topraktır.."
    5 ...
  14. 246.
  15. hiç ölmeyenlerin doğum günü değerlidir. hiç ölmedin büyük usta. cennet mekan. iyi ki doğmuş. gerçekten iyi ki doğmuş.
    0 ...
  16. 245.
  17. kız kardeşlerinin vefat ettiği hastalıktan gözlerini kaybetmiştir. arkadaşından öğrendiği bağlamaya ömrünü adamıştır. birçoğumuzdan daha iyi görmüştür dünyayı.
    2 ...
  18. 244.
  19. güzelliğin on par etmez, bu bendeki aşk olmasa, diyerek bence sevdayı en güzel anlatmış adamdır.
    2 ...
  20. 243.
  21. "Ben giderim adım kalır, dostlar beni hatırlasın"

    Bugün doğum günü olan, tepeden tırnağa anadolu türk ozanı. iyi ki doğdun büyük usta.
    18 ...
  22. 242.
  23. 241.
  24. güzelliğin on par etmez
    bu bendeki aşk olmasa

    diyerek asırlarca anılacak söz söylemiştir.
    2 ...
  25. 240.
  26. 239.
  27. ağlayı ağlayı vardım pınara
    kirli yağlığımı yuvermediler
    herkes destisini doldurdu çıktı
    bana da bi damla su vermediler.
    1 ...
  28. 238.
  29. güzelliğin on par etmez
    bu bendeki aşk olmasa
    eğlenecek yer bulaman
    gönlümdeki köşk olmasa.
    2 ...
  30. 237.
  31. Gönül bir güzeli sevmiş ayrılmaz
    Dolanır peşinde çoban misâli
    Hiç kimse bu derdin dermânın bilmez
    Azmış yaraları perişan hali

    Lokman çâre bulmaz yoktur Eflâtun
    Yârdan ayrılması ölümden çetin
    Elde endaz ettim bu aşkın atın
    Terkettim sılayı vatanı ili

    Ferhat Şirin için kestiği taşlar
    Benim senin için döktüğüm yaşlar
    Seni yaksın beni yakan ateşler
    Yaktı bu sinemi savruldu külü

    Arılar bal için bekler petekler
    Alır her çiçekten verir emekler
    Mecnun Leylâ için pınarı bekler
    Ben de bir yâr için olmuşum deli

    Evvelden var idi bu sevda bende
    ilikte damarda cesette canda
    Ölünce hû çeksin kemiğim sinde
    Dünyâda durunca Veysel'in dili.
    7 ...
  32. 236.
  33. Şöyle hikayesi vardır:

    Karısı birgün evdeki hizmetçiyle Hüseyin ile kaçar.Aşık Veysel'in karısı Esma ve Hüseyin Samsun, Bafra yakınlarında bir çeşme başında dinlenirken Esma çorabını çıkardığında bakarki bir tomar para var ve bir not al bu parayı ananın ak sütü gibi helal olsun ve oralarda kendini ezdirme diye.

    Günler geçer ve Esma ile HÜseyin köye perişan şekilde dönerler.Aşık Veysel onların perişan olduğunu duyar ve hala onlara yardım etmeye devam eder.Gün gelir Aşık Veysel ölüm döşeğindedir ve Esma kapıya kadar gelir ama onun yüzüne bakmaya yüzüm yok diyerek geri döner.

    Aşık Veysel'i birgün bir dostu Sivas, Zara'ya davet eder.Zara'daki dostunun kızı rüyasında aşığı görür ve bunu babasına söyler.Babasıda kızım Veysel senin kısmetin diyerek kızı Gülizar'ı Aşık Veysel'e verir.Aşık Veysel'in şu şiirine bir bakın hele nasıl bir duygu var:

    Güzelliğin on par etmez
    Bu bendeki aşk olmasa
    Eğlenecek yer bulaman
    Gönlümdeki köşk olmasa

    Kim okurdu kim yazardı
    Bu düğümü kim çözerdi
    Koyun, kurt ile gezerdi
    Fikir başka başka olmasa

    Senden aldım bu feryadı
    Bu imiş dünyanın tadı
    Anılmazdı Veysel adı
    O, sana aşık olmasa.
    0 ...
  34. 235.
  35. modern dunyanin sagladigi tum ses sistemlerine, teknolojisine, ihtisamina, pariltisina tozunu yutturan filozoftur. tum cizirtilarin arasindan 12 telli basit saziyla goz yasartan, dus dunyadan bag kopartan, anadolu insanidir. o olmasaydi anadolu ayni anadolu olmayacakti o olmasa bizim de anadolu kulturune olan askimiz boyle olmayacakti. ne zaman ulke gundeminden, insanlardan umut kesilse umudun yine insanda oldugunu haykirandir o. dogayla ic ice, köyunun kokusunu burnumuzun dibinde hissettirendir, ekininin , emeginin telef olmasina yaktigi turkuyle bizi de kara kara dusundurendir. yaslanmasiyla bizi de iclendiren, ask deryasina dalma diyip bizi de efkarlandirandir. kucuk dunyam var benim diyip icine saftan, iyiden baska hiçbir şey koymayip evrensel olandir. asik veysel anadolu'da iyi ne varsa odur, ormandir, karli dagdir, sert bozkirdir, alli turnadir, dertli bulbuldur, halimizin motifidir, gelin islemesi oyamizdir, sevendir. asik veysel anadolumuzun gozleridir.
    12 ...
  36. 234.
  37. asıktır, sairdir, sanatcıdır, adamdır.
    0 ...
  38. 233.
  39. istanbul sosyetesinin halk türkülerine merak saldığı günlerdir. Ruhi su henüz ortalarda yoktur. Aşık veysel'i istanbul'a getirirler. Kendisine özgü meydan sazına benzeyen kocaman bir sazı vardır. tezeneyi kullanışı, tellerinden sesler çıkarışı kimseye benzemez farklı bir üslubu vardır.

    Ahmet kutsi tecer'in keşfettiği aşık veysel istanbul'a getirildiğinde yaşar kemal'e emanet edilir. Aşık veysel yaşar kemal'e "aşık", yaşar kemal aşık veysele "veysel" diye seslenirdi.

    Bir gün rıfat ılgaz, yine bir öğle vakti sirkeci tramvay sokağı'nın arkasında bir lokanta'da içerken gözü tramvay durağına takılır. Tramvay kalktı kalkacak yolcular telaş içerisinde yetişmeye çalışmaktadır.

    Rıfat ılgaz, bir bakar ki cağaloğlu yokuşunda aşağı iki yolcu tramvaya doğru koşmakta. Biri diğerinin koluna girmiş, koluna girilen yaşar kemal, koluna giren aşık veysel... Hemen yerinden fırlar, tramvaya koşanların yanına gider.

    "nereye gideceksiniz" diye sorar yaşar kemal'e. "Şişli'ye. Veysel saz çalıp türkü söyleyecek orada." Rıfat ılgaz bir kalabalığa bakar bir tramvaya.. "Yahu atlayın bir taksiye gidin. Veysel'i dinleyecekler nasıl olsa parasını da verirler." Yaşar kemal'in en yoksul dönemleridir. Cebinde parası olmadığı için söylenenlere aldırış etmeden tramvaya koşmaya devam ederler. Ve yetişirler.

    Rıfat ılgaz, lokantaya döner ve masaya yumruğunu vurur. lokantanın duyacağı bir biçimde dışarıyı işaret ederek bağırır.
    "Bakın bakın, şu allah'ın işine bakın. iki kulunu tek gözle nasılda koşturuyor."

    Ekleme: Aşık veysel görme engelli. Yaşar kemal'inde bir gözü görmemektedir.

    Ot dergisi 39. sayı alıntısıdır.
    3 ...
  40. 232.
  41. "Anlatamam derdimi, dertsiz insana, dert çekmeyen dert kıymetin bilemez"

    ***Aşık Veysel Şatıroğlu***
    0 ...
  42. 231.
  43. veysel' i tanıdım, benliğimden utandım. bizlerki her yaptığımız iyilikte karşılık bekleyen insanlarız.

    "ben öldükten sonra mezarımın üstünü taş ile beton ile kaplamayın, böcekler, bitkiler faydalanamaz bir işe yaramaz. ben öldükten sonra üzerimde otlar bitsin, çiçekler açsın, taş kapatır, hiç kimse istifade edemez, yalnız benim toprağımda vatanıma hizmet etsin, orda biten otlardan koyun yesin, et olsun, kuzu yesin süt olsun, benim orada taşın altında yatmakla bir istifadem yok, bunun için üstümü kapatmayın, vatanıma hizmet olsun"

    demiş. söyle veysel aşık? sen mi ölüsün biz mi?
    17 ...
  44. 230.
  45. ismini her duyduğumda, gördüğümde aklıma yıllar öncesi gelir hep. müzik eşliğinde dumanı göğe yaydığım ve süslediğim geceler. nereden baksanız bir 5-6 yıl öncesi.

    o zamanlar genelde dinlediğim iki kişi vardı. aşık veysel ve david bowie. uzanıp, sigaramı yakıp tavanı izlerken, sadece üçümüzün anladığı bir dilden konuştuklarını hayal ederdim. aşık veysel toprağı, toprağın hükmünü anlatırdı tabii ki. ekmeğini yediği, suyunu içtiği toprağa gömülmenin nasıl bir duygu olduğundan bahsederdi. ve cesedinden var olup torunlarını doyuracak olan o ekmeğin gücünün sırrını anlatırdı. bowie ise değişimden bahsederdi. değişmenin sihrini. ''changes'' ismindeki şarkısını fısıldardı kulaklarımıza. ben dinler ve seyrederdim, sarhoş. dinlerdim bowie ile aşık veysel'in doğaçlamasını. sonra uyurdum.

    toprağı bol olsun.



    ''Yıllarca aradım kendi kendimi
    Hiçbir türlü bulamadım ben beni
    Hayal miyim rüya mı bilinmez
    Hiçbir türlü bulamadım ben beni

    insan mıyım, mahluk muyum, ot muyum
    Ekilir biçilir bir nebat mıyım
    Yoksa görünüşte bir sıfat mıyım
    Hiçbir türlü bulamadım ben beni

    Leyla mıyım, Mecnun muyum, çöl müyüm
    Arı mıyım, çiçek miyim, bal mıyım
    Köle miyim, bir güzele kul muyum
    Hiçbir türlü bulamadım ben beni

    Varlığım yokluğum bir Veysel adım
    Gök kubbede kalacaktır ses kadim
    Elli üç yıl kendi kendim aradım
    Hiçbir türlü bulamadım ben beni.''
    5 ...
  46. 229.
  47. "Güzelliğin on para etmez; şu bendeki aşk olmasa..."

    Allah rahmet eylesin söz terzisi.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük