insanın hayatını düzene sokan,
kendisini huzurlu ve güvende hissettiren,
en yalnız hissettiğinde bile kendisine ait ikinci bir kalbin var olduğunu anlatan,
insanı şımartan,
en ufak tartışma da ya onu kaybedersem korkusunu akla düşüren,
olmazsa olmaz his.
aptal eder insanı. zaman geçtikçe daha aptal daha aptal daha daha aptal olursunuz. sonra dönüp baktığınızda bu aptallıkları yapan insan benmiydim dersiniz, bir şeyler katar insana. her şeye rağmen o aptallık duygusu her zaman çekici gelir, özlenendir. (bkz: aptallığı özledim)
dünyadaki en güzel şeydir. yerini tutabilecek hiç bir şey yoktur ve nedeni hiç bilinmez, en ilginç yanı da budur. bir insanın aşık olması, onun en saf haline ulaşmasıdır. aşık olduğunuz kişiden başka her şey önemsiz gelir. ne para, ne iş, ne hastalık... gerçekten aşık olan kişi, ondan başka hiç bir şey düşünemez. kainatın en güzel varlığını düşünür hep, sadece düşünür. tüm her şeyini ona bağlamıştır. vücudu ayrı olsa da tüm ruhu ona bağlı, onun içindedir.
ne yapsa maşuk, ne tatlıdır o. size attığı bir gülüş yüzünden kanatlanırsınız. sonra bağımlı olmak nedir onu anlarsınız. bir daha gülsün bana, bir daha... sizi farklı bulsun, özel bulsun diye her türlü şeyi yaparsınız. daha önce olsa '' saçmalama bir kız için değer mi bu kadar! '' dediğiniz şeyler yetersiz kalır aşkınız için. hiç bir şey mükemmel olamaz, mutlak mükemmelin yanında.
aşık olan kişi doğal olamaz, kendisi olamaz. çünkü kendisi bambaşka bir yerde, başka bir varlıkla bütünleşmiştir artık. aşık olan bu yüzden doğal olamaz da akıl almaz şeyler yapar. gider kapısının önünde sabahlar aşık olduğunun. uğruna kitap yazar da aşkını anlatamaz, sonsuzluk denen şeyin ne denli küçük olduğunu anlar aşkı yanında. kimseye aldırmaz aşık olan, annesi ne derse babası ne derse boştur. tüm her şeyini bırakır düşünmeden her şeyi için. madde kavramı kalkar ortadan. aşık olduğu kişi vardır sadece.
güzeldir aşık olmak. her türlü alkolden daha da sarhoş eder sizi. tüm hayatınızı, nasıl bir insan uğruna verebildiğinizi görürsünüz ve emin olun o aşk hiç bitmez. aşık olduğunuzdan ayrılırsınız. farklı yollara gidersiniz. bir daha hiç görüşmezsiniz... ama o sevgiliye giden ruh bir daha dönmez size. o hep kirlenmeden, aşık olduğuyla yaşar orada.
lanet olası hormonlarınız yüzünden olduğunuzu sandığınız ama olmadığınızdır aslında. görünce heyecanlanmak, uykusuzluk, yemeden içmeden kesilme halleri,anlık sevinçler, ufak sürprizlerden mutlu olmak falan bunlar geçici işler fani olaylardır. asıl iş sevgili olabilmektir. başını omzuna yasladığında umudu, sevgiyi hissedebilmektir. emin olmaktır her düştüğünde yanındaki kalbindeki adam ya da kadının dim dik ayakta durup seni ayağa kaldırılacağından. hormonlarınızın esiri olmamanız dileğiyle. saygılar efenim.
hem dünyadaki en güzel duygulardan biri,hem de en beterlerinden biridir. aşık olunca gökyüzü pembe,masa pembe,ev pembe bulutlar ayaklar altında,gülümsemeler aptalca,gözler bir elmas gibi. her şey güzel. ya sonra?
--spoiler--
Bir şey var aramızda
Senin bakışından belli
Benim yanan yüzümden.
Dalıveriyoruz arada bir.
ikimiz de aynı şeyi düşünüyoruz belki,
Gülüşerek başlıyoruz söze.
Bir şey var aramızda
Onu buldukça kaybediyoruz isteyerek.
Fakat ne kadar saklasak nafile
Bir şey var aramızda,
Senin gözlerinde ışıldıyor,
Benim dilimin ucunda.