hislerin, düşüncelerin yoğunlaşması ve taşınamaması durumunda gözyaşı olarak dışarı taşmasıdır.* işin en anlamlı kısmı çocuğun ağlarken annenin de buna kayıtsız kalamayarak ağlamasıdır.
önce bir şey düğümlenir boğazının tam orta yerinde ya erken ölen biri gelmiştir aklına ya da terkeden sevgili,kaskatı olursun tutmaya çalıştığındankendini...ama nafiledir ya anlayamazsın... gözlerine çoktan ulaşmıştır hissettiğin acı ve dönüşmüştür bir damla da olsa çok şey anlatan sıvıya,o zaman öğrenmişsindir artık buna ağlamak denildiğini.işte tam o an koymak gerekir üç noktaları...
...
...
yaklaşık on senedir yapamadığım eylem.kastığım da olmuştur ancak başaramamışımdır.hatta hatun kişisiyle babam ve oğlumu izlerken ağlamamam nedeniyle 'senin kadar duygusuz,ruhsuz bir insan görmedim' laflarına da maruz kalmışlığım vardır.tarafımca özlenen bir eylemdir.
(bkz: bazen ne yaparsan yap olmuyor)
bir delikanlıyı yeri geldiğinde en az osurmak kadar rahatlatabilecek eylemdir, yanlız önemli olan aynen osurmak gibi ağlamanında yerli yerinde ve hakettiğinde yapılmasıdır. o zaman ne diyoruz, erkeklerde pek tabiki ağlayabilirler.
birikir , biriktikçe sizden çalmaya başlar acılar.. kontrolden çıkarlar bir süre sonra itaat etmezler. yerli yersiz kapınızı çalıp , kalbinizi sızlatırlar. ruhunuzu meşgul ederler. mantığınızın önüne geçerler. görmenizi engellerler. ve bir an gelir ki dur dersiniz artık , bu beden ikimize fazla gitmen lazım..
gözleriniz yanmaya başlar eş zamanlı , etraf buğulanır. yanaklarınız ıslanır. her damla aktıkça biraz daha rahatlarsınız. gidiyordur artık davetsiz misafirler.. umarım bir daha gelmemek üzere..
duygu patlamasinin ** en saglikli bicimde disa vurumudur... oyle durumlar olur ki, aglayamazsiniz bile, aciniz icinizde sikisip kalir.
(bkz: bi agla da rahatla be adam)
