bu sene acılan yeni bolumleriyle (bkz: uluslararası ilişkiler) bana gayet cazip gelmiştir. e o kadar cazip gelmiş kayıt olmamak olmaz. çok da memnunum doğrusu hem ucuz hem şehir değiştirme sorunu falan yok. harçları düşerseniz bana ayda 100 tl gibi bi masrafı var okuyabileceğim en ucuz ve külfetsiz Üniversite. sınıf geçmek de kolay dershaneye gittiğinizde.
insanların çalışmaktan kastının; geçmiş senelerde çıkan soruları ve cevaplarını bulup bikaç kez okumaz olduğu okulumsu..
hoş ben de okuyorum ama zevkine okuyorum. maksat ikinci ünivesiteyi bitireyim. şöyle de bir şey var ki,iki yıldır parayı yatırıp sınavlara girmiyorum. öyle de manyak bir insanım. yani burada "ben istediğim zaman bitiririm" mesajı veriyorum okulun sahibine.. onlar da nasıl içeremiştir şimdi...
aöf mezunu olmakla beraber; mezunlarına eskişehir anadolu üniversitesi diploması kazandıran, çalışanın emeğinin karşılığını bulduğu, kendi kendine öğrenmenin ve başarmanın hazzını yaşatan, insana hayatta her zorluğun bir gün aşılabileceğini öğreten canım okulumdur.
"şu an bir üniversiteye kayıtlı olan bünye için bir de bu okula kayıt yaptırmanın maliyeti harç ve katkı payı olarak ne kadardır?" sorusunu akıllara düşüren anadolu üniversitesi girişimi.
kayıtlarının başlamasına iki haftadan az bir süre kalmasına rağmen 2010-2011 eğitim-öğretim yılı için , nasıl kayıt olunur ? hangi belgeler ne şekilde hazır edilmelidir ? nereye ne kadar para yatırılmalıdır ? gibi sorulara cevap bulamadığım sistemdir.
askerliğin 9 aya inmesini müteakip kapatılsa kimsenin umrunda olmayacak fakültedir. pardon "akademik kaygılarla" okuyorduk di mi biz orayı? pardon pardon.
aynı yurtta kaldığımız iki arkadaşın hatta üç arkadaşın tüm gece sızlanmalarına sebep olan fakülte. ulan zaten bi üniversite okuyosun; üstüne bi de niye bayılıyorsunuz o kadar harcı falan bu karın ağrısına? o kadar meraklıysan diplomaya, sertifikaya ismek kurslarına git, hem bedeva ya bedeva...
edit: ben de bu sene aöf tarihe başladım, büyük konuşmuşum sanki yukarda.
açıklamalı tanım: şu anda türkiyedeki gençlerin yarısından çoğunun okuduğu üniversitedir.üniversite okuyan her gencin okuduğu ikinci üniversitedir. aç gözlü milletimin yeni yetme veletlerinin kendini kandırma çabasıdır. ben de bu kalabalığın bir parçasıyımdır ve bundan derin pişmanlık duymaktayımdır.
örnek: geçen gün, yıllar sonra ilkokul arkadaşlarımla görüştüm ve masadaki herkes okuduğu üniversitenin yanısıra açıköğretimde işletme de okuyordu.
yorum: türkiyede aöf'te okumak bi ayrıcalık zaten değil ama sanırım artık o kadar sıradan ki, gençler için ergenliğe girmek gibi bişey... bazen kendimden bi bok olmayacağından çok emin oluyorum, ama aöf'e inanmayı bıraktııım şu dakkadan beri biraz daha bokmuşum gibi geliyor...